Trabzonspor'un Sivasspor'u 2-1 yenip liderlik koltuğuna oturmasını spor yazarları yorumladı

Trabzonspor 17.02.2020 - 09:21, Güncelleme: 13.10.2020 - 17:05 4030+ kez okundu.
 

Trabzonspor'un Sivasspor'u 2-1 yenip liderlik koltuğuna oturmasını spor yazarları yorumladı

Trabzonspor'un Sivasspor'u 2-1 yenip liderlik koltuğuna oturmasını spor yazarları yorumladı   Spor yazarları, Trabzonspor'un Demir Grup Sivasspor'u 2-1 mağlup ettiği ve zirveye yerleştiği karşılaşmayı değerlendirdi. Süper Lig'de 22. hafta karşılaşmalarında Demir Grup Sivasspor'u konuk eden Trabzonspor, rakibini 2-1'lik skorla mağlup etti.   Bordo-mavili ekip bu sonucun ardından ligdeki galibiyet serisini altı maça çıkararak maç eksiğine rağmen liderlik koltuğuna oturdu.   Karşılaşmada Trabzonspor'a galibiyeti getiren goller 4. dakikada Alexander Sörloth ve 43. dakikada Caner Osmanpaşa'dan (kk.) geldi. Demir Grup Sivasspor'un tek golünü ise 90+3. dakikada Mustapha Yatabare kaydetti.   ZEKİ UZUNDURUKAN - LİDERLİĞİ HAK ETTİLER (FOTOMAÇ)   Trabzon şehri, dün tarihi günlerinden birini daha yaşadı. Şenol Güneş Spor Kompleksi'ndeki muhteşem tribün coşkusu, maçın hemen başında Trabzonspor'a golü getirdi. Golden hemen sonra, Hüseyin Cimşir'le kabuk değiştiren ve sonuca endeksli oynayan bir takım haline geldi tekrar bordo-mavililer. Nedir bu değişiklik; iyi savunma yapmak, skoru tutmak ve kontrollü oyun... Hal böyle olunca Sivasspor'u kalesinden uzak tuttu Trabzonspor.   Mikel bile dün hem iyi savunma yaptı hem de hücuma çıktı. Da Costa da tam Trabzonspor'un aradığı stoper olduğunu dün belgeledi. Çok sağlam ve akıllı. Sörloth'un attığı golün asistini yapan Ndiaye, sahada basmadık yer bırakmadı. Ndiaye, Sosa'nın da yükünü hafifletti. Sörloth, 2 golde ceza sahasında Caner ve Guilherme'nin adeta yapışık pozisyonda olduğunu görünce bilerek sert bir top kesti, neden bu topu kesti; çünkü Sörloth biliyordu ki o kestiği top, bu ikiliden birine çarpıp ağlara gidecek. Öyle de oldu zaten.   "BU ÖZELLİK BİR TAKIMI ŞAMPİYONLUĞA GÖTÜRÜR"   Trabzon şehri, şampiyonluğuna adeta iliklerine kadar inanmış. Bu inanmışlık; sahadaki takımın da ruhuna işlemiş. Sahada savaşmayan oyuncu yoktu dün. Maçın ilk yarısında Nwakaeme'nin sakatlanıp çıkması bile Trabzonspor'u hücum bölgesinde zayıflatmadı. Çünkü yardımlaşma artık üst düzeyde. Bir büyük değişiklik daha var Trabzonspor'da. Hem kendi savunmasının önündeki, hem de rakip ceza sahasındaki bütün dönen topları Trabzonspor kazanıyor. Bu özellik, bir takımı şampiyonluğa götürür. Sivasspor kalecisi Samassa'yı da tebrik etmek lazım. Jeneriklik kurtarışları ile farkı önledi.   2-0'ın avantajı ile 2. yarıda daha coşkulu bir Trabzonspor izledik. Pereira, jeneriklik ortalar kesti ceza sahasına. Sörloth, Novak ve Abdulkadir bu güzel ortalardan yararlanamadı. 2. yarıdaki futbol, tam da Nwakaeme'likti. Ama o sahada yoktu. Bu yüzden Novak ileri-geri koşmaktan çok yoruldu. Abdulkadir Parmak'ta geçen sezona göre büyük düşüş var. Güçsüz ve aldığı topları ya ezdi, ya da kötü kullandı. Oysa bu kadar kaliteli bir takımda onun da performansı üst düzeyde olmalı.   