DHA Görüntülü Yurt Haber Bülteni - 1

Genel (DHA) - Demirören Haber Ajansı | 28.11.2024 - 08:28, Güncelleme: 28.11.2024 - 08:28
 

DHA Görüntülü Yurt Haber Bülteni - 1

DHA Görüntülü Yurt Haber Bülteni - 1
  1) ANKARA -BAKAN MEMİŞOĞLU: BAKANLIĞIMIZIN HİZMETLERİNİ KOMPLE 'CHECK-UP' YAPIYORUZ   SAĞLIK Bakanı Kemal Memişoğlu, Bakanlığımızın hizmetlerini komple check-up yapıyoruz. Denetleme usullerimizi, sağlık hizmetlerimizi yeniden yapılandırma aşamasındayız. Bu konuda malum yeni doğanla ilgili bir denetleme ve değerlenme bilimsel komisyonu oluşturduk. Tüm branşlarda bunu yapacağız; acil, erişkin yoğun bakım, onkoloji gibi branşlarda da dedi.   Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, medya kuruluşlarının sağlık muhabirleriyle bakanlıkta bir araya geldi. Bakan Memişoğlu, kişisel e- posta adresini ve telefon numarasını sağlık muhabirleriyle paylaştı. Memişoğlu, toplumun sağlık okuryazarlığı oranının artırılmasında medya mensuplarının üstlendiği görevin çok önemli olduğunu belirterek, sağlık muhabirlerini sağlık ordusunun neferi olarak gördüğünü söyledi. Bakan Memişoğlu, İnsanların hasta olmadan, sağlığını kaybetmeden kendisine bakmasının ve bedenine bakmasının, sağlıklı kalmasının yönetimini oluşturmak zorundayız. Yani bu konuda sağlığı kaybetmeden Sağlık Bakanlığı olarak çalışmamız lazım. Biz 'hastalık bakanlığı değiliz' diyoruz hep. Biz Sağlık Bakanlığı isek önce koruyucu hekimliği, koruyucu sağlık kültürünü insanlara öğretmemiz lazım. Türkiye’nin en büyük sorunlarının obezite, kilo olduğunu görüyoruz, bağımlılık olduğunu görüyoruz. Bu sadece sigara, madde bağımlılığı değil. Bugün en önemli bağımlılıklardan bir tanesinin dijital bağımlılık olduğunu biliyoruz. Bunun yanında doğurganlık oranının düşük olması, yaşamın hareketsiz olması, sedanter yaşam olması, şehirleşen, çok kısa sürede, belki 30- 40 yılda şehirleşen bir toplumun yeme alışkanlıklarının, besleme alışkanlıklarının değişmeden, yaşam tarzının değişmesinden kaynaklanan özellikle hareketsizlik ve kilo sorunumuzun olduğunu hepimiz biliyoruz diye konuştu.   'TÜRKİYE'NİN YENİLENEBİLİR NÜFUSUNUN AZALMAMASI GEREKİYOR'   Bakan Memişoğlu, doğurganlık oranları hakkında da konuşarak, Türkiye'nin 'yenilenebilir' dediğimiz nüfusunun azalmaması gerekiyor. Nüfus artış hızı 1,5 demek, bu nüfusun azaldığı demek. Bu konuda toplumu bilinçlendirmemiz lazım. Normal Doğum Eylem Planı hazırladık, biliyorsunuz. Ama bunu topluma anlatmamız gerekiyor. Hekiminden hastasına, gebesinden aile bütününe işin normalinin normal doğum olduğunu, diğerinin ameliyat olduğunu hep beraber anlatmamız gerekiyor. İşte bu tür özellikle 'koruyucu' dediğimiz, hastalanmadan sağlığı koruyacak politikalarımızın sizler tarafından da desteklenmesini ve çok fazla topluma bu konuda mesaj verilmesini arzu ediyoruz ifadelerini kullandı.   'AİLE HEKİMLERİNİN MAAŞLARINI KESMİYORUZ'   Bakan Memişoğlu, bakanlık olarak aile hekimliklerini desteklemek için adımlar attıklarını vurgulayarak, Çünkü aile hekimliği toplumun ilk başvuracağı ve en yakınındaki sağlık elçimiz, sağlık hizmeti sunduğumuz kapı. Onun için de aile hekimlikleriyle ilgili bir mevzuat, yönetmelik değişikliği yaptık. Bunun yanında 2025 senesinde yaklaşık bin tane yeni Aile Sağlığı Merkezi yapmak, onlara kurumsal kimlikle daha iyi hizmet verecek altyapı oluşturmak. Sağlıklı Hayat Merkezi hedefimiz de var, 100'ün üzerinde yapmak istiyoruz 2025 senesinde. Koruyucu hekimlik, temel sağlığın en önemli unsurudur. Mevzuatla ilgili de bazen dezenformasyon olabiliyor, yanlış algılar da olabiliyor. Aile hekimine kayıtlı nüfusu 3 bin 500'e düşürerek, hekimin kendisine kayıtlı kişilerin sağlıkla ilgili bütün parametrelerini takip etmesini, özellikle yaşlı grubu, şeker hastası, tansiyon hastası gibi grupları takip etmesini istiyoruz. Biz aile hekimlerinin maaşlarını kesmiyoruz. Biz aile hekimlerine kendi nüfusunun sağlığına göre daha çok teşvik vermeye çalışıyoruz. Ve kendi nüfusunun hastalanmamasının temininde etkin rol almasını istiyoruz. Bu nedenle de biz kendisiyle kıyaslıyoruz aile hekimini. Eğer nüfusu, kendi sorumlu olduğu nüfusu bir önceki döneme göre daha sağlıklıysa bunu aile hekiminin başarısı olarak görüyoruz. Çünkü kendi sorumlu olduğu bölgedeki insanlar, kendilerine bakarsa, hastalanmazsa bunu sağlayacak kişinin aile hekimi olduğunu görüyoruz ve kişinin kendi sorumluluğunun olduğunu biliyoruz. Onun için bu konuda biz aile hekimlerine güveniyoruz, gelirlerinin de artacağını biliyoruz. Çalışan ve çalışmayan arasındaki farkın da net olmasını istiyoruz. Onun için teşvik vereceğiz, ilave vereceğiz, ücret vereceğiz aile hekimlerine. Bu konuda dezenformasyon olmasını arzu etmiyoruz diye konuştu.   'BİRKAÇ KİŞİNİN CANİLİĞİ BÜYÜK HİZMETLERİ TÖHMET ALTINDA BIRAKMAMALI'   Bakan Memişoğlu, randevu konusunda bazı branşlarda sıkıntılar olduğunu dile getirerek, Bunları en kısa zamanda çözeceğiz. Bugün yeni atama ve yer değiştirme yönetmeliği yayımladık. Biliyorsunuz Türkiye'de hekim dağılımında 2002 senesinde en gelişmiş bölge ile gelişmemiş bölge arasında 7 kat fark vardı. Gelişmiş bölgelerimizde 7 kat fazla sağlık personeli vardı. Şu anda 2,5 kat farka düşürdük. Bunu daha aza düşürmek için böyle bir yönetmelik yayımladık. Bakanlığımızın hizmetlerini komple check-up yapıyoruz. Yani denetleme usullerimizi, sağlık hizmetlerimizi yeniden yapılandırma aşamasındayız. Bu konuda malum yeni doğanla ilgili bir denetleme ve değerlenme bilimsel komisyonu oluşturduk. Tüm branşlarda bunu yapacağız; acil, erişkin yoğun bakım, onkoloji gibi. Hizmet alanlarımızı kontrol ederek işleyişi daha etkin hale nasıl getiririz konusunda çalışıyoruz. Çok istisnai insanlıktan nasibini almamışların, üstelik de yakalanarak cezaevinde olanların, 1,5 milyon sağlık çalışanlarımızın hakkını yememesini istiyorum. Baktığınız zaman, bebek ölümlerinde bin canlı doğumda 35’lerden 7,1'e düşürülmüş İstanbul için, Türkiye için 9,2'ye düşürülmüş. Prematüre, 37 haftanın altında doğan bebeklerimizin yaşam şansı yüzde 95’in üzerinde çıkartılmış bir sağlık sisteminden, sağlık çalışanlarından bahsediyoruz. Yaşam süresini 78 yaşına çıkartmış bir sağlık sisteminden, sağlık çalışanlarından bahsediyoruz. Bunun kötülenmesine veya birkaç tane nasipsiz sebebiyle örselenmesine hep beraber izin vermememiz lazım. Birkaç kişinin kusuru, caniliği bu kadar büyük hizmetleri, Avrupa ile dünyadan daha iyi olan hizmetleri ve çalışanları töhmet altında bırakmaması gerekir dedi.   'AİLE HEKİMLERİMİZİN KAYGILARINI ANLIYORUM'   Aile hekimlerine yönelik geleneksel ve tamamlayıcı tıp eğitimlerine yönelik soruya yanıt veren Memişoğlu, Bu konuda ikincil mevzuatın olması lazım. İkincil mevzuatı çıkaracağız. İkincil mevzuatla birlikte eğitimleri de artıracağız. Bu konuda bir sıkıntı olmayacak. Geleneksel tıpla şu andaki tıbbın entegre olarak çalışması taraftarı olan bir mantıkla yaklaşıyoruz. İnsan sağlığına faydası olacak her türlü uygulamayı yapılabilir hale getirmek için uğraşıyoruz. Bu konuda aile hekimlerinin daha etkin olması için böyle bir mevzuat çıkarıyoruz. Bunun ikincil mevzuatları da kanundan sonra çıkacaktır. Nasıl çalışılacak, nasıl bir sistem kurulacak bunlara bakacağız. Çıkacak olan yönetmelikler ve kanun ile temel sağlık hizmetlerinin, birinci basamak sağlık hizmetlerinin öncelikli olması için uğraşıyoruz. Aile hekimlerimizin kaygılarını anlıyorum. 