Rize’de Lojistik Merkezi Projesinde sondaj çalışmaları başladı

Rize’nin İyidere ilçesinde yapılması planlanan Lojistik Merkezi için sondaj çalışmalarına başlandı. Lojistik Merkezi için başlanan sondaj çalışmalarının önemli bir gelişme olduğunu dile getiren Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Servet Karasu “Lojistik merkez önce bölgesel olarak büyümeyi gerçekleştirip sonra ülke ekonomisine katkılar sağlamaktadır” dedi. Azerbaycan’ın Karabağ’da kazandığı zafer ile açılan Türkiye-Azerbaycan koridorunun Rize’de yapılacak lojistik merkezin önemini daha da arttırdığını dile getiren Prof. Dr. Karasu “Azerbaycan’ın galibiyeti ile sonuçlanan ve Dağlık Karabağ’ı özgürleştiren zaferden sonra Azerbaycan ile Nahcivan arasında açılacak olan koridorun Türkiye’ye bağlanacak olması ilimizde ihalesi tamamlanmış olan lojistik merkezinin önemini daha da artırmıştır. Bu yol ile Türkiye ve Azerbaycan doğrudan karayolu ile birbirine bağlanmış olacaktır. Nahcivan, Türkiye’yi Orta Asya’ya bağlayan bir enerji ve ticaret kapısına dönüşecektir. Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattı ile birlikte, Nahcivan hattının açılacak olması yük taşımacılığında ülkemizin önemini daha da artıracaktır. Bu güzel gelişmelerle birlikte demiryolunun Karadeniz sahiline indirilmesi İyidere Lojistik Merkezi (Endüstriyel Gelişme Bölgesi) ile birlikte bölgede yer alan tüm limanları hareketlendirecektir. Bu koridordaki en önemli hamle ise demiryolunun sahile indirilmesi olacaktır. Bu merkezi besleyecek en önemli ve büyük kaynak demiryolu olacaktır. Geçtiğimiz hafta itibariyle lojistik merkezin en önemli kısmını oluşturan liman yapımı için sondaj çalışmalarına başlanmış olması da güzel bir gelişmedir” ifadelerini kullandı. Lojistik merkezinin önemine değinen Karasu “Lojistik merkezler karayolu, demiryolu, denizyolunun ve hatta yerine göre havayolunun da birbirine bağlantılı olduğu ulaştırma ve depolama hizmetlerinin verildiği yerlerdir. Ulaştırma ve depolamanın yanı sıra, bakım onarım, elleçleme dediğimiz yükleme-boşaltma işlemleri, dağıtım, paketleme, gümrükleme, danışmanlık gibi faaliyetleri de bünyesinde barındıran bölgelerdir. Bu merkezlerde ve çevrelerinde açık ve kapalı depolar, soğuk hava depoları, antrepolar, montaj ve demontaj hizmetleri, serbest bölge, meyve-sebze depolama pazarlama halleri, bankacılık ve sigorta hizmetleri, tır ve kamyonlar için yedek parça vb hizmetleri veren birçok işletme yer almaktadır” şeklinde konuştu. Lojistik merkezin önce bölge büyümesine ve sonrasında Türkiye ekonomisine ciddi katkısı olacağını hatırlatan Karasu, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Tedarik giderlerinde azalmalar, tedarik sürelerinde kısalmalar görülmesiyle birlikte tedarik zincirleri güçlenecek ve katma değer artışı sağlanacaktır. Örneğin Almanya da kahve yetişmemesine rağmen Hamburg limanına getirilen kahveler burada işlemden geçirilip paketlenerek katma değerli olarak ünlü Alman markasına dönüştürülüp tüm dünyaya pazarlanmaktadır. Benzer durum Hollanda Rotterdam limanında da geçerlidir. Tüm dünyadan gelen işlenmemiş şekildeki ürünler burada katma değerli olarak işlenerek pazarlanmaktadır. Lojistik merkezler firmaların ve tüketicilerin ihtiyaçlarına daha hızlı cevap verme imkânı sağlar, işletme maliyetleri azalır, şirketlerin kapasitelerinin artmasına olanak sağlar. Önce bölgesel olarak büyümeyi gerçekleştirip sonra ülke ekonomisine katkılar sağlamaktadır. Dolayısıyla yeni iş sahaları ve istihdam olanakları sağlayacaktır. Aynı zamanda bölgedeki ve çevresindeki ürünlerin daha hızlı ve kaliteli bir şekilde dolaşımını da imkân verecektir.”