Yatabare'nin golünde de topu hatalı kullanan Abdulkadir'di. Dünkü galibiyet, liderliğin yanında Trabzonspor'u şampiyonluğa bir adım daha yaklaştırdı. Sörloth, Ndiaye, Sosa ve Da Costa muhteşem oynadı. Ndiaye (Atom karınca), Sörloth da (Herkül) gibiydi.   NECMİ PEREKLİ - SERİYE DEVAM (FOTOMAÇ)   Trabzonspor bu sezon etkili oynuyor ve emin adımlarla hedefe ilerliyor. Verilen mesajlar ve yapılan icraatların olumlu olduğu saha sonuçlarından da belli. Eksik ve aksayan mevkiler onarıldı. Yapılan son transferlerle takanın teknesi kalafat edilerek çürüyen yerler onarıldı. Bu durumda artık yapılacak olan şey, bu maçların bir kaza kurşununa isabet etmeden beklendiği gibi sonuçlandırılmasıdır.   Maça gelince... Sivasspor'u performansı ve en çok Türk futbolcu oynatan takım olduğu için taktir etmek gerekir. Altyapısı ile övündüğümüz Trabzonspor ise ne yazık ki maça tek yerli olarak kaleci Uğurcan ile çıktı.   "SADECE FERNANDO AYAKTA KALABİLDİ"   Trabzonspor şampiyonluk yolunda gerçekten sahada tüm hatları ile senkronizasyon içerisinde oynadı. Bakın futbolda hücum maç kazandırır ama iyi bir savunma ise o takımı şampiyon yapar. Sivasspor'un bu şartlar altında Trabzonspor'a direnecek gücü yoktu. Sadece Fernando ayakta kalabildi ve rakibe zor anlar yaşattı. Gerisi sıradandı.   Orta sahada kaptan Sosa'nın oyunu okuyup yönlendirmesi ise bize eski zamanların virtüöz oyuncularını hatırlattı. Sosa, Trabzonspor için gerçekten büyük kazanım ve şanstır. Bu arada bordo-mavili renklere gönül veren taraftarları sadece stat çevresinde değil tüm çevre illerde gördük. Trabzonspor sempatisinin, bu sevdanın filizlendiğini anladık.     Erman Toroğlu | Sabah Yukarıdaki takımlara bakıyorsunuz; Alanya yenildi ama kötü oynamıyorlar, Başakşehir "İyi oynamadı" denildiği zaman bile vasatın üzerinde bir oyunları var. Keza Trabzonspor da öyle. Sivasspor karşısında istediğini aldı ve yıllar sonra liderlik koltuğuna oturmayı bildi. Tabi ki başrolde yine Norveçli golcüsü Sörloth vardı. Şimdi Trabzonspor'un burada ne yapacağı büyük önem taşıyor… Ama 3 büyük takım ite kaka gidiyor. Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray… Bu kadar taraftar, bu kadar basın gücüne rağmen ancak bu kadar oynuyorlar.   Cemal Ersen | Milliyet Kimse doksan dakikanın tamamında ve her maçta aynı yüksek performansı bekleyemez. Bu, ligimiz için anormal bir şey ve her takım için geçerli. Lakin başarıya giden yolda en önemli faktör istikrar... Oyunda ve skorda istikrar. Taraftar çok şey ister ve bekler. Hele yılların özlemi varsa... Onlara kızamazsınız. Camiayı üzmemesi gereken futbolcular ve teknik heyettir. Bu lig ikliminde Trabzonspor’un ciddi avantajı var. Önünde ise birbirinden önemli 13 maç. Yarış son dakikaya kadar soluksuz sürecek.   Dün akşam çoook uzun bir aradan sonra “lider” apoletini omuzlarına takan bu takım, şampiyonluk ipini göğüslerse “adalet” kavramını da anlamlandırmış olacak! “Böyle bir maçtan sonra eleştiri yapılır mı?” diyen çıkarsa yanıtım; “Büyük hayal kırıklıkları yaşamak istemiyorsanız, gerçekleri görmek ve önünüze çıkan engelleri titizlikle temizlemek zorundasınız” olur.   