5-6 ay geçtikten sonra çok daha iyi yerlerde olacağımızı düşünüyoruz. Uygulamadan sonra uygulamanın faydalı ve sıkıntılı yönlerini de görmüş olacağız. Öngörümüz, bu uygulamalar aile hekimliği sistemini daha etkin hale getirecek ve sistemin odağına koyacak. Uygulamadan sonra gerekli takipleri yaparak iyi yönde revizelere de gidebiliriz diye konuştu.   'AİLE HEKİMLERİNE TEŞVİK VERİYORUZ'   Bakan Memişoğlu, aile hekimine kendi nüfus sağlık sorumluluklarını verdiklerini kaydederek, 'İlaç yazamıyoruz' şeklindeki dezenformasyonlara da cevap vermek istiyorum. Bir dönem içinde kendi hasta grubuna yazılan ilaç miktarı, önceki dönemde yazılan ilaç miktarı ile aynıysa veya daha azsa aile hekimine teşvik veriyoruz. Bir dönem önceye kıyasla kayıtlı nüfusun hastaneye gidiş sayısı aynıysa veya daha azsa bu aile hekiminin o nüfusu daha sağlıklı hale getirdiği anlamına gelir. Bu noktada teşvik ve ek ödeme veriyoruz. Üstelik bu teşviki iki kat artırdık. Aile hekimine kendi nüfusundaki sağlık sorumluluğunu veriyoruz. Nüfusunu sağlıklı tutan aile hekimleri başarılı olmuş demektir. Hiçbir hekimin tedavi işleyişine müdahale etmeyiz ve ilaç yazmasına engel olmayız. 'Biz ilaç yazamıyoruz, bakanlık yasakladı' deme niyetinin hoş olmadığını düşünüyorum dedi.   'EBELERİN ETKİNLİĞİNİ ARTIRACAK MEVZUAT ÇALIŞMAMIZ VAR'   Bakan Memişoğlu, ebeleri doğum sürecinde daha aktif hale getirecek mevzuat çalışması yaptıklarını da belirterek, Annenin bu duygusal döneminde anneyi doğuma hazırlaması gereken kişi ebedir. Ebelerin etkinliğini artıracak bir mevzuat çalışmamız da var. Bu hafta veya önümüzdeki hafta yayımlanacaktır. Ebelerin etkin olmasını istiyoruz. Gebeliğin özellikle son 3 ayında, annelik duygusunun daha yoğun yaşanmaya başladığı aşamada, ebelerin gebeleri doğuma hazırlamalarını istiyoruz. Normal doğumu bütünsel olarak destekleyecek birçok parametreyi kullanmak zorundayız. Hastaneler, hekimler, anne adayları ve toplum ölçeğinde değerlendirmeler yaparak normal doğum konusundaki ön yargıları değiştirmemiz gerekiyor. Burada en duygusal olan anneler. Eğer anneleri iyi hazırlarsak, annelerin doğumla ilgili cesaretini artırırsak bu sorunların çözüleceğini düşünüyorum. Primer sezaryen oranının yüzde 20'nin üzerine çıktığı hastanelerle ilgili daha çok çalışacağız dedi.   Özel hastaneler mevzuatını tamamen yenilediklerini belirten Bakan Memişoğlu, Özel hastanelerde mevzuat açısından bazı değişikliklere ihtiyaç olduğunu görüyoruz. Kamu hastaneleri, üniversite hastaneleri ve özel hastanelerin tamamı aynı standartta hizmet vermek zorunda. Aynı bilimsel çalışma ile aynı şekilde tedavi etmek zorunda. Özel hastanelerde çok iyi örnekler, dünya çapında yapılan ameliyatlar var. Sezaryen oranları noktasında özel ve kamu ayrımı yapmıyoruz. Primer sezaryen oranları ile ilgili incelemelerimiz doğrultusunda 2025’te daha etkin olacak, anne adaylarının normal doğuma teşvik edilmesi için çaba harcayacağız. Ebelerle ilgili teşvik edici unsurlar da getirmeyi planlıyoruz diye konuştu.   'AİLE HEKİMLERİNE HASTANELERDE YÜZDE 10 KONTENJAN HAKKI GETİRİLİYOR'   Bakan Memişoğlu, aile hekimlerine hastanelerde yüzde 10 kontenjan hakkı getirilmesine ilişkin olarak ise Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız bu konuda bir organizasyonla bize de sordular, tabii görüş verdik. İsteğe bağlı raporlar, malum bunlar ikinci ve üçüncü basamakta fiyatlandırmayla yapılıyor. Aile hekimleri bu raporları, ikinci ve üçüncü basamaktaki fiyatlandırması nasılsa, onlardan daha ucuza verebilsin istediğimiz için uygunluk verdik. Bu fiyatlandırılmayan bir rapor değil, onu bilmenizi istiyorum. Sadece aile hekimliğinde yapılacaksa, ondan da ücret alınmasını istiyoruz. Ücretler de aile hekimliğine ve aile sağlığı merkezlerinin fiziki yapısının düzeltilmesine harcanacak. Yani yeni bir ücret alınıyormuş gibi algılanmasın. Aile hekimiyle şöyle bir yetki açıyoruz. Diyoruz ki, sen kendi hastalarına randevu alabilirsin. Ve bütün hastanelerde yüzde 10 kontenjanı, MHRS kontenjanını bir gün önceki mesai bitimine kadar aile hekimine açıyoruz. Böylece aile hekimlerini kendi hastaları için hastanelerden randevu alabilir hale getiriyoruz. Böylece entegrasyonu sağlayacağız. Önümüzdeki sene itibarıyla karşılıklı haberleşmeyi sağlayacak bir yapıyı inşa edeceğiz. Çünkü ikinci üstün basamakla, birinci basamağın entegrasyonu ve birbiriyle haberleşmesi çok önemli ifadelerini kullandı.   Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, ayrıca aile diş hekimliği konusunda 3 ilde pilot uygulama yapıldığını, göz ve plastik cerrahi gibi bazı branşlardaki sıkıntıları gidermek için çalışma yürütüleceğini belirtti. (DHA)   Görüntü Dökümü ------------------------------ - Bakan Memişoğlu'nun açıklamaları   Haber Ruken KADIOĞLU ANKARA, (DHA)   ===================================================   2) NARİN GÜRAN CİNAYETİ;AİLE BİREYLERİNİN TOPLANTI GÖRÜNTÜSÜ DAVA DOSYASINA GİRDİ   DİYARBAKIR'ın Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde katledilen Narin Güran (8) cinayeti ile ilgili dava dosyasına, talihsiz çocuğun cansız bedeninin bulunmasından 1 gün önce aile üyelerinin yaptığı toplantının görüntüsü de eklendi.   Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolduktan sonra arama çalışmalarının 19'uncu gününde dere yatağında çuvalda, üstü 30, 25 ve 20 kilo ağırlığındaki 3 taşla kapatılıp, çalılıklarla gizlenmiş şekilde cansız bedeni bulunan Narin Güran cinayetine ilişkin davanın ilk duruşması, 7 Kasım'da 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Soruşturma kapsamında tutuklu 12 şüpheliden 4'ü hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede; aracında Narin'e ait DNA ve kıl örneği bulunan amcası Salim Güran, annesi Yüksel Güran ve ağabeyi Enes Güran ile gözaltına alındıktan sonra cesedi dere yatağına taşıdığını itiraf eden komşuları Nevzat Bahtiyar'ın HTS ve baz istasyonu kayıtlarına göre; olay anında aynı evde olduğunun tespit edildiği belirtilerek, 'İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.   3 gün süren duruşma sonunda mahkeme heyeti, ara kararını açıklayarak, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verip, duruşmayı 26 Aralık'a erteledi.   DAVA DOSYASINA TOPLANTI GÖRÜNTÜSÜ DE GİRDİ   Aile üyelerinin, Narin'in amcası Erhan Güran'ın evinde yaptığı toplantı ve aile üyesi olmadığı tahmin edilen 1 kişiye sorular sorup, daha sonra gönderdikleri güvenlik kamerası görüntüleri Diyarbakır Barosu tarafından mahkemeye sunuldu. Narin'in cansız bedeninin bulunmasından 1 gün önce 7 Eylül'deki güvenlik kamerası görüntüleri mahkeme heyeti tarafından izlenerek dava dosyasına eklendi. Türkçe ve Kürtçe yapılan konuşmaların deşifre için Diyarbakır Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı'na gönderileceği öğrenildi.   