Restorasyon çalışmaları tamamlanan Sümela Manastırı ve Ayasofya Camii, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın video konferans iştiraki ile turizme açıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trabzonlulara selamlarını iletti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Sümela Manastırı ve Ayasofya Cami'sinin açılışını yaptı   Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da Ayasofya Camii ve Sümela Manastırı’nın açılışı için Trabzon’a geldi. Açılışta ayrıca Trabzon Valisi İsmail Ustaoğlu, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu, Kültür ve Turizm Bakanlığı Bakan Yardımcıları Ahmet Misbah Demircan ve Nadir Alparslan, AK Parti İl Başkanı Haydar Revi, ilçe belediye başkanları, partililer ve vatandaşlar da hazır bulundu. ELEŞTİRENLERİN DİKKATİNE SUNUYORUZ Açılış törenine video konferans yöntemi ile iştirak eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ayasofya Camii ve Sümela Manastırı’nın öneminden bahsetti. Trabzonlulara sevgilerini ve selamlarını ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sümela Manastırı ülkemizin tanıtımının önemli sembollerinden biridir. Bin 600 yıllık mazisi olan bu eser, bugüne gelmiştir. Bu eser en parlak dönemlerini 19’uncu yüzyılda yaşamış, Rus işgalinin ardında boşaltılarak mahzun kalmıştır. Bu güzel yapıdaki eserlerin bir kısmı Yunanistan’a götürülmüştür. Bu esere de biz sahip çıktık. Altındere Vadisi’nin gerdanlığı olarak nitelenen bu eseri dünya kültür mirasına kazandırmak için uzun yıllardır çalışmalar yürütüyoruz. Daha önce çevresini, kullanılabilir hale biz getirmiştik. Türkiye’nin toprakları üzerindeki her türlü medeniyet mirasına nasıl sahip çıktığının ve koruduğunun somut örneği olan bu çalışmayı ülkemizi eleştirenlerin dikkatine sunuyoruz” dedi. BİZE SÖZ SÖYLEME HAKLARI YOK Tüm inançlara saygılı olduklarını da dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan “Biz diğer inançların sembollerini hedef alan millet olsaydık, 5 asırdır milletimizin elinde olan bu manastırın yerinde yeller eserdi. Biz hiç bir zaman yıkmanın, imhanın, yok etmenin peşinde olmadık. Tam tersine, yaşatmanın peşinde koştuk. Osmanlı’nın çekildiği coğrafyalarda ise tam anlamıyla bir kültürel soykırım yaşandı. Balkanlarda bir asır önce 300 camiyle bıraktığımız bir şehirde, bugün her nasılsa ayakta kalmış tek bir caminin kalmış olması kimin nerede durduğunun ispatıdır. Tarihi eserleri koruma noktasında batılı hiçbir devletin bize söz söyleme hakkı yoktur” ifadelerini kullandı. TEŞEKKÜRÜ HAK EDİYORUZ Ayasofya’nın cami olarak yeniden hizmete açılmasının rahatsızlık sebebi olmaması gerektiğini de vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan “Tam tersine bu mabede sahip çıktığımız, koruduğumuz, yaşattığımız için teşekkürü hak ettiğimize inanıyoruz. Bugün Ortahisar Ayasofya Camii için de aynı durum geçerli. 750 yıllık bu eser, ecdadın elinde daha da güzelleşerek günümüze ulaştı. Ortahisar Ayasofya Camii de, Rus işgali sırasında depo haline getirilerek mabet vasfına aykırı şekilde kullanıldı. Yalnızca bu örnekler bile kimlerin mabetlere, tarihi eserlere saygılı, kimlerin hoyrat davrandığını göstermesi açısından kafidir” diye konuştu. MİLLETİMİZ KİMİN NEREDE DURDUĞUNU İYİ BİLİYOR “İstanbul’daki Ayasofya Camii’nin açılışı, ülkemiz ve dünyada hakka ve hukuka saygılı olanlar ile zihni ve kalbi kararmış olanları ayıran bir turnusol kağıdı işlemi görmüştür” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizin Anadolu’daki bin yıllık bağlarını kabul edemeyenler, Ayasofya bahanesiyle kinlerini kustular. Milletimizin değerlerine, kültürüne husumet duyanlar yine Ayasofya üzerinden gerçek niyetlerini ortaya koydular. Bu kesimlerin Sümela Manastırı ve Ortahisar Ayasofya Camii konusunda diyecekleri belidir. Bunlar için ne tarihin ne kültürün bir kıymeti vardır. Türk milletine düşmanlığı açıkça dile getiremedikleri için bu tür konulardan kendilerini konumlandırıyorlar. Milletimiz kimin nerede durduğunu gayet iyi biliyor” şeklinde konuştu. GÖZLERİNİN İÇİNE BAKA BAKA SÖYLÜYORUZ Hakikatleri Birleşmiş Milletler kürsüsünden dünyadaki 200’e yakın ülkenin temsilcilerinin