Yolu yarılamış ve müthiş bir atmosfer yakalamış Trabzonspor’un geçmişteki hesabı kapatması, 2010-11 yılı ruhunun tüm takım oyuncularına enjekte edilmesine bağlıdır. Anlatın o günleri ve süreci her oyuncuya! Bu önemli bir ders konusudur. Alan alır, almayan gider...   Olcay Çakar | Fanatik Zor haftalar başladı. Haliyle sıralamada birbirini takip eden sağlam iki takımın bu maçı beklendiği gibi zor oldu. Trabzonspor ilk yarıda erken gol buldu. Topu Sivas’a bıraktığı anlarda kalesi önünde bir çok atak görmesine rağmen net pozisyon vermedi. Sörloth’un golü, etkili oyunu, ilk yarı sonlarında da sert orta şut karışımının Caner’le temasının gol olması Trabzonspor’u rahatlattı denilebilir... Sahada teknik, taktik bir çok doğrunuzu sağlam psikoloji ile birleştirmediğinizde aslında dün akşam yaşananları yaşayabilirsiniz. Resmen erken uyarı maçı gibiydi.   Oyunun ikinci yarısında Trabzonspor’un yediği baskıyı sadece eski alışkanlık olarak nitelemek eksik kalabilir. Liderlik stresi, şampiyonluk baskısı ve güçlü rakiplerle oyun birleşince mevcut sahneler devam edecektir. Burada Trabzonspor’un en büyük avantajı deneyimli oyuncu sayısının fazlalığı... Süreç için önemli derslerin olduğu bir karşılaşma oldu.   İskender Günen | Sabah Önde bir Sörloth var ki; attığı goller ve de ilk yarının son dakikalarında pozisyonun içinde olan isim yani ikinci golün hazırlayıcısı idi. Bir oyuncu takıma herhalde bundan fazla katkı yapamaz diye düşünüyorum.     İkinci yarı ise Sivasspor'un Trabzonspor ceza alanına daha fazla geldiği anlar var. Fakat final pası yetersizliği ve de bireysel anlamda üst düzeyde oyuncuların bulunmaması bir de Uğurcan ve de Trabzonspor savunmasının en iyi ismi Da Costa, karşılarına çıktığı için daha erken golü bulma şansını bir türlü yakalayamadılar. Alınan 3 puan bundan sonraki haftalar ve de bir maç eksiğine rağmen liderliği almak önemliydi. Fakat, liderliği yakaladığınız maçta düşünmeniz gereken daha sonraki haftalarda yapacağınız önemli karşılaşmaları hesaplamak zorundasınız. Alınan 3 puan güzel ama oyun hiç de yeterli değil.   Serhat Demirtaş  | Fanatik Maç önü yazımda bu Trabzonspor- Sivasspor mücadelesi için ‘Derbi kadar değerli’ tabirini kullanmıştım. Çünkü Bordo-Mavililer’in bundan önce kazandığı maçların bir anlam kazanması için Yiğidolar’ı da geçmesi gerekiyordu. Ancak son haftalarda her ne kadar istediği sonuçları alamasa da karşısında dişli bir rakip vardı. Ancak bir öngörümüz daha vardı. O da erken bir Sörloth golü. Bu kadar erken olacağını öngörmek mümkün değildi elbette ama Ndiaye’nin sağdan getirip isabetli bir şekilde Norveçli’ye bıraktığı top, tam da Sörloth’un bitireceği bir işti. Daha dakikalar 10’u göstermeden gelen bu gol Trabzonspor’a da tribünlere de nefes aldırdı.   Adeta oyuna 1-0 önde başlayan Trabzonspor, ilerleyen dakikalarda da oyun inisiyatifini elinde tutmayı sürdürdü. Karadeniz ekibini asıl rahatlatan vuruş ise Sörloth’un asistinde ters bir dokunuşla Caner Osmanpaşa’dan geldi. İlk yarının 2 farklı üstünlükle bitmesi, Fırtına’nın elini hayli güçlendirdi. Bu arada özellikle ilk yarıda Da Costa’nın performansı da krizli bölge olan stopere sihirli bir dokunuş olacak gibi duruyor.