Görüntülerde; Narin'in babası Arif Güran ile amcası Erhan Güran'ın da olduğu aile üyelerinin, aileden olmadığı tahmin edilen bir kişiye Narin ile ilgili Türkçe ve Kürtçe sorular sordukları, bir süre sonra aile üyelerinden birinin sinirlenip, o kişiyi oturduğu yerden kaldırdığı, ardından o kişinin bir aile üyesiyle ayrılarak görüntüden çıktığı anlar yer aldı. (DHA)   Görüntü Dökümü ------------------------- Güvenlik kamerası Güran ailesinin bir arada olması Bir çocuğun sorgulanması Çocuğun itilmesi Çocuğun götürülmesi Genel ve Detay görüntüler   Haber ve Kamera: Emrah KIZIL, Gıyasettin TETİK/DİYARBAKIR(DHA)   ===================================================   3) FİRARİ, KENDİSİNİ ALMAYA GELEN JANDARMAYA ATEŞ AÇTI 1 ASTSUBAY AĞIR YARALANDI   MANİSA'nın Saruhanlı ilçesinde, 8 ayrı suç kaydı bulunan firari Gökhan K. (43), gözaltı için gelen jandarma ekiplerine tabancayla ateş açtı. Olayda Jandarma Astsubay Emin Y. vurularak ağır yaralanırken, şüpheli ise ekipler tarafından gözaltına alındı.   Olay, saat 19.00 sıralarında ilçeye bağlı Dilek Mahallesi, Şehit Şevket Kolonkaya Caddesi üzerinde meydana geldi. 8 ayrı suçtan kaydı bulunan ve aranması olduğu öğrenilen Gökhan K.'nın saklandığı evi tespit eden jandarma ekipleri, şüpheliyi gözaltına almak için adrese gitti. İddiaya göre jandarma eve girdiği sırada, Gökhan K. ekiplere tabancayla ateş açtı. Olayda Jandarma Astsubay Emin Y. vurularak ağır yaralanırken, şüpheli ise yakalanıp, gözaltına alındı. Emin Y., ihbarla olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından Akhisar Devlet Hastanesi'ne kaldırılıp, tedaviye alındı. Astsubay Emin Y.'nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi. Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.   VALİ ÖZKAN AÇIKLAMADA BULUNDU Akhisar Mustafa Kirazoğlu Devlet Hastanesi'ndeki tedavisinin ardından Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesi'ne kaldırılan jandarma astsubay Emin Y.'nin tedavisi devam ederken, hastaneye gelen ve doktorlarla görüşen Manisa Valisi Vahdettin Özkan, burada açıklamada bulundu. Vali Özkan, "Personelimiz, bir çok suç kaydı bulunan aranan bir şahsı almak üzere adrese giderken, kurşuna hedef oldu. Yaralı personelimizi hastaneye getirdik. Doktorlarımız canla başla çalışıyorlar. Biz de şimdi ziyaret ettik, kendileriyle konuştuk. İnşallah kısa zamanda toparlanacak diye ümit ediyoruz. Zanlı yakalandı, şu an gözaltında." dedi.(DHA)   Görüntü Dökümü --------------------- - Hastaneden genel görüntü - Vali Vahdettin Özkan'ın Hastaneye gelişi ve hastane sonrası açıklaması   Haber - Kamera Ersan ERDOĞAN MANİSA, (DHA)   ===================================================   4) KENDİSİNDEN AYRILMAK İSTEYEN SEVGİLİSİNİ SAATLERCE DÖVDÜ   KONYA'da kendisinden ayrılmak isteyen sevgilisi S.A.'yı (19) otomobilinde bayıltana kadar dövüp, ardından götürdüğü evinde saatlerce şiddet uygulayan Hüseyin S. (24), adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Karara tepki gösteren üniversite öğrencisi S.A. "Beni yolda döve döve bayılttı. Bir arkadaşını aradı, '15 dakikaya bir cenazemiz var. Mezar hazırlar mısın' dedi. Uyandığımda onun evinin içindeydim. Kapıya yönelip, elinden kurtulmaya çalışmak isteyince Hüseyin yine dövmeye devam etti. Tabii bu süreç 7-8 saat devam etti" dedi.   Hüseyin S., iddiaya göre kendisinden ayrılmak isteyen sevgilisi S.A'.yı arayarak ısrarla görüşmek istedi. Hüseyin S., görüşmeyi kabul eden S.A.'yı yanında bulunan arkadaşı Bayram T. ile birlikte öğrenci yurdundan aldı. Bir kafede oturduktan sonra eğlence merkezine giden grup, 24 Kasım'da mekandan çıktı. Dönüş yolunda Hüseyin S., S.A.'yı otomobilde bayıltana kadar dövdü. Hüseyin S. arkadaşı Bayram T.'yi bıraktıktan sonra dövdüğü S.A.'yı bu kez kendi evine götürüp, darbetti. Burada saatler süren şiddetin ardından Hüseyin S., S.A.'yı kaldığı yurdun önüne bırakıp kaçtı. S.A. polise giderek şikayetçi olurken, gözaltına alınan Hüseyin S. ve arkadaşı Bayram T. suçlamaları reddetti. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 2 arkadaş, savcılık ifadelerinin ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.   'SENİ DÖVE DÖVE ÖLDÜRECEĞİM' Yaşadıklarını anlatan S.A., "Benim seninle olan konularım bitti dedim. Reddettim, onu istemediğimi söyledim. 3 gün sonra tekrar mesaj yazdı. 'Özür dilerim. Bir şeyleri tekrardan halledebilir miyim? Konuşabilir miyiz? Sana kendimi ifade etmek için her şeyi yapacağım' diye söyledi. Ben de buluşmayı kabul ettim. Yolda giderken 'Bugün de senin mutlu günün olacak. Seni döve döve öldüreceğim. Sana Öğretmenler Günü hediyesi bırakacağım' dedi. Sonrasında 'Senin bu güzelliğinden hiçbir şekilde eser kalmayacak. Bu aynaya son defa bakışın olacak' dedi. 'Bir daha hiçbir erkek seni beğenemeyecek' dedi. 'İndir beni arabadan' dedim. 'Şaka yaptım. Ben sana hiç öyle şey yapar mıyım?' dedi. Sonra kafeye gittik, eğlence merkezine gittik. Problem yok, çiçekler alıyor. Kendini affettirmeye yönelik şeyler yapıyor. Eğlence merkezinden çıktık, yolda gidiyoruz. Sohbete dahil olmak isteyince sinirlenip, saçımı direksiyonun oraya yapıştırdı ve yumruk yumruğa dövmeye başladı. Bağırıyorum, yardım edin diye Bayram hiçbir şekilde yardım etmedi. Sonra Bayram'la birlikte araçtan indik. Hüseyin tekrar saçımdan tuttu ve beni yere yapıştırdı. Kaldırıma kafam çarptı. Uyandığımda arabanın içerisindeydim. Uyandığımda üzerimdeki kıyafetimin olmadığını gördüm. Ceketimi istedim. 'Bana bir şey verin' dedim, vermediler. Hüseyin, 'Daha bir de ceketi mi istiyorsun' deyip tekrar dövmeye devam etti. Telefonumu, cüzdanımı aldılar. Hiçbir yere gidemeyeyim diye arabayı kilitlediler. Sonra Hüseyin beni evine götüreceğini söyledi. Beni yolda döve döve bayılttı. Bir arkadaşını aradı, '15 dakikaya bir cenazemiz var. Mezar hazırlar mısın' dedi. Korkudan altıma yaptım. Uyandığımda onun evinin içindeydim" dedi.   'HER AN HER ŞEYİ YAPABİLİR' S.A., "Kapıya yönelip, elinden kurtulmaya çalışmak isteyince Hüseyin yine dövmeye devam etti. Tabii bu süreç 7-8 saat devam etti ve sabah oldu. Hüseyin, 'Otur oturduğun yerde seni bırakmamı bekle' dedi. 'Yeter artık beni bir yere götür' dedim. Ağzım, burnun kan içindeydi. Sonra yurduma bıraktı. Bırakırken 'Polise şikayet etmeye kalkma. Benim arkam kuvvetli, eline hiçbir şey geçmez. Torpidomda 35 bin lira param vardı, onları çaldı. Kendi kendisini bu hale getirdi derim' dedi. Daha sonra savcılığa gittim, darp raporu aldık ama savcılık serbest bıraktı. Ve şu anda hiçbir şekilde bir korumam, herhangi bir şeyim yok. Hala serbest. Her an her şeyi yapabilir" diye konuştu.   'BU KARAR VİCDANLARI DERİNDEN YARALAMIŞTIR' S.A.'nın avukatlarından Muhammet Çağrı Türk, "Müvekkilimiz tedirgin bir haldeydi. Şikayetçi olmaktan da tedirgindi, korkuyordu. Çünkü bir gece boyunca işkenceye maruz kalmıştı. Şikayetçi olduktan sonra şüpheli ve şüphelinin ailesi tarafından işkence görmekten korkmaktaydı. Müvekkille birlikte hastaneye gittik, raporlarını aldık ve darbedildikten sonraki fotoğraflarıyla birlikte savcılığa başvurduk. Şüphelinin eylemlerinin içerisinde 4-5 farklı suçun olduğunu görmekteyiz. Gece boyunca müvekkili tehdit etmiş, hakaretlerde bulunmuştur. Müvekkili yaralamış, gece boyunca da evinde zorla tutarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu oluşmuştur. Müvekkilin telefonu ve cüzdanına da el koyarak yağma suçunu işlemiştir. Burada bu kadar suç tipini barındıran ve gece boyunca müvekkile işkencede bulunan şüphelinin burada adli kontrol ile serbest bırakılması gerek müvekkilin gerekse toplumun vicdanını derinden yaralamıştır" dedi.   'DOSYANIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ' S.A.'nın avukatlarından Furkan Avcı ise "Müvekkilin gerek kanlı kıyafetleri gerek şüpheli tarafından ikrar edilen mesaj olsun, gerek darp raporu olsun, şüphelinin müvekkile karşı suç işlediği sabit olmasına rağmen adli makamlar tarafından adli kontrol kararı verilmesi karşısında müvekkilimizin hukuki mücadelesinde sürekli yanında olacağız. Gerekli itirazlarımızı yapacağız ve dosyanın takipçisi olacağız" diye konuştu.   Görüntü dökümü: ----------------------- -S.A.'nın darp izlerinden görüntüler -S.A. röp -Avukat Muhammet Çağrı Türk röp -Avukat Furkan Avcı röp   HABER: Salih BÜYÜKSAMANCI/KONYA, (DHA)-   ===================================================   5) KISKANÇLIK NEDENİYLE TARTIŞTIĞI EŞİNİ TABANCAYLA ÖLDÜRDÜ   ANTALYA'da Abdullah Poyraz (55), kıskançlık nedeniyle evde tartıştığı eşi 6 çocuk annesi Hale Akbaş Poyraz'ı (39) tabancayla vurarak öldürdü. Olayın ardından polis merkezine giden Abdullah Poyraz, 'Eşimi vurdum' diyerek teslim oldu.   Olay, saat 13.00 sıralarında Muratpaşa ilçesi Güzeloba Mahallesi'nde 9 katlı binanın 3'üncü katındaki dairede meydana geldi. 6 çocuk annesi Hale Akbaş Poyraz ile 3 çocuğunun babası Abdullah Poyraz arasında iddiaya göre, kıskançlık nedeniyle tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Abdullah Poyraz, yanındaki tabanca ile Hale Akbaş Poyraz'a ateş etti. Hale Akbaş Poyraz kanler içerisinde hareketsiz kalırken, Abdullah Poyraz ise tabancayı olay yerinde bırakıp, evden ayrıldı. Abdullah Poyraz, yaklaşık 2 saat sonra polis merkezine giderek 'Eşimi vurdum' diyerek, teslim oldu.   Bu sırada Akbaş'ın okuldan gelen 3 çocuğu, evin kapısını açan olmayınca sitenin bahçesinde beklemeye başladı. Çocukları gören site görevlisi de kapıyı çalıp kadına ulaşamayınca, Abdullah Poyraz'ı telefonla aradı. Çarşıda olduğunu söyleyerek telefonu kapatan Abdullah Poyraz'ın bu sırada polis merkezinde olduğu öğrenildi.   Poyraz'ın itirafı üzerine adrese giden polis ekipleri, eve girdiklerinde Hale Akbaş Poyraz'ın cansız bedeniyle karşılaştı. Polis ekiplerinin olay yerinde yaptığı inceleme sırasında eve gelen Hale Akbaş Poyraz'ın kızı, "Annemi göreyim lütfen, anneme ne oldu, o şerefsiz annemi öldürdü" diyerek uzun süre gözyaşı döktü. Komşuların sakinleştirmeye çalıştığı kız fenalaşınca ambulans çağırıldı. Cumhuriyet Savcısı ve polis ekiplerinin evde yaptığı incelemenin ardından Hale Poyraz Akbaş'ın cansız bedeni, Antalya Adli Tıp Kurumu'nun morguna götürüldü. Cenazenin çıkarılması sırasında Hale Akbaş Poyraz'ın komşuları "Nereye gidiyorsun" diye bağırarak uzun süre gözyaşı döktü. Hale Akbaş Poyraz'ın 3 küçük çocuğu ise polis aracıyla olay yerinden uzaklaştırıldı.   Abdullah Poyraz'ın uzun süredir kıskançlık krizi nedeniyle Hale Akbaş Poyraz'a zor günler yaşattığı, işten bu sebeple ayrılmasına sebep olduğu ve evden çıkmasına dahi izin vermediği öne sürüldü. Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürdürülüyor. (DHA)   Görüntü Dökümü ----------------------- - Olayın yaşandığı yerden detay - Ölen annenin kızının ağlaması - Cenazenin araca götürülmesi - Komşularının ağlaması - Polis ekiplerinin görüntüleri - Hale Akbaş Poyraz ve Abdullah Poyraz'ın birlikte fotoğrafları - Bina önünde ağlayanlardan detay görüntüler   Haber- Kamera: Semih ERSÖZLER- Tunahan KIR   ===================================================   6) ORDU'DA KAMYONA ARKADAN ÇARPAN OTOMOBİLDEKİ 3 KİŞİ ÖLDÜ; KAZA KAMERADA   ORDU'nun Ünye ilçesinde kamyona arkadan çarpan otomobildeki 3 kişi yaşamını yitirdi. Kaza, bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı.   Kaza, saat 15.00 sıralarında Devlet Sahil Yolu Eski Kızılcakese Mahallesi'nde meydana geldi. Kızılcakese Mahallesi istikametinden çıkıp, kavşaktan dönüş yapmak isteyen İbrahim Ö. (59) yönetimindeki 52 ABJ 743 plakalı kamyona, Ünye istikametine seyir halinde olan Zekeriya Furkan Aydın (28) yönetimindeki 52 ADV 076 plakalı otomobil arkadan çarptı. Çevredekilerin ihbarı üzerine kaza yerine çok sayıda sağlık, polis, jandarma ve itfaiye ekibi sevk edildi. Kaza yerine gelen sağlık ekiplerince yapılan kontrolde, otomobil sürücüsü Zekeriya Furkan Aydın ile araçta bulunan Muhammet Demir (39) ve oğlu Abdulsamet Demir'in (17) yaşamını yitirdiği belirlendi. 3 kişinin cenazesi, kaza yerindeki incelemenin ardından Ünye Devlet Hastanesi'nin morguna kaldırıldı. Kamyon şoförü İbrahim Ö. ise jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Öte yandan kaza anı ise bir iş yerinin güvenlik kamerası tarafından kaydedildi. Kazayla ilgili başlatılan soruşturma sürdürülüyor. (DHA)   Görüntü Dökümü --------------------------- - Kaza anı (güvenlik kamerası) - Kaza yerinden detay görüntüler   Haber-Kamera: Yücel ARSLANTEKE/ÜNYE, (Ordu), (DHA)   ===================================================   7) SAFRANBOLU'DA DEVRİLEN TOMRUK YÜKLÜ KAMYONDAKİ 2 KİŞİ ÖLDÜ   KARABÜK'ün Safranbolu ilçesinde, sürücüsünün kontrolünden çıkarak devrilen tomruk yüklü kamyondaki 2 kişi hayatını kaybetti.   Kaza, saat 15.30 sıralarında Safranbolu- Bartın karayolunun Kirkille mevkisinde meydana geldi. Safranbolu istikametine gitmekte olan Onur Fındık (36) yönetimindeki 54 LP 991 plakalı tomruk yüklü kamyon, sürücüsünün direksiyon kontrolünü yitirmesi sonucu yol kenarına devrildi. Kazayı görenlerin ihbarı üzerine bölgeye polis, sağlık, itfaiye ve AFAD ekipleri sevk edildi. Sağlık ekibinin incelemesinde, kamyondan fırlayan ve üzerine tomruk düşen Yunus Aslan'ın (42) yaşamını yitirdiği belirlendi. Ağır yaralanan sürücü Onur Fındık ise sağlık ekibinin ilk müdahalesinin ardından Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Fındık da doktorların tüm müdahalesine nağmen kurtarılamadı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı. (DHA)   Görüntü Dökümü ------------------------ -Olay yerinden görüntü -Ekiplerin incelemesi   Haber Murat ÖZELCİKARABÜK,(DHA)   ===================================================   9) ŞIRNAK'TA 8 KİŞİ, SOBADAN SIZAN GAZDAN ETKİLENDİ   ŞIRNAK'ın İdil ilçesinde evde sobadan sızan karbonmonoksit gazından etkilenen 8 kişi, hastaneye kaldırıldı. Olay, gece saatlerinde İdil ilçesi Yeni Mahalle'deki bir evde meydana geldi. Sobadan sızan karbonmonoksit gazından, evde bulunan 8 kişi etkilendi. Yakınlarının ihbarı üzerine adrese sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. İlk müdahalenin ardından İdil Devlet Hastanesi'ne kaldırılan bu kişilerden 5'i, Diyarbakır'daki hastanelere sevk edildi. Olayla ilgili inceleme başlatıldı. (DHA)   Görüntü Dökümü ----------------------- -İdil Devlet Hastanesi görüntüsü   Haber-Kamera: Sekvan KÜDEN/ŞIRNAK,(DHA)   ===================================================   10) BURSA'DA, OTOMOBİL İLE ÇARPIŞAN İŞÇİ SERVİS MİNİBÜSÜ DEVRİLDİ: 8 YARALI   BURSA'nın Osmangazi ilçesinde fabrika işçilerini taşıyan minibüs ile otomobilin çarpıştığı kazada 8 işçi yaralandı. Kaza anı, bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı.   Kaza, saat 03.00 sıralarında Hamitler Mahallesi 1. Saygı Sokak'ta meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Çağrı B.'nin kullandığı 16 RS 405 plakalı otomobil, 1. Yalıçiftlik Sokak istikametinde seyir halinde olan Süleyman B. idaresindeki 16 S 1759 plakalı fabrika işçilerini taşıyan servis minibüsü ile çarpıştı. Çarpmanın şiddetiyle minibüs devrilirken, vardiya dönüşü evlerine gitmek üzere minibüste bulunan işçilerden Adnan E., Erhan S., Mustafa F., Ali Baki Y., Aydın F., Hacer Y., Hakan Y. ve Berat Y. yaralandı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralılar, sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından çevre hastanelere kaldırıldı. Tedaviye alınan yaralıların sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.   