Uzmanından uyarı: Yaşlılarla görüntülü konuşmayı unutmayın
Uzmanından uyarı: Yaşlılarla görüntülü konuşmayı unutmayın
Koranavirüs nedeniyle özellikle yaşlıların yaklaşık bir aydır evden dışarı çıkamadığını hatırlatan Öğretim Görevlisi Mehmet Başcıllar, yalnız yaşamanın yaşlı bireyler üzerindeki psikososyal etkilernin son derece ağır olduğuna dikkat çekti. Bu dönemde, yaşlıların sevdikleriyle sık sık görüntülü olarak görüşme gerektiğinin altını çizen Başcıllar, “Sosyal hizmet uzmanlarının yaşlılara sunulacak psikososyal hizmetlerinde görevlendirilmesine ihtiyaç var” dedi.
Uzmanından uyarı: Yaşlılarla görüntülü konuşmayı unutmayın
Küresel ve ulusal düzeyde yaşlı nüfusun sağlığını korumaya yönelik olağanüstü tedbirler alındığını ifade eden İstanbul Gelişim Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü Öğretim Görevlisi Mehmet Başcıllar, güncel verilere göre 1,3 milyon yaşlı bireyin evde tek başına yaşadığını belirtti. Yaklaşık bir aydır evden dışarı çıkamamanın ve yalnız yaşamanın yaşlı bireyler üzerindeki psikososyal etkileri son derece ağır olduğunu söyleyen Başcıllar, “Çin’de koronovirüs tanısı almış 44 bin kişiyle yapılan araştırmaya göre virüs nedeniyle hayatını kaybedenlerin yüzde 88’ini 60 yaş ve üzeri bireyler oluşturuyor. Bu ürkütücü oran, alınan tedbirlerin önemini daha iyi açıklıyor” dedi.
Türkiye’deki yaşlı nüfusun yaklaşık bir aydır evde olduğu hatırlatan Mehmet Başcıllar, “Hiç şüphesiz bu düzenleme yaşlıların sağlığını korumayı amaçlıyor. Ancak mevcut durumun bedensel etkileri kadar ruhsal ve sosyal etkilerinin de dikkatle incelenmesi gerekiyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun raporuna göre Türkiye’de 65 yaş ve üzeri yaklaşık 7,5 milyon birey bulunuyor. Bu sayı, Türkiye nüfusunun yüzde 9,1’ini oluşturuyor. Bakanlığın güncel raporuna göre 1,3 milyon yaşlı birey evde tek başına yaşıyor. Genç nüfusun virüsün taşıyıcısı olabileceği gerçeği ve izolasyon tedbirleri uzun süredir aile üyelerinin sevdiklerini ziyaret edememelerine yol açıyor” diye konuştu.
"PSİKOSOSYAL HİZMETLERİNİN ÖNEMİNİ UNUTMAYIN"
İzolasyona bağlı uzun süreli yalnızlığın, kalp krizi, felç ve demans riskini artırdığını ve yaşam süresini azalttığına vurgu yapan Başcıllar, şunları söyledi:
"Finlandiya’da 480 bin katılımcıyla yapılan araştırmada kendini yalnız ve izole edilmiş hisseden bireylerde kalp krizine bağlı ölüm riskinin yüzde 25 arttığı bulundu. Amerika’da yapılan bir araştırmada kendini yalnız hissettiğini belirten katılımcıların yüzde 32’sinde Alzheimer hastalığı belirtilerine rastlandı. Yine Amerika’da yapılan bir başka araştırmaya göre uzun süreli izolasyon ve yalnızlık günde 15 adet sigara içmek kadar tehlikeli. Türkiye’de evde tek başına yaşayan yaşlı bireylerin yaklaşık bir ay gibi uzun bir süredir evden dışarı çıkamadığı, tek başlarına yaşadıkları ve aile üyeleriyle fiziken bir araya gelemedikleri düşünüldüğünde sunulacak psikososyal hizmetlerin önemi çok daha iyi anlaşılıyor."
YAŞLILAR İÇİN GELİŞTİRİLECEK POLİTİKALAR NELER OLMALI?
Alınan tedbirlerin yaşlı bireyler üzerindeki ruhsal ve sosyal boyutunun göz ardı edilmemesi gerektiğine dikkat çeken Başcıllar, “Her ne kadar yaşlıların temel gereksinimleri polis ve jandarma personeli gibi kolluk görevlileri tarafından karşılanıyor olsa da yaşlı bireylere sunulacak hizmetlerden esas sorumlu yapı Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığıdır. Bu zorlu dönemde sosyal hizmet uzmanlarının istihdam edilmesine ve yaşlı bireylere sunulacak psikososyal hizmetler için görevlendirilmelerine ihtiyaç var. Bu zorlu dönemde, evde tek başına kalan yaşlıların sevdikleriyle sık sık görüntülü olarak görüşmesi gerekiyor. Ayrıca psikososyal alanda sunulan hizmetlerin çevrimiçi olarak gerçekleştirilmesini sağlayacak alt yapının kurulması, kamu kurumları ile gönüllü kuruluşlar arasındaki koordinasyonunun sağlanması gerekiyor. Toplum Bilimleri Kurulu’nda sosyal hizmet uzmanlarının yer alması, salgın döneminde yaşlı bireylere yönelik geliştirilecek etkili sosyal politikalar için son derece kıymetli" ifadelerini kullandı.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.