Trabzonspor'un Sivasspor'u 2-1 yenip liderlik koltuğuna oturmasını spor yazarları yorumladı

 

Spor yazarları, Trabzonspor'un Demir Grup Sivasspor'u 2-1 mağlup ettiği ve zirveye yerleştiği karşılaşmayı değerlendirdi.

Süper Lig'de 22. hafta karşılaşmalarında Demir Grup Sivasspor'u konuk eden Trabzonspor, rakibini 2-1'lik skorla mağlup etti.

 

Bordo-mavili ekip bu sonucun ardından ligdeki galibiyet serisini altı maça çıkararak maç eksiğine rağmen liderlik koltuğuna oturdu.

 

Karşılaşmada Trabzonspor'a galibiyeti getiren goller 4. dakikada Alexander Sörloth ve 43. dakikada Caner Osmanpaşa'dan (kk.) geldi. Demir Grup Sivasspor'un tek golünü ise 90+3. dakikada Mustapha Yatabare kaydetti.

 

ZEKİ UZUNDURUKAN - LİDERLİĞİ HAK ETTİLER (FOTOMAÇ)

 

Trabzon şehri, dün tarihi günlerinden birini daha yaşadı. Şenol Güneş Spor Kompleksi'ndeki muhteşem tribün coşkusu, maçın hemen başında Trabzonspor'a golü getirdi. Golden hemen sonra, Hüseyin Cimşir'le kabuk değiştiren ve sonuca endeksli oynayan bir takım haline geldi tekrar bordo-mavililer. Nedir bu değişiklik; iyi savunma yapmak, skoru tutmak ve kontrollü oyun... Hal böyle olunca Sivasspor'u kalesinden uzak tuttu Trabzonspor.

 

Mikel bile dün hem iyi savunma yaptı hem de hücuma çıktı. Da Costa da tam Trabzonspor'un aradığı stoper olduğunu dün belgeledi. Çok sağlam ve akıllı. Sörloth'un attığı golün asistini yapan Ndiaye, sahada basmadık yer bırakmadı. Ndiaye, Sosa'nın da yükünü hafifletti. Sörloth, 2 golde ceza sahasında Caner ve Guilherme'nin adeta yapışık pozisyonda olduğunu görünce bilerek sert bir top kesti, neden bu topu kesti; çünkü Sörloth biliyordu ki o kestiği top, bu ikiliden birine çarpıp ağlara gidecek. Öyle de oldu zaten.

 

"BU ÖZELLİK BİR TAKIMI ŞAMPİYONLUĞA GÖTÜRÜR"

 

Trabzon şehri, şampiyonluğuna adeta iliklerine kadar inanmış. Bu inanmışlık; sahadaki takımın da ruhuna işlemiş. Sahada savaşmayan oyuncu yoktu dün. Maçın ilk yarısında Nwakaeme'nin sakatlanıp çıkması bile Trabzonspor'u hücum bölgesinde zayıflatmadı. Çünkü yardımlaşma artık üst düzeyde. Bir büyük değişiklik daha var Trabzonspor'da. Hem kendi savunmasının önündeki, hem de rakip ceza sahasındaki bütün dönen topları Trabzonspor kazanıyor. Bu özellik, bir takımı şampiyonluğa götürür. Sivasspor kalecisi Samassa'yı da tebrik etmek lazım. Jeneriklik kurtarışları ile farkı önledi.

 

2-0'ın avantajı ile 2. yarıda daha coşkulu bir Trabzonspor izledik. Pereira, jeneriklik ortalar kesti ceza sahasına. Sörloth, Novak ve Abdulkadir bu güzel ortalardan yararlanamadı. 2. yarıdaki futbol, tam da Nwakaeme'likti. Ama o sahada yoktu. Bu yüzden Novak ileri-geri koşmaktan çok yoruldu. Abdulkadir Parmak'ta geçen sezona göre büyük düşüş var. Güçsüz ve aldığı topları ya ezdi, ya da kötü kullandı. Oysa bu kadar kaliteli bir takımda onun da performansı üst düzeyde olmalı.