Öte yandan, iki aracın çarpışma anı çevredeki bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansırken, kazayla ilgili soruşturma başlatıldı. (DHA)   Görüntü Dökümü -------------------------------- -Kaza anı güvenlik kamerası görüntüler -Kazaya karışan araçlar -Ekiplerin incelemeleri -Genel ve detaylar   Haber-Kamera: Memet Can YEŞİLBAŞ/ BURSA, (DHA)-   ===================================================   11) KENDİSİNE BIÇAKLA SALDIRAN OĞLUNU TABANCA İLE YARALADI   TEKİRDAĞ'ın Çorlu ilçesinde emekli infaz koruma memuru Ahmet O. (59), bıçakla kendisine saldıran oğlu Yunus O.'yu (36), tabanca ile vurarak yaraladı. Olay, akşam saatlerinde Nusratiye Mahallesi Atilla Caddesi'ndeki bir apartmanda meydana geldi. Emekli infaz koruma memuru Ahmet O., henüz belirlenemeyen nedenle oğlu Yunus O. ile tartıştı. Tartışma sırasında iddiaya göre; Yunus O., bıçakla babasına saldırdı. Bu sırada ruhsatlı tabancasını alan Ahmet O., oğluna ateş açarak kasığından yaraladı. İhbar üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin müdahalesinin ardından kaldırıldığı Çorlu Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınan Yunus O.'nun hayati tehlikesinin bulunduğu öğrenildi. Evde incelemede bulunan polis, Ahmet O.'yu gözaltına alarak, olayla ilgili çalışma başlattı. (DHA)   Görüntü Dökümü ------------------------------- -Evden detaylar -Polis ekiplerinin çalışması -Polislerden detaylar   Haber-Kamera: Mehmet YİRUN/ÇORLU(Tekirdağ), (DHA)   ===================================================   12) ARDAHAN-ŞAVŞAT KARA YOLUNDA ARAÇ ŞARAMPOLE DEVRİLDİ; SÜRÜCÜ KURTARILDI   ARDAHAN-Şavşat kara yolunda kar yağışı ve tipi etkili olurken, şarampole devrilen hafif ticari aracın sürücüsü AFAD ekipleri tarafından kurtarıldı.   Ardahan'daki 2 bin 550 rakımlı Sahara Geçidi'nde kar yağışı ile tipi etkili oldu. Yağış ve tipinin etkisini sürdürdüğü bölgede, Ercan Alpaydın'ın kullandığı hafif ticari araç, kayganlaşan Ardahan-Şavşat kara yolunda kontrolden çıkarak şarampole yuvarlandı. Sürücü araçta sıkışırken, bölgeye ihbar sonrası AFAD ekipleri sevk edildi. Ekipler tarafından kurtarılan Alpaydın, ambulansla Ardahan Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. (DHA)   Görüntü Dökümü ---------------------- -Kaza yerinden ve AFAD ekiplerinden görüntü   Haber: Dinçer AKTEMUR /ARDAHAN,(DHA)   ===================================================   13) VAN'DA KAPANAN YOLLAR İÇİN ÇALIŞMA BAŞLATILDI; 3 İLÇESİNDE OKULLARA 'KAR' TATİLİ   VAN'ın 3 ilçesinde etkili olan kar yağışı nedeniyle eğitime bugün ara verildi. Van'ın İpekyolu, Tuşba ve Edremit ilçesinde kar ve tipi nedeniyle ilk ve orta dereceli okullar yarın tatil edildi. Ayrıca bu ilçelerde hamile ve engelli kamu görevlileri de don ve buzlanmadan kaynaklı olası kazalara maruz kalmamaları için aynı gün idari izinli sayıldı.   Konuya ilişkin Van Valiliğinden yapılan açıklamada, "Meteoroloji bölge müdürlüğümüzle yapılan değerlendirme neticesinde ilimiz genelinde bu gece ve yarın sabah saatlerinde hava sıcaklığının -6 dereceye düşeceği öngörüsüyle oluşacak buzlanma ve don olayı neticesinde kara ulaşımında oluşabilecek olumsuzluklar nedeniyle öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin can güvenliğini tehlikeye atacak olası bir kaza riskine karşı; ilimiz İpekyolu, Edremit ve Tuşba ilçelerinde 28.11.2024 perşembe günü resmi/özel tüm örgün ve yaygın eğitim kurumlarında eğitim-öğretime 1 (bir) gün süreyle ara verilmiştir. Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan engelli ve hamile personelimiz de idari izinli sayılacaktır" denildi. (DHA)   KAPANAN YOLLAR İÇİN ÇALIŞMA BAŞLATILDI Van'da kar yağışı sonrası kapanan 158 yerleşim yeri yolunun açılması için çalışma başlatılırken, kent merkezinde de kar temizleme çalışması yapıldı. Kentteki 25 ana arter ve 65 ara arterde kar küreme aracının da kullanıldığı çalışmalarda, buz tutan cadde ve kaldırımlarda tuzlama çalışması da yapıldı. İlçe belediyelerinin de destek verdiği çalışmalar Cumhuriyet, Maraş, İkinisan, Sıhke, Zübeyde Hanım, Hacıbekir, Kale Yolu ve Erek Dağı caddelerinde yürütüldü. Kar küreme aracı ve iş makineleri ile belirli noktalara toplanan kar kütleleri, kamyonlara yüklenip kent dışına taşındı. (DHA)   Görüntü Dökümü -------------------------- -Büyükşehir Belediyesi Zabıta ekiplerinin kar çalışması öncesi yaptığı anons -Kar küreme aracı ile çalışmalardan detaylar -Kar kütleleri kamyona yüklenmesi -İş makineleri ile yapılan çalışma -Kaldırımlardaki kür kütlelerini temizleyen belediye işçileri   Haber: Behçet DALMAZ / VAN - (DHA)   ===================================================   14) ARDAHAN'DA KAR, TİPİ VE BUZLANMA; 4 TIR YOLDA KALDI   ARDAHAN'da etkili olan kar, tipi ve buzlanma nedeniyle yolda kalan 4 TIR, AFAD ve Karayolları ekipleri tarafından kurtarıldı. Kent genelinde akşam saatlerinde başlayan kar, ilerleyen saatlerde tipiye dönüştü. Tipinin etkisiyle yollarda buzlanma yaşandı. Ardahan- Çıldır karayolunun Ölçek mevkisinde oluşan buzlanma nedeniyle 4 TIR yolda kaldı. Kontrolden çıkıp, kayarak yolu kapatan TIR'lar AFAD ve Karayolları ekipleri tarafından iş makineleri ile çekilerek kurtarıldı. Bölgede inceleme yaparak TIR şoförleriyle görüşen ve yiyecek ikramında bulunan AFAD İl Müdürü Selim Polat, sürücülere olumsuz hava koşullarına karşı tedbirli olmaları yönünde uyarılarda bulundu. (DHA)   Görüntü Dökümü -------------------------------- -Kayarak yolu kapatan TIR'lar -Ekiplerin müdahalesi -TIR'ların kurtarılması -Röportaj -Genel ve detay görüntüler.   Haber-Kamera: Dinçer AKTEMUR/ARDAHAN, (DHA)-   ===================================================   15) BİTLİS'TE 70 KÖY YOLU ULAŞIMA KAPANDI   BİTLİS'te 3 gündür aralıklarla devam eden kar yağışı nedeniyle 70 köy yolu ulaşıma kapandı. Kar yağışının durduğu bölgelerde ekipler, yol açma çalışmalarını sürdürüyor. Kentte pazar günü akşam saatlerinde başlayan kar yağışı aralıklarla sürüyor. Merkezde kar kalınlığı 25 santime ulaşırken, yüksek kesimlerde ise yarım metreyi aştı. Önceki gün açılan birçok köy yolu da yeniden ulaşıma kapandı. İl Özel İdaresi Yol ve Ulaşım Hizmetler Şubesi, dün etkisini artıran kar nedeniyle 70 köy yolunun ulaşıma kapandığını, yağışın olmadığı bölgelerde 10 ayrı şantiyede bulunan 71 iş makinesi ve 75 personelle yol açma çalışmalarının sürdürüldüğü açıkladı. Meteoroloji yetkilileriyse, kar yağışın ardından gece saatlerinde soğuk havanın etkili olacağını belirterek buzlanma ve don uyarısında bulundu.   