Ekim ayı meme kanseri farkındalık ayı
Sağlık
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
17.10.2020 - 10:44, Güncelleme:
17.10.2020 - 11:30 2671+ kez okundu.
Ekim ayı meme kanseri farkındalık ayı
Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi Radyasyon Onkolojisi Uzmanı ve Türkiye Meme Hastalıkları Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Eda Küçüktülü, tüm dünyada Ekim ayının meme kanseri farkındalık ayı olarak bilindiğini ancak bunun Covid-19 nedeniyle gölgede kaldığını söyledi.Covid-19 nedeniyle tüm dünyada meme kanseri farkındalık ayı olarak bilinen Ekim ayının gölgesinde kalmaması gerektiğini kaydeden Küçüktülü, meme kanserinin kadınlarda en sık görülen kanser tipi olduğunu belirtti.Erken tanı ile meme kanserinde yaşamda kalma şansının çok yüksek olduğunu vurgulayan Küçüktülü, “Covid-19 nedeniyle tüm dünyada meme kanseri farkındalık ayı olarak bilinen Ekim ayı gölgede kalmamalı! Çünkü hala kanserden ölüm oranları Covid-19’dan ölüm oranlarından yüksek ve erken tanı ile özellikle meme kanserinde yaşamda kalma şansı artık bir gerçek. Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser tipidir. Kadın nüfusu göze alındığında her sekiz kadından birinde hayatı boyunca meme kanseri gelişeceği beklenmektedir. Geçmiş yıllarda meme kanserinden ölüm oranları yüksek olduğu için tanı almak korkulu rüya haline gelmiştir. Son yıllarda Sağlık Bakanlığımızın mamografi ile tarama programlarının yaygınlaşması ve tedavilerdeki gelişmeler ile meme kanserinde ölüm oranları azalmıştır. Farkındalık için yapılan etkinlikler de eklenince, meme kanserinde erken tanı alıp bu hastalıkla beraber hatta ondan tamamen kurtularak yaşanabileceği gerçeği gözler önüne serilmiştir” dedi.“Ülkemizde ve dünyada meme kanserinin erken tanısında elde edilen başarı Covid-19 bulaşma korkusuyla neredeyse kaybedilecek” diyen Küçüktülü, “Meme kanserinde erken tanı almak bölgesel farklılık, eğitim, ekonomik nedenler, halkın öncelikleri, muayene ve mamografi olanaklarına göre değişmektedir. Ülkemizde Sağlık Bakanlığı ve Sivil Toplum örgütleri organize tarama programları yapılmasına öncülük etmektedir. Bakanlığımızın imkânları ile muayene ve mamografi gibi tanı araçlarına ulaşmak oldukça kolay ve ücretsizdir. Tarama programlarının başarılı olması ve doğru merkezlere gidilmesi için öncelikle meme kanseri için hedef kitlede farkındalığın olması gerekmektedir. Bu farkındalığın oluşmasında da, toplumun sevdiği, dikkatle izlediği tanınmış kişilerin büyük rolü olmaktadır. Bu rol öyle büyüktür ki, o kişinin yaptığı bir sosyal sorumluluk aktivitesi binlerce kişinin muayene olmaya gitmesini sağlamaktadır. Bu yıl, tüm dünyada Pink October olarak bilinen meme kanseri farkındalık ayının Covid-19 nedeniyle gölgede kalmaması gerekmektedir. Ülkemizde ve dünyada meme kanserinin erken tanısında elde edilen başarı Covid-19 bulaşma korkusuyla neredeyse kaybedilecek. Hastanelere gelme konusundaki endişe taramaları geciktirdiği gibi şikâyeti olan hastaların ileri evrede yakalanmasına sebep olmaktadır, işte bu nedenle bu yıl tanınmış kişilere daha çok iş düşmektedir. Onlar, hastanelerimizde kanser ile ilgili hizmetin sürdüğünü ve erken tanının önemini vurguladığında sağlıkçıların tedavi başarılarını daha da arttırmaktadırlar” diye konuştu.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi Radyasyon Onkolojisi Uzmanı ve Türkiye Meme Hastalıkları Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Eda Küçüktülü, tüm dünyada Ekim ayının meme kanseri farkındalık ayı olarak bilindiğini ancak bunun Covid-19 nedeniyle gölgede kaldığını söyledi.
Covid-19 nedeniyle tüm dünyada meme kanseri farkındalık ayı olarak bilinen Ekim ayının gölgesinde kalmaması gerektiğini kaydeden Küçüktülü, meme kanserinin kadınlarda en sık görülen kanser tipi olduğunu belirtti.
Erken tanı ile meme kanserinde yaşamda kalma şansının çok yüksek olduğunu vurgulayan Küçüktülü, “Covid-19 nedeniyle tüm dünyada meme kanseri farkındalık ayı olarak bilinen Ekim ayı gölgede kalmamalı! Çünkü hala kanserden ölüm oranları Covid-19’dan ölüm oranlarından yüksek ve erken tanı ile özellikle meme kanserinde yaşamda kalma şansı artık bir gerçek. Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser tipidir. Kadın nüfusu göze alındığında her sekiz kadından birinde hayatı boyunca meme kanseri gelişeceği beklenmektedir. Geçmiş yıllarda meme kanserinden ölüm oranları yüksek olduğu için tanı almak korkulu rüya haline gelmiştir. Son yıllarda Sağlık Bakanlığımızın mamografi ile tarama programlarının yaygınlaşması ve tedavilerdeki gelişmeler ile meme kanserinde ölüm oranları azalmıştır. Farkındalık için yapılan etkinlikler de eklenince, meme kanserinde erken tanı alıp bu hastalıkla beraber hatta ondan tamamen kurtularak yaşanabileceği gerçeği gözler önüne serilmiştir” dedi.
