Trabzonspor'un Monaco galibiyetini spor yazarları yorumladı
Trabzonspor'un Monaco galibiyetini spor yazarları yorumladı
UEFA Avrupa Ligi'nde Trabzonspor, Monaco'yu konuk etti. Şenol Güneş Spor Kompleksi'ndeki tarihi gecede bordo-mavililer, Fransız devini perişan etti. Trabzonspor'un farklı zaferini spor yazarları yorumladı.
AKSAL YAVUZ
Dün gece Trabzon’da aniden çıkan, şiddetini her geçen dakika artıran fırtına, harika oyunla karışık gol yağışı küresel ısınmadan kaynaklı değildi; Avcı’nın öğrencilerinin Monaco kalesine yolladığı füzelerindendi!
Doğrusunu söylemek gerekirse, Fransa temsilcisi bir hafta önce evinde oynadığı karşılaşmadan daha etkili başlayan taraftı.
İlk bölümlerde yüreğimiz ağzımıza gelmedi değil. Fakat Uğurcan Çakır da harika başladı. Fransızlara ‘buradan çıkış yok, hoş geldiniz ama eliniz boş döneceksiniz’ diyen ilk oyuncuydu Trabzonspor’da. Kedileri kıskandıracak kurtarışlara imza attı kaptan!
Sarr ve Nübel, Trabzon’dan çıkışın, farklı skordan kaçışın, kurtuluşun olmayacağını tahmin etmiş olacaklar ki, gol sağanağını başlatmak onlara nasip oldu! Trabzonsporlular adına şansın kapıyı kırması böyle bir şey olsa gerek!
Futbol özgüvenle oynanan bir oyun. Ne olduysa rakibin kendi kalesine attığı golden sonra oldu; bordo-mavili oyuncular rahatlayarak derin bir ‘oh’ çektiler…
İkinci yarı Siopis ve Hugo hamlesi aklını başından aldı genç Monacoluların! Topun ve sahanın hakimi Trabzonspor’du artık; harika oyunda başrollerde bir kişi değildi, takım olarak günümüz çağdaş futbolundan kesitler sundular. Hal böyle olunca ortaya kusursuz bir fırtına çıkmış oldu, estiler, gürlediler, çaktılar!
Hugo’nun, Bakasetas’ın köşe vuruşundan yolladığı topa bilmem kaç fit yükselip attığı golden birkaç saniye evvel Bardhi’nin, çizgi üzerinde rakiplere attığı çalımlar, cambazların ip üstünde yaptığı hareketlerden farklı değildi; Trabzonsporlular keyifli, Monacolular soğuk terler döktü!
Aynı Bardhi’nin 57’de topun başında Bakasetas ile yaptığı mini toplantı sonrası filelere yerden yolladığı füzedeki mesaj çok netti; misafir umduğunu değil bulduğu yer, yolunuz açık olsun, tekrar bekleriz.
Trezeguet, 69’da fişi çekip işi bitirince, yaz oradan kusursuz fırtınaya üç puan daha…
Trabzonspor’un böyle bir galibiyete ihtiyacı vardı. Ayrıca bu öyle sıradan bir galibiyet değil, Monacolulara unutmayacakları bir ders de vermiş oldular.
Bitirirken biz de bordo-mavili oyunculara bir mesaj yollayalım bari:
Devamını bekleriz çocuklar…
CEMAL ERSEN
“Ya hep ya hiç” dediğimiz maçlar vardır. Trabzonspor’un dün geceki Monaco sınavı da böyle bir mücadeleydi. Kazanırsa yoluna devam edecek, puan kaybederse başka bir mecraya savrulacaktı. Abdullah Avcı’nın dediği gibi bu maçta cebine koyacağımız bir galibiyet olmalıydı.
İşler kötü gitmeye görsün; o psikolojiden çıkmak kolay değil. Hem fiziksel, hem mental olarak yaşadığınız yıpranmanın altından kalkmak için olağanüstü bir çaba gerekir. Trabzonspor öyle bir silkindi ki, hem üzerindeki ölü toprağını attı, hem “her kulvarda varım” dedi. Futbol şansı da yanınızda olunca, yüzünüz güler elbette. Karadeniz ekibi olağanüstü bir oyun ve skor elde ederken, tribünlerden yükselen ıslık seslerini de kesmeyi bildi. Trabzonspor taraftarı “sabır” sözcüğünün anlamını öğrenmeli artık.
İyi başlamadık maça. Fransız ekibi ilk yarım saatte önce Embola sonra Fofana ile yüreğimizi ağzımıza getirecek pozisyonlar üretti. Kaleci Uğurcan’ın müthiş refleksleri olmasa teslim bayrağını erken çekmiştik. Ardından yine Embolo ve Diatta ile bulduğu fırsatları vardı Monaco’nun. Kabus gibiydi bu bölüm.