SÜRÜCÜYE TRAFİK EKİPLERİ YARDIM ETTİ Öte yandan kar yağışının olduğu gece saatlerinde sürücüler de zor anlar yaşadı. Aracının lastiği patlayan bir sürücüye trafik ekipleri yardım etti. Yolda gerekli önlemleri alan polisler, aracın lastiğini değiştirerek sürücünün yoluna devam etmesini sağladı. Sürücü, lastiğini değiştiren polislere teşekkür etti. Bitlis Emniyet Müdürlüğü, o anlara ilişkin görüntüleri "Sizin ve sevdiklerinizin can güvenliği için 7/24 görev başındayız" notuyla sosyal medyadan paylaştı. (DHA)   Görüntü Dökümü ------------------------------ -Kar altında kalan araçlardan detaylar -Karlı sokaklardan görüntü -Karda ilerleyen araçlar -Lastiği patlayan sürücüye ekiplerin yardım etmesi -Genel ve detaylar   Haber: Özcan ÇİRİŞ/BİTLİS, (DHA)   ===================================================   16) KÖYDE RAHATSIZLANAN 94 YAŞINDAKİ KADININ YARDIMINA PALETLİ AMBULANS YETİŞTİ   ERZİNCAN'ın Kemah ilçesinde rahatsızlanan 94 yaşındaki Elif Ersan, yolun kardan kapalı olması nedeniyle paletli ambulansla hastaneye yetiştirildi. Erzincan'a 41, Kemah ilçesine 30 kilometre uzaklıktaki Dereköy köyünde rahatsızlanan Elif Ersan'ın yakınları, yolların kardan kapalı olması sebebiyle hastalarını kendi imkanları ile hastaneye götüremeyince durumu 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirdi. Bunun üzerine Dereköy köyüne paletli ambulans yönlendirildi. Ekipler, ulaşımın zor olduğu köye paletli ambulansla 3 saat süren uzun uğraşlar sonucu ulaştı. Elif Ersan, sağlık ekibinin köyde yaptığı ilk müdahalenin ardından paletli ambulansla Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesine nakledildi. (DHA)   Görüntü Dökümü ------------------------ -Paletli ambulansın yolda ilerlemesi -Ambulans içinden yol görüntüsü -Hastanın evinden alınması   Haber-Kamera: Muzaffer KOŞAN/ERZİNCAN, (DHA)   ===================================================   17) ÇORUM'DA MAHALLEYİ HAVAYA UÇURMAKLA TEHDİT ETMİŞTİ; 'HAKKIM VARSA HARAM OLSUN SANA'   Olay, saat 10.00 sıralarında Ilıca Caddesi'nde meydana geldi. Eşi evi terk edince bunalıma girdiği öne sürülen Ali Rıza Gülbahçe, önce evinin önünde park halinde olan otomobiline benzin dökerek ateşe verdi, ardından 5 katlı apartmanın 4'üncü katındaki dairesine girdi. İhbarla adrese sevk edilen Çorum Belediyesi itfaiye ekipleri yangını söndürürken, 4'üncü kattaki daireden patlama sesi geldi. Binadan alevler yükselmeye başladı. Bina sakinleri korku ile kendilerini dışarıya atarken, itfaiye ekipleri evde çıkan yangına da müdahale etti. Alevler söndürüldükten sonra yapılan incelemede Gülbahçe'nin yanmış cesedi bulundu. Gülbahçe'nin benzin döktüğü evini ateşe verdiği belirlendi.   Öte yandan Ali Rıza Gülbahçe, geçen eylül ayında otomobiline ve evinin tüm odalarına 30 litre benzin bırakıp, evin doğal gazını ocak bağlantısından ayırarak mahalleyi havaya uçurmakla tehdit etmişti. Gülbahçe daha sonra polis tarafından ikna edilerek polis merkezine götürülmüş, işlemleri sonrasında da serbest bırakılmıştı.   'HAKKIM VARSA HARAM OLSUN SANA' Çorum'da ateşe verdiği evinde hayatını kaybeden Ali Rıza Gülbahçe'nin (68) cansız bedeni, Cumhuriyet savcısı ve olay yeri inceleme ekiplerinin çalışması sonrası cenaze aracına alındı. Cenazenin alınışı sırasında bir komşusu, "Ne kadar hakkım varsa haram olsun sana" diyerek tepki gösterdi. Bu sırada bir kişi de "Bağırmana gerek yok artık, o seni duymaz" dedi. Cenaze, otopsi işlemleri için hastane morguna götürüldü. (DHA)   Görüntü dökümü ------------------------ -Cenazenin alınması -Aracın yanması ve komsuların panik hali -Bina sakini Asım Topraka röportaj -Bir bina sakininin sana hakkımı helal etmiyorum diye bağırması -Detaylar   Haber-Kamera: Yusuf ÇINAR-ÇORUM-DHA   ===================================================   18) YAKALANMAMAK İÇİN DAĞDA VE ORMANDA YAŞAYAN UYUŞTURUCU TACİRİ 2 KARDEŞ, POLİSTEN KAÇAMADI   İZMİR'in Menemen ilçesinde, yakalanmamak için dağda ve ormanda yaşam sürdüren uyuşturucu taciri 2 kardeş, polisin operasyonuyla yakalanarak gözaltına alındı. 2 kardeşten uyuşturucu temin eden 2 kişi de suçüstü yakalanırken, adliyeye sevk edilen 4 şüpheliden 2 kardeş tutuklandı. İzmir Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, Aliağa Narkotik Suçlarla Mücadele Büro Amirliği ekipleri ve Menemen İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı Asayiş Büro Amirliği ekipleri, Menemen ilçesinde, yakalanmamak için dağlık alanda yaşadığı tespit edilen ve İzmir'in kuzey ilçelerine uyuşturucu madde temin eden kardeşler M.C. (24) ve Ö.C.'nin (38) teknik ve fiziki takip sonucu yerini tespit etti. Asarlık Mahallesi'nde, dağlık bölgede buldukları mağaralarda ve ormanda gizlenip, yakalanmamak için sürekli yer değiştirdiği tespit edilen 2 kardeşin yakalanması için İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde önceki gün operasyon düzenlendi. Operasyonda, 12 farklı suçtan 18 yıl hapis cezası bulunan M.C. ve 14 farklı suçtan 11 yıl 3 ay hapis cezası bulunan Ö.C. yakalanırken, şüphelilerden uyuşturucu madde temin etmeye geldiği öğrenilen B.Ç. (28) ve M.T. (30) de suçüstü yakalanarak gözaltına alındı. Operasyonda ayrıca bir miktar uyuşturucu madde ve sentetik ecza ile 2 ruhsatsız tabanca ele geçirildi. Şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin ardından dün adliyeye sevk edildi. Adliyeye sevk edilen şüphelilerden M.C. ve Ö.C. tutuklanırken, B.Ç. ve M.T. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. (DHA)   Görüntü Dökümü -------------------------------- - Şüphelilerin emniyetten sevki - Ele geçirilen silah ve uyuşturucu maddeler   Haber: Burak UÇAR/ İZMİR, (DHA)   ===================================================   19) 1 KİŞİNİN ÖLDÜĞÜ, 7 KİŞİNİN YARALANDIĞI TELEFERİK KAZASI DAVASINDA KAZAZEDELER DİNLENDİ   ANTALYA'da 1 kişinin hayatını kaybettiği, 7 kişinin yaralandığı teleferik kazasının 4'üncü duruşması görüldü. Daha önce ifade vermeyen kazazedelerin dinlendiği duruşmada, 5 sanığın tutukluluk halinin devamına ve olayla ilgili ek rapor hazırlanmasına karar verildi.   Konyaaltı ilçesinde 12 Nisan'da meydana gelen, 1 kişinin hayatını kaybettiği, 7 kişinin yaralandığı ve mahsur kalan 174 kişinin 23 saatte kurtarıldığı teleferik kazasıyla ilgili, teleferik işletmecisi ANET'in önceki yönetim kurulu başkanı, mevcut Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz'ün de aralarında olduğu 6 kişi tutuklandı. 36 sayfalık iddianamede, kazada hayatını kaybeden Memiş Gümüş dahil olmak üzere 150 kişi müşteki sıfatıyla yer aldı. İddianamede, Kepez Belediye Başkanı seçilen Mesut Kocagöz, ANET Genel Müdürü Vekili Ahmet Buğra Samsunlu, Okan Erol ve Serkan Yellice'nin de aralarında olduğu 12 kişi ise sanık olarak yer aldı. Savcılık, 12 sanığın 'Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma' suçundan cezalandırılmasını istedi.   Savcılık Mesut Kocagöz'ün de aralarında bulunduğu 12 sanığın, 27'şer yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi. Başkan Kocagöz, Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmada yurt dışı yasağı konularak tahliye edildi.   YENİ BİLİRKİŞİ RAPORU SUNULDU Teleferik kazasının 4'üncü duruşması Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün görüldü. Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz'ün katılmadığı duruşmada tutuklu sanıklar Ahmet Buğra Samsunlu, Serkan Yellice, Serdar Tezcan, Okan Erol ve Suphi Kaplan hazır bulundu. Duruşmada, hazırlanan bilirkişi raporu sunuldu. Tutuklu sanık ve avukatları raporda sanıklar hakkındaki aleyhte ifadelere itiraz etti. Duruşmada, teleferik kazasına ilişkin daha önce ifade vermeyen kazazedeler dinlendi.   '20 SAATİ AŞKIN SÜRE MAHSUR KALDIK' Ailesiyle kaza günü teleferiğe binen Adem Koçer, "Ailemle teleferiğe binmek istedik. 