“Ülkemizde ve dünyada meme kanserinin erken tanısında elde edilen başarı Covid-19 bulaşma korkusuyla neredeyse kaybedilecek” diyen Küçüktülü, “Meme kanserinde erken tanı almak bölgesel farklılık, eğitim, ekonomik nedenler, halkın öncelikleri, muayene ve mamografi olanaklarına göre değişmektedir. Ülkemizde Sağlık Bakanlığı ve Sivil Toplum örgütleri organize tarama programları yapılmasına öncülük etmektedir. Bakanlığımızın imkânları ile muayene ve mamografi gibi tanı araçlarına ulaşmak oldukça kolay ve ücretsizdir. Tarama programlarının başarılı olması ve doğru merkezlere gidilmesi için öncelikle meme kanseri için hedef kitlede farkındalığın olması gerekmektedir. Bu farkındalığın oluşmasında da, toplumun sevdiği, dikkatle izlediği tanınmış kişilerin büyük rolü olmaktadır. Bu rol öyle büyüktür ki, o kişinin yaptığı bir sosyal sorumluluk aktivitesi binlerce kişinin muayene olmaya gitmesini sağlamaktadır. Bu yıl, tüm dünyada Pink October olarak bilinen meme kanseri farkındalık ayının Covid-19 nedeniyle gölgede kalmaması gerekmektedir. Ülkemizde ve dünyada meme kanserinin erken tanısında elde edilen başarı Covid-19 bulaşma korkusuyla neredeyse kaybedilecek. Hastanelere gelme konusundaki endişe taramaları geciktirdiği gibi şikâyeti olan hastaların ileri evrede yakalanmasına sebep olmaktadır, işte bu nedenle bu yıl tanınmış kişilere daha çok iş düşmektedir. Onlar, hastanelerimizde kanser ile ilgili hizmetin sürdüğünü ve erken tanının önemini vurguladığında sağlıkçıların tedavi başarılarını daha da arttırmaktadırlar” diye konuştu.
Covid-19 nedeniyle tüm dünyada meme kanseri farkındalık ayı olarak bilinen Ekim ayının gölgesinde kalmaması gerektiğini kaydeden Küçüktülü, meme kanserinin kadınlarda en sık görülen kanser tipi olduğunu belirtti.
Erken tanı ile meme kanserinde yaşamda kalma şansının çok yüksek olduğunu vurgulayan Küçüktülü, “Covid-19 nedeniyle tüm dünyada meme kanseri farkındalık ayı olarak bilinen Ekim ayı gölgede kalmamalı! Çünkü hala kanserden ölüm oranları Covid-19’dan ölüm oranlarından yüksek ve erken tanı ile özellikle meme kanserinde yaşamda kalma şansı artık bir gerçek. Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser tipidir. Kadın nüfusu göze alındığında her sekiz kadından birinde hayatı boyunca meme kanseri gelişeceği beklenmektedir. Geçmiş yıllarda meme kanserinden ölüm oranları yüksek olduğu için tanı almak korkulu rüya haline gelmiştir. Son yıllarda Sağlık Bakanlığımızın mamografi ile tarama programlarının yaygınlaşması ve tedavilerdeki gelişmeler ile meme kanserinde ölüm oranları azalmıştır. Farkındalık için yapılan etkinlikler de eklenince, meme kanserinde erken tanı alıp bu hastalıkla beraber hatta ondan tamamen kurtularak yaşanabileceği gerçeği gözler önüne serilmiştir” dedi.
“Ülkemizde ve dünyada meme kanserinin erken tanısında elde edilen başarı Covid-19 bulaşma korkusuyla neredeyse kaybedilecek” diyen Küçüktülü, “Meme kanserinde erken tanı almak bölgesel farklılık, eğitim, ekonomik nedenler, halkın öncelikleri, muayene ve mamografi olanaklarına göre değişmektedir. Ülkemizde Sağlık Bakanlığı ve Sivil Toplum örgütleri organize tarama programları yapılmasına öncülük etmektedir. Bakanlığımızın imkânları ile muayene ve mamografi gibi tanı araçlarına ulaşmak oldukça kolay ve ücretsizdir. Tarama programlarının başarılı olması ve doğru merkezlere gidilmesi için öncelikle meme kanseri için hedef kitlede farkındalığın olması gerekmektedir. Bu farkındalığın oluşmasında da, toplumun sevdiği, dikkatle izlediği tanınmış kişilerin büyük rolü olmaktadır. Bu rol öyle büyüktür ki, o kişinin yaptığı bir sosyal sorumluluk aktivitesi binlerce kişinin muayene olmaya gitmesini sağlamaktadır. Bu yıl, tüm dünyada Pink October olarak bilinen meme kanseri farkındalık ayının Covid-19 nedeniyle gölgede kalmaması gerekmektedir. Ülkemizde ve dünyada meme kanserinin erken tanısında elde edilen başarı Covid-19 bulaşma korkusuyla neredeyse kaybedilecek. Hastanelere gelme konusundaki endişe taramaları geciktirdiği gibi şikâyeti olan hastaların ileri evrede yakalanmasına sebep olmaktadır, işte bu nedenle bu yıl tanınmış kişilere daha çok iş düşmektedir. Onlar, hastanelerimizde kanser ile ilgili hizmetin sürdüğünü ve erken tanının önemini vurguladığında sağlıkçıların tedavi başarılarını daha da arttırmaktadırlar” diye konuştu.
DHA Demirören Haber Ajansı, Anadolu Ajansı (AA), ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.