gözlerinin içine baka baka her zaman söylediklerini de belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan “Özellikle batılı ülkelerin, dünyanın kalanının kanı, gözyaşı, acısı, sömürüsü üzerine kurulu refah düzeninin sonunun geldiğini açıkça ifade ediyoruz. Bölgemizde ve dünyada yaşanan değişim sancılarını yeni ve kutlu bir doğumun habercisi olarak gördüğümüzü belirtiyoruz. Salgın dönemindeki gelişmelerin bu gerçeği inkarı ve dönüşü mümkün olmayan şekilde ortaya koyduğuna inanıyoruz. Karşımızdakilerden de bu kadar açık, bu kadar berrak, bu kadar delikanlıca bir duruş bekliyoruz. Maalesef sürekli bel altı vurarak, kazanım elde etmeye alışmış olanlar, içeride ve dışarıda aynı sinsilikte yollarına devam ediyorlar. İnsanlara iftira atarak, vatandaşlarımızı kışkırtarak, milletin değerlerine olan düşmanlıklarını gizlemeye çalışıyorlar. Ama ne yaparsa yapsınlar, artık yolun sonu görünüyor. Mağdurların ve mazlumların feryadı arşı kaplamışken artık kimse hakikatin üzerini sahte gülücükler ve içi boş kavramlarla kapatamaz” dedi. İLERİ TAŞIMAKTA KARARLIYIZ Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı. “Türkiye olarak medeniyetimizden, tarihimizden aldığımız ilhamla, hak, hakikat, adalet ve barış uğrunda verdiğimiz mücadeleyi sürekli daha ileri taşımakta kararlıyız. Müdahil olduğumuz her meselede işte bu perspektifle hareket ediyoruz. Suriye’de nasıl mazlumların feryatlarına bigane kalmadıysak, Libya’da da ülkenin meşru yönetiminin iş birliği çağrısını cevapsız bırakmadık. Azerbaycanlı kardeşlerimizin işgal altındaki topraklarını kurtarma ve vatanlarını savunma çabalarına da aynı anlayışla destek veriyoruz. Kendileri 1000 yıl, 500 yıl önceki hesapları bir türlü kapatamayıp, bizden 100 yıl önceki haksızlıkları daha öteye taşımaya çabalarına sessiz kalmamızı bekleyenlere verecek cevabımız elbette olacaktır.” BU ÜLKEYE DİZ ÇÖKTÜREMEYECEKSİNİZ “Her mücadele istenildiği gibi sonuçlanmayabilir ama mücadele etmeyen zaten baştan teslim olmuştur, kaybetmiştir. Mensubu olmaktan şeref duyduğumuz milletimiz ise tarihinin hiçbir döneminde mücadeleden kaçmamıştır. Bugün de kendimiz ve dostlarımız için siyasi ekonomik askeri diplomatik hangi alanda ne tür bir mücadele gerekiyorsa onu vermekten en küçük bir tereddüdümüz olmaz, taviz de vermeyiz. Hep dediğimiz gibi başaramayacaksınız. Bu ülkeye diz çöktüremeyeceksiniz, bu milleti teslim alamayacaksınız. Şehit kanları ile yoğrulmuş bu vatanın tek karış toprağını bile karanlık emellerinizle kirletemeyeceksiniz. Karşınızda eski zayıf ve ürkek ülke değil büyük ve güçlü Türkiye, hedefi yolunda son ferdine kadar canı dahil tüm varlığını ortaya koyarak yürüyen bir devlet var.” 15 AĞUSTOS’TA MERYEM ANA AYİNİ YAPILACAK “Bu duygularla restorasyonlarının açılışını yaptığımız Sümela Manastırı ve Ortahisar Ayasofya Camimizin hayırlı olmasını diliyorum. Bu eserlerin ihyasında emeği geçenleri tekrar tekrar tebrik ediyor, sevgilerimi saygılarımı sunuyorum. Ayrıca bu sene 15 Ağustos’ta Ortodoks vatandaşlarımızın Sümela Manastırı’nda restorasyon döneminde ara verilen ‘Meryem Ana Ayini’ni gerçekleştirebileceklerini de bu vesileyle duyurmak istiyorum.” HEP BİRLİKTE KURDELE KESTİLER Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmalarının ardından önce Sümela Manastırı, ardından ise Ayasofya Camii’nin açılışı yapıldı. Sümela Manastırı’nın açılışını; Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Trabzon Valisi İsmail Ustaoğlu, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Gökhan Yazgı, Trabzon İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Asan, Ankara İl Kültür ve Turizm Müdürü Ali Ayvazoğlu birlikte yaptılar. Kültür ve Turizm Bakanlığı Bakan Yardımcıları Ahmet Misbah Demircan ve Nadir Alparslan, Trabzon Vali Yardımcısı Bünyamin Yıldız, Büyükşehir Belediye Meclis Başkan Vekili Atilla Ataman, AK Parti Trabzon İl Başkanı Haydar Revi, Vakıflar Genel Müdürü Burhan Ersoy, Kültür ve Turizm İl Müdür Yardımcısı Seyhan Kurnaz ise Ayasofya Camii’nin açılışını gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılışı gerçekleştiren isimlere “Makaslar ve kurdeleler bugünün anısına sizlere hediyedir” dedi.