20 saatten fazla mahsur kaldık. Ardından düştük. Sabah kurtarıldık. Şikayetçiyim" dedi. Şikayetçi olduğunu belirten Ali Ege Gül, "Ailemle mangal yakmaya gittik. Teleferiğe binmeye kadar verdik. Saat 17.00 civarında teleferik durdu. Yeniden çalışınca patlama sesi duyduk. Ardından kaza yaşandı. 22 saat mahsur kaldık" ifadelerini kullandı. Kaza günü teleferiğe bindiğini belirten Hülya Bayalan, "Hayatımda ilk kez teleferiğe bindim. Yükseklik korkum vardı. Kaza sonucu yaralanmadım. Şikayetçi değilim" diye konuştu. Çocukları ile kaza sonucu mahsur kaldığını belirten Yasin Gül, "Tüm sorumlulardan şikayetçiyim. Teleferiğe bindik ve 5 dakika sonra arıza oldu ve durdu. Sonra tekrar çalıştı ve patlama sesi duyduk. 20 saati aşkın süre mahsur kaldık" dedi.   'SAATLERCE KURTARILMAYI BEKLEDİK' Teleferiğin durduğu anda teleferik yetkililerine ulaştıklarını belirten Oğuzhan Şengül, "Annemle tatile gelmiştik. Teleferiğe bindik. Aşağı inerken değişik sesler duyduk. Ardından kıvılcımı gördük. Bizi durdurdular. Sonra makineyi tekrar çalıştırdılar. Büyük bir sesin ardından annemle kabinde yere düştük. Kabinin cam vidaları içeriye düştü. Saatlerce kurtarılmayı bekledik. Kurtarılan son 2 kişiden biriyim. Teleferiği aradık. Elektriğin kesildiğini söylediler. Ama durum öyle değilmiş" diyerek şikayetçi olduğunu kaydetti.   DURUŞMA 17 OCAK'A ERTELENDİ Duruşmada savcı, olayla ilgili İstanbul Teknik Üniversitesi'nden (İTÜ) yeni bir rapor hazırlanmasını talep etti. Mahkeme başkanı ise savcının talebini reddederken, ek rapor hazırlanmasına, sanıkların tutukluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 17 Ocak'a erteledi. (DHA)   Görüntü Dökümü ----------------------- - Arşiv görüntüler   Haber: İrem GÜNEYBAZ/ANTALYA, (DHA)-   ===================================================   20) ANTALYA'DA 2'Sİ ÇOCUK 4 KİŞİNİN YARALANDIĞI PARKTAKİ SİLAHLI KAVGAYA 2 TUTUKLAMA   ANTALYA'da husumetli iki aile arasında çocuk parkında çıkan, 2'si çocuk 4 kişinin yaralandığı tabanca ve tüfekli kavgaya ilişkin gözaltına alınan 10 kişiden 2'si tutuklandı.   Olay, önceki gün saat 16.00 sıralarında Muratpaşa ilçesine bağlı Yenigün Mahallesi 1068 sokak üzerinde bulunan parkta meydana geldi. İddiaya göre, Yiğit A. ve Yasemin A.'nın kaçarak evlenmesinden kaynaklı aileler arasında husumet oluştu. Yiğit A.'nın yakınlarını parkta gören Yasemin A.'nın yakınları, araçla olay yerine geldi. Kız tarafından Yalçın K. (21) ve Murat G. (28) av tüfeğiyle, Şaban K. (46) ise tabancayla parktakilerin üzerine ateş açtı. Parkta bulunan erkek tarafının yakınları ise tabancayla karşılık verdi. Yaşanan çatışmanın ardından Yalçın K., Murat G. ve Şaban K., olay esnasında kendilerini araçta bekleyen Nazif G. (44) ile uzaklaştı.   ÇOCUKLARA SAÇMA İSABET ETTİ Olay sırasında parkta bulunan Yiğit A.'nın yeğenleri 6 yaşındaki E.A. ve 12 yaşındaki B.A. saçma isabet etmesi nedeniyle yaralandı. 2 çocuk yakınları tarafından hastaneye götürülürken, ihbarla bölgeye sevk edilen olay yeri inceleme ekipleri çalışma başlattı. Ekipler, parkta buldukları 3 boş kovan ve 2 dolu fişek üzerinde inceleme yaptı. Parktaki kaydırakta da saçma izleri olduğu belirlendi. Olayla ilgili harekete geçen Suç Araştırma ve Cinayet Büro Amirliği'ne bağlı ekipler Yiğit A., Murat G., Yalçın K., Şaban K. ve Nazif G.'nin de aralarında bulunduğu 10 kişiyi gözaltına aldı. Şüphelilerden Yiğit A. ve Murat G.'nin tutuklandığı öğrenildi. Olayda el, yüz ve göğüs bölgesinden yaralanan E.A.'nın özel hastanede; alın, sol omuz ve sol koltuk altına isabet eden saçmalar nedeniyle yaralanan B.A.'nın ise Antalya Atatürk Devlet Hastanesi'nde tedavilerinin sürdüğü kaydedildi. Olay sırasında Yalçın K. ile kimliği öğrenilemeyen 1 kişinin daha yaralandığı belirtildi.   2 TUTUKLAMA Gözaltına alınan 10 şüpheli ise emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Şüphelilerden 2'si tutuklanırken, 8'i ise serbest bırakıldı. (DHA)   Görüntü Dökümü ------------------------ - Olayın olduğu park detay - Polis ekipleri detay - Kovanlar detay - Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmaları detay - İsabetin olduğu parktaki kaydırak detay   Haber- Kamera Tunahan KIR- Adem AKALAN   ===================================================   21) BATMAN'DA İZİNSİZ PROTESTO GÖSTERİLERİNE KATILAN 6 ŞÜPHELİYE GÖZALTI   BATMAN'da polis ekipleri tarafından düzenlenen 'Şehit Birol Öztekin Operasyonu'nda, kentteki izinsiz protesto gösterilerine katıldığı belirlenen 6 şüpheli gözaltına alındı.   İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından, kentte gerçekleştirilen izinsiz protesto gösterilerine katıldığı ve sosyal medyada terör örgütü lehine propaganda yaptığı belirlenen şüphelilerin yakalanmasına yönelik 'Şehit Birol Öztekin Operasyonu' düzenlendi. Operasyonda 6 şüpheli, belirlenen adreslerine düzenlenen eş zamanlı operasyonla yakalanarak gözaltına alındı. Şüphelilerin emniyetteki işlemleri sürüyor. (DHA)   Görüntü Dökümü ---------------------------- Ekiplerin emniyetten çıkışı Ekiplerin operasyonuna gidişi Eve operasyon Evde arama yapılması Genel ve detay görüntüler   Haber-Kamera: Bayram AYHAN/BATMAN, (DHA)   ===================================================   22) BAĞIMLI REHABİLİTASYON TİPİ CEZA İNFAZ KURUMLARI PROJESİ, ADANA VE BOLU'DA BAŞLIYOR   TÜRKİYE Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç, uyuşturucu bağımlısı tutuklu ve hükümlülere yönelik Bağımlı Rehabilitasyon Tipi Ceza İnfaz Kurumları Projesi'nin pilot olarak Adana ve Bolu'da başlayacağını belirterek, "Cezaevindeki bir kardeşimiz hem psikoterapi hizmeti hem meslek edindirme kursu alacak" dedi.   Türkiye'deki cezaevlerinde bulunan 340 bin 268 hükümlü ve tutuklu arasında, uyuşturucu suçlarından kalanların oranı yüzde 36 ile ilk sırada yer alıyor. Uyuşturucu suçlarından 119 bin kişi tutuklu veya hükümlü bulunurken, bu kişilerin büyük kısmı bağımlılık problemi ile mücadele ediyor. Adalet Bakanlığı, bu soruna çözüm getirmek amacıyla Bağımlı Rehabilitasyon Tipi Ceza İnfaz Kurumları Projesi'ni hayata geçirme kararı aldı. Bu kapsamda Bolu ve Adana'da pilot çalışma başlatıldı. Çalışma ile bağımlı bireylerin cezaevi sürecinde de bağımlılıktan kurtulmaları ve topluma kazandırılmaları hedeflendi.   'ÇOK GÜZEL BİR PROJE' Türkiye Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç, Adana Yeşilay Şubesi'nde düzenlenen basın toplantısında projeyle ilgili bilgiler verdi. Cezaevindeki bağımlıların rehabilitasyon sistemine dahil edilmesi gerektiğini belirten Dinç, "Adalet Bakanlığı bu konuda Yeşilay ile irtibat halinde, çok güzel bir proje yapıyor. 'Cezaevi süresi devam ederken nasıl bir rehabilitasyon sistemi kurarız?' diye bir model üzerinde çalışıyorlar. Bu konudaki ilk çalışmayı da Adana ve Bolu'da yapıyorlar. Cezaevindeki bir kardeşimiz vaktini geçirirken aynı zamanda bağımlılıktan kurtulmak için hem psikoterapi hizmeti hem meslek edindirme kursu alacak hem de kaybettiği becerilerini yeniden kazanmak için çalışmalar yapacak" dedi. (DHA)   Görüntü Dökümü ------------------------ - Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç röportajı   Haber:-Kamera: ADANA,(DHA)                                                                                                                                                                                                          
DHA Görüntülü Yurt Haber Bülteni - 1