İlk yarının sonlarına doğru hızlı hücumlarla şans yaratmaya başladık. Bartra, Bakasetas ve Gbamin ile uzaktan denemelerimiz oldu. Organize bir hücumumuz yoktu ama ağırlığımızı hissettirmeye başladık.
Futbol çok acımasız ve hata affetmeyen bir oyun. 44. dakikada yeşil sahalarda ender görülecek bir gole tanıklık ettik. Maçın da kaderi oldu. Trabzonspor’un önde baskı kurduğu bir anda Monaco kalecisi Nübel topu uzaklaştırmak isterken, altı pasın içinde takım arkadaşı Sarr’ı nişanlayınca olan oldu. Bizimkilerin yapamadığını rakip yaptı.
Soyunma odasına önde giden Trabzonspor’un ikinci yarıda oyun stratejisi ne olacak diye merak ederken Avcı’dan radikal bir hamle geldi. Başarılı bir 45 dakika çıkaran Hüseyin’i alıp Hugo’yu sürdü oyuna. Bartra sağ beke, Hugo savunmaya geçti. Hayrola dedim ama, Abdullah hocanın haklı çıkması uzun sürmedi. 48. dakikada Bakasetas’ın kornerinde Hugo o çok sevdiği hava topuyla buluşunca Monaco ağları ikinci kez sarsıldı. Savunmadaki performansı da harika idi.
Gol, müthiş bir öz güven getirdi takıma. Uzun zamandır bu kadar istekli ve kazanma arzusu içinde görmemiştim Trabzonspor’u. Yine rakip alana iştahla giderken kazandığı frikik için topun başına gelen Bardhi tabelaya bir çentik daha attı.
Zaman zaman eleştiriyorum, lakin Abdullah Avcı bu kez yaptığı oyuncu değişiklikleri ile futbol aklını ve bu kadroyu ne denli tanıdığını kanıtladı. Yaptığı her hamle sonuç verdi. Her dokunuş skora etti. Ne olur karışmayın hocanın işine.
Trezeguet de payını kaptı. Attığı gol kadar öncesinde rakibini saf dışı bırakması da alkışı hak etti. Müthiş bir son vuruştu. Monaco’yu Trabzon’a geldiğine pişman etti adeta.
Altını çizmem gereken bir konu da, Trabzonspor’un dün gece sergilediği takım savunması. Müthiş bir dayanışma vardı. Herkes görevini eksiksiz yaptı.
Bana “takımın yıldızı kim” diye sorsalar; kimseyi ayıramam, hepsi derim. İllaki yıldız istiyorsanız, “başarının mimarı Abdullah Avcı’dır” derim.
Bu skor bordo-mavili ekibi ligde de motive edecektir kuşkusuz. Futbolu çok bilenler değil, futbolun hangi koşullarda oynandığını anlayanlara mesajdır dün geceki skor. Az susun, haddinizi bilin.
ERKAN AYRAÇ
UEFA Avrupa Ligi H Grubu 4. haftasında Trabzonspor, Fransa’da 3-1 kaybettiği Monaco’dan rövanşı farklı aldı. Sahadan 4-0’lık galibiyetle ayrılan bordo-mavililer puanını 6’ya çıkardı, 2.’liğe yükseldi.
Trabzonspor için hem hafta sonunda oynanan futbolu protesto eden taraftarıyla barışma, hem de grupta ‘ben de varım’ deme maçıydı. Abdullah Avcı, Kasımpaşa karşısında bekleneni veremeyen Larsen, Hugo, Siopis, Trezeguet’yi kulübeye çekerken, kart cezalısı Gomez’in yerine Umut’a şans verdi. Avcı ayrıca bu kez 4-1-4-1 yerine 4-2-3-1’i seçti. Çünkü rakip geçtiğimiz hafta ne kadar hızlı atağa çıktığını göstermişti.
Fransa’daki maça göre Fırtına daha fazla topa sahip oldu, ama rakibin ani çıkışlarına çare bulmamız gerekiyordu. İlk 15 dakikadan sonra kalemize gelen Monaco’da Embolo ve Fofana’nın şutlarına Uğurcan geçit vermedi. Oyunda dengeyi kuran bordo-mavililerde Bakasetas, Denswil, Gbamin ve Djaniny’nin vuruşları tribünleri ayağa kaldırırken, 44’te şans yanımızdaydı. Nübel’in uzaklaştırmak istediği top takım arkadaşı Sarr’a çarparak ağlara gitti: 1-0.
Soyunma odasına önde girmek, Trabzonsporlu futbolcuların ikinci devreye daha özgüvenli başlamasını sağladı, 48’de fark ikiye çıktı. Bakasetas’ın ortasında Hugo ağları havalandırdı: 2-0. Fırtına çıkmıştı bir kere... 57’de Bardhi skoru 3-0 yaptı. Şovuna devam eden Trabzonspor’da 64’te oyuna giren Trezeguet, 69’da maçın sonucunu 4-0 olarak belirledi.(Milliyet)
Trabzon HABERİ
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.