 

Yatabare'nin golünde de topu hatalı kullanan Abdulkadir'di. Dünkü galibiyet, liderliğin yanında Trabzonspor'u şampiyonluğa bir adım daha yaklaştırdı. Sörloth, Ndiaye, Sosa ve Da Costa muhteşem oynadı. Ndiaye (Atom karınca), Sörloth da (Herkül) gibiydi.

 

NECMİ PEREKLİ - SERİYE DEVAM (FOTOMAÇ)

 

Trabzonspor bu sezon etkili oynuyor ve emin adımlarla hedefe ilerliyor. Verilen mesajlar ve yapılan icraatların olumlu olduğu saha sonuçlarından da belli. Eksik ve aksayan mevkiler onarıldı. Yapılan son transferlerle takanın teknesi kalafat edilerek çürüyen yerler onarıldı. Bu durumda artık yapılacak olan şey, bu maçların bir kaza kurşununa isabet etmeden beklendiği gibi sonuçlandırılmasıdır.

 

Maça gelince... Sivasspor'u performansı ve en çok Türk futbolcu oynatan takım olduğu için taktir etmek gerekir. Altyapısı ile övündüğümüz Trabzonspor ise ne yazık ki maça tek yerli olarak kaleci Uğurcan ile çıktı.

 

"SADECE FERNANDO AYAKTA KALABİLDİ"

 

Trabzonspor şampiyonluk yolunda gerçekten sahada tüm hatları ile senkronizasyon içerisinde oynadı. Bakın futbolda hücum maç kazandırır ama iyi bir savunma ise o takımı şampiyon yapar. Sivasspor'un bu şartlar altında Trabzonspor'a direnecek gücü yoktu. Sadece Fernando ayakta kalabildi ve rakibe zor anlar yaşattı. Gerisi sıradandı.

 

Orta sahada kaptan Sosa'nın oyunu okuyup yönlendirmesi ise bize eski zamanların virtüöz oyuncularını hatırlattı.

Sosa, Trabzonspor için gerçekten büyük kazanım ve şanstır. Bu arada bordo-mavili renklere gönül veren taraftarları sadece stat çevresinde değil tüm çevre illerde gördük. Trabzonspor sempatisinin, bu sevdanın filizlendiğini anladık.

 

 

Erman Toroğlu | Sabah

Yukarıdaki takımlara bakıyorsunuz; Alanya yenildi ama kötü oynamıyorlar, Başakşehir "İyi oynamadı" denildiği zaman bile vasatın üzerinde bir oyunları var. Keza Trabzonspor da öyle. Sivasspor karşısında istediğini aldı ve yıllar sonra liderlik koltuğuna oturmayı bildi. Tabi ki başrolde yine Norveçli golcüsü Sörloth vardı. Şimdi Trabzonspor'un burada ne yapacağı büyük önem taşıyor… Ama 3 büyük takım ite kaka gidiyor. Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray… Bu kadar taraftar, bu kadar basın gücüne rağmen ancak bu kadar oynuyorlar.

 

Cemal Ersen | Milliyet

Kimse doksan dakikanın tamamında ve her maçta aynı yüksek performansı bekleyemez. Bu, ligimiz için anormal bir şey ve her takım için geçerli. Lakin başarıya giden yolda en önemli faktör istikrar... Oyunda ve skorda istikrar.

Taraftar çok şey ister ve bekler. Hele yılların özlemi varsa... Onlara kızamazsınız. Camiayı üzmemesi gereken futbolcular ve teknik heyettir. Bu lig ikliminde Trabzonspor’un ciddi avantajı var. Önünde ise birbirinden önemli 13 maç. Yarış son dakikaya kadar soluksuz sürecek.

 

Dün akşam çoook uzun bir aradan sonra “lider” apoletini omuzlarına takan bu takım, şampiyonluk ipini göğüslerse “adalet” kavramını da anlamlandırmış olacak!

“Böyle bir maçtan sonra eleştiri yapılır mı?” diyen çıkarsa yanıtım; “Büyük hayal kırıklıkları yaşamak istemiyorsanız, gerçekleri görmek ve önünüze çıkan engelleri titizlikle temizlemek zorundasınız” olur.

 

Yolu yarılamış ve müthiş bir atmosfer yakalamış Trabzonspor’un geçmişteki hesabı kapatması, 2010-11 yılı ruhunun tüm takım oyuncularına enjekte edilmesine bağlıdır. Anlatın o günleri ve süreci her oyuncuya! Bu önemli bir ders konusudur. Alan alır, almayan gider...

 

Olcay Çakar | Fanatik

Zor haftalar başladı. Haliyle sıralamada birbirini takip eden sağlam iki takımın bu maçı beklendiği gibi zor oldu. Trabzonspor ilk yarıda erken gol buldu. Topu Sivas’a bıraktığı anlarda kalesi önünde bir çok atak görmesine rağmen net pozisyon vermedi. Sörloth’un golü, etkili oyunu, ilk yarı sonlarında da sert orta şut karışımının Caner’le temasının gol olması Trabzonspor’u rahatlattı denilebilir... Sahada teknik, taktik bir çok doğrunuzu sağlam psikoloji ile birleştirmediğinizde aslında dün akşam yaşananları yaşayabilirsiniz. Resmen erken uyarı maçı gibiydi.

 

Oyunun ikinci yarısında Trabzonspor’un yediği baskıyı sadece eski alışkanlık olarak nitelemek eksik kalabilir. Liderlik stresi, şampiyonluk baskısı ve güçlü rakiplerle oyun birleşince mevcut sahneler devam edecektir. Burada Trabzonspor’un en büyük avantajı deneyimli oyuncu sayısının fazlalığı... Süreç için önemli derslerin olduğu bir karşılaşma oldu.

 

İskender Günen | Sabah

Önde bir Sörloth var ki; attığı goller ve de ilk yarının son dakikalarında pozisyonun içinde olan isim yani ikinci golün hazırlayıcısı idi. Bir oyuncu takıma herhalde bundan fazla katkı yapamaz diye düşünüyorum.

 

 

İkinci yarı ise Sivasspor'un Trabzonspor ceza alanına daha fazla geldiği anlar var. Fakat final pası yetersizliği ve de bireysel anlamda üst düzeyde oyuncuların bulunmaması bir de Uğurcan ve de Trabzonspor savunmasının en iyi ismi Da Costa, karşılarına çıktığı için daha erken golü bulma şansını bir türlü yakalayamadılar. Alınan 3 puan bundan sonraki haftalar ve de bir maç eksiğine rağmen liderliği almak önemliydi. Fakat, liderliği yakaladığınız maçta düşünmeniz gereken daha sonraki haftalarda yapacağınız önemli karşılaşmaları hesaplamak zorundasınız. Alınan 3 puan güzel ama oyun hiç de yeterli değil.

 

Serhat Demirtaş  | Fanatik

Maç önü yazımda bu Trabzonspor- Sivasspor mücadelesi için ‘Derbi kadar değerli’ tabirini kullanmıştım. Çünkü Bordo-Mavililer’in bundan önce kazandığı maçların bir anlam kazanması için Yiğidolar’ı da geçmesi gerekiyordu. Ancak son haftalarda her ne kadar istediği sonuçları alamasa da karşısında dişli bir rakip vardı. Ancak bir öngörümüz daha vardı. O da erken bir Sörloth golü. Bu kadar erken olacağını öngörmek mümkün değildi elbette ama Ndiaye’nin sağdan getirip isabetli bir şekilde Norveçli’ye bıraktığı top, tam da Sörloth’un bitireceği bir işti. Daha dakikalar 10’u göstermeden gelen bu gol Trabzonspor’a da tribünlere de nefes aldırdı.

 

Adeta oyuna 1-0 önde başlayan Trabzonspor, ilerleyen dakikalarda da oyun inisiyatifini elinde tutmayı sürdürdü. Karadeniz ekibini asıl rahatlatan vuruş ise Sörloth’un asistinde ters bir dokunuşla Caner Osmanpaşa’dan geldi. İlk yarının 2 farklı üstünlükle bitmesi, Fırtına’nın elini hayli güçlendirdi. Bu arada özellikle ilk yarıda Da Costa’nın performansı da krizli bölge olan stopere sihirli bir dokunuş olacak gibi duruyor.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve taka61.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.