 

1) ANKARA -BAKAN MEMİŞOĞLU: BAKANLIĞIMIZIN HİZMETLERİNİ KOMPLE 'CHECK-UP' YAPIYORUZ

 

SAĞLIK Bakanı Kemal Memişoğlu, Bakanlığımızın hizmetlerini komple check-up yapıyoruz. Denetleme usullerimizi, sağlık hizmetlerimizi yeniden yapılandırma aşamasındayız. Bu konuda malum yeni doğanla ilgili bir denetleme ve değerlenme bilimsel komisyonu oluşturduk. Tüm branşlarda bunu yapacağız; acil, erişkin yoğun bakım, onkoloji gibi branşlarda da dedi.

 

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, medya kuruluşlarının sağlık muhabirleriyle bakanlıkta bir araya geldi. Bakan Memişoğlu, kişisel e- posta adresini ve telefon numarasını sağlık muhabirleriyle paylaştı. Memişoğlu, toplumun sağlık okuryazarlığı oranının artırılmasında medya mensuplarının üstlendiği görevin çok önemli olduğunu belirterek, sağlık muhabirlerini sağlık ordusunun neferi olarak gördüğünü söyledi. Bakan Memişoğlu, İnsanların hasta olmadan, sağlığını kaybetmeden kendisine bakmasının ve bedenine bakmasının, sağlıklı kalmasının yönetimini oluşturmak zorundayız. Yani bu konuda sağlığı kaybetmeden Sağlık Bakanlığı olarak çalışmamız lazım. Biz 'hastalık bakanlığı değiliz' diyoruz hep. Biz Sağlık Bakanlığı isek önce koruyucu hekimliği, koruyucu sağlık kültürünü insanlara öğretmemiz lazım. Türkiye’nin en büyük sorunlarının obezite, kilo olduğunu görüyoruz, bağımlılık olduğunu görüyoruz. Bu sadece sigara, madde bağımlılığı değil. Bugün en önemli bağımlılıklardan bir tanesinin dijital bağımlılık olduğunu biliyoruz. Bunun yanında doğurganlık oranının düşük olması, yaşamın hareketsiz olması, sedanter yaşam olması, şehirleşen, çok kısa sürede, belki 30- 40 yılda şehirleşen bir toplumun yeme alışkanlıklarının, besleme alışkanlıklarının değişmeden, yaşam tarzının değişmesinden kaynaklanan özellikle hareketsizlik ve kilo sorunumuzun olduğunu hepimiz biliyoruz diye konuştu.

 

'TÜRKİYE'NİN YENİLENEBİLİR NÜFUSUNUN AZALMAMASI GEREKİYOR'

 

Bakan Memişoğlu, doğurganlık oranları hakkında da konuşarak, Türkiye'nin 'yenilenebilir' dediğimiz nüfusunun azalmaması gerekiyor. Nüfus artış hızı 1,5 demek, bu nüfusun azaldığı demek. Bu konuda toplumu bilinçlendirmemiz lazım. Normal Doğum Eylem Planı hazırladık, biliyorsunuz. Ama bunu topluma anlatmamız gerekiyor. Hekiminden hastasına, gebesinden aile bütününe işin normalinin normal doğum olduğunu, diğerinin ameliyat olduğunu hep beraber anlatmamız gerekiyor. İşte bu tür özellikle 'koruyucu' dediğimiz, hastalanmadan sağlığı koruyacak politikalarımızın sizler tarafından da desteklenmesini ve çok fazla topluma bu konuda mesaj verilmesini arzu ediyoruz ifadelerini kullandı.

 

'AİLE HEKİMLERİNİN MAAŞLARINI KESMİYORUZ'

 

Bakan Memişoğlu, bakanlık olarak aile hekimliklerini desteklemek için adımlar attıklarını vurgulayarak, Çünkü aile hekimliği toplumun ilk başvuracağı ve en yakınındaki sağlık elçimiz, sağlık hizmeti sunduğumuz kapı. Onun için de aile hekimlikleriyle ilgili bir mevzuat, yönetmelik değişikliği yaptık. Bunun yanında 2025 senesinde yaklaşık bin tane yeni Aile Sağlığı Merkezi yapmak, onlara kurumsal kimlikle daha iyi hizmet verecek altyapı oluşturmak. Sağlıklı Hayat Merkezi hedefimiz de var, 100'ün üzerinde yapmak istiyoruz 2025 senesinde. Koruyucu hekimlik, temel sağlığın en önemli unsurudur. Mevzuatla ilgili de bazen dezenformasyon olabiliyor, yanlış algılar da olabiliyor. Aile hekimine kayıtlı nüfusu 3 bin 500'e düşürerek, hekimin kendisine kayıtlı kişilerin sağlıkla ilgili bütün parametrelerini takip etmesini, özellikle yaşlı grubu, şeker hastası, tansiyon hastası gibi grupları takip etmesini istiyoruz. Biz aile hekimlerinin maaşlarını kesmiyoruz. Biz aile hekimlerine kendi nüfusunun sağlığına göre daha çok teşvik vermeye çalışıyoruz. Ve kendi nüfusunun hastalanmamasının temininde etkin rol almasını istiyoruz. Bu nedenle de biz kendisiyle kıyaslıyoruz aile hekimini. Eğer nüfusu, kendi sorumlu olduğu nüfusu bir önceki döneme göre daha sağlıklıysa bunu aile hekiminin başarısı olarak görüyoruz. Çünkü kendi sorumlu olduğu bölgedeki insanlar, kendilerine bakarsa, hastalanmazsa bunu sağlayacak kişinin aile hekimi olduğunu görüyoruz ve kişinin kendi sorumluluğunun olduğunu biliyoruz. Onun için bu konuda biz aile hekimlerine güveniyoruz, gelirlerinin de artacağını biliyoruz. Çalışan ve çalışmayan arasındaki farkın da net olmasını istiyoruz. Onun için teşvik vereceğiz, ilave vereceğiz, ücret vereceğiz aile hekimlerine. Bu konuda dezenformasyon olmasını arzu etmiyoruz diye konuştu.

 

'BİRKAÇ KİŞİNİN CANİLİĞİ BÜYÜK HİZMETLERİ TÖHMET ALTINDA BIRAKMAMALI'

 

Bakan Memişoğlu, randevu konusunda bazı branşlarda sıkıntılar olduğunu dile getirerek, Bunları en kısa zamanda çözeceğiz. Bugün yeni atama ve yer değiştirme yönetmeliği yayımladık. Biliyorsunuz Türkiye'de hekim dağılımında 2002 senesinde en gelişmiş bölge ile gelişmemiş bölge arasında 7 kat fark vardı. Gelişmiş bölgelerimizde 7 kat fazla sağlık personeli vardı. Şu anda 2,5 kat farka düşürdük. Bunu daha aza düşürmek için böyle bir yönetmelik yayımladık. Bakanlığımızın hizmetlerini komple check-up yapıyoruz. Yani denetleme usullerimizi, sağlık hizmetlerimizi yeniden yapılandırma aşamasındayız. Bu konuda malum yeni doğanla ilgili bir denetleme ve değerlenme bilimsel komisyonu oluşturduk. Tüm branşlarda bunu yapacağız; acil, erişkin yoğun bakım, onkoloji gibi. Hizmet alanlarımızı kontrol ederek işleyişi daha etkin hale nasıl getiririz konusunda çalışıyoruz. Çok istisnai insanlıktan nasibini almamışların, üstelik de yakalanarak cezaevinde olanların, 1,5 milyon sağlık çalışanlarımızın hakkını yememesini istiyorum. Baktığınız zaman, bebek ölümlerinde bin canlı doğumda 35’lerden 7,1'e düşürülmüş İstanbul için, Türkiye için 9,2'ye düşürülmüş. Prematüre, 37 haftanın altında doğan bebeklerimizin yaşam şansı yüzde 95’in üzerinde çıkartılmış bir sağlık sisteminden, sağlık çalışanlarından bahsediyoruz. Yaşam süresini 78 yaşına çıkartmış bir sağlık sisteminden, sağlık çalışanlarından bahsediyoruz. Bunun kötülenmesine veya birkaç tane nasipsiz sebebiyle örselenmesine hep beraber izin vermememiz lazım. Birkaç kişinin kusuru, caniliği bu kadar büyük hizmetleri, Avrupa ile dünyadan daha iyi olan hizmetleri ve çalışanları töhmet altında bırakmaması gerekir dedi.

 

'AİLE HEKİMLERİMİZİN KAYGILARINI ANLIYORUM'

 

Aile hekimlerine yönelik geleneksel ve tamamlayıcı tıp eğitimlerine yönelik soruya yanıt veren Memişoğlu, Bu konuda ikincil mevzuatın olması lazım. İkincil mevzuatı çıkaracağız. İkincil mevzuatla birlikte eğitimleri de artıracağız. Bu konuda bir sıkıntı olmayacak. Geleneksel tıpla şu andaki tıbbın entegre olarak çalışması taraftarı olan bir mantıkla yaklaşıyoruz. İnsan sağlığına faydası olacak her türlü uygulamayı yapılabilir hale getirmek için uğraşıyoruz. Bu konuda aile hekimlerinin daha etkin olması için böyle bir mevzuat çıkarıyoruz. Bunun ikincil mevzuatları da kanundan sonra çıkacaktır. Nasıl çalışılacak, nasıl bir sistem kurulacak bunlara bakacağız. Çıkacak olan yönetmelikler ve kanun ile temel sağlık hizmetlerinin, birinci basamak sağlık hizmetlerinin öncelikli olması için uğraşıyoruz. Aile hekimlerimizin kaygılarını anlıyorum. 5-6 ay geçtikten sonra çok daha iyi yerlerde olacağımızı düşünüyoruz. Uygulamadan sonra uygulamanın faydalı ve sıkıntılı yönlerini de görmüş olacağız. Öngörümüz, bu uygulamalar aile hekimliği sistemini daha etkin hale getirecek ve sistemin odağına koyacak. Uygulamadan sonra gerekli takipleri yaparak iyi yönde revizelere de gidebiliriz diye konuştu.

 

'AİLE HEKİMLERİNE TEŞVİK VERİYORUZ'

 

Bakan Memişoğlu, aile hekimine kendi nüfus sağlık sorumluluklarını verdiklerini kaydederek, 'İlaç yazamıyoruz' şeklindeki dezenformasyonlara da cevap vermek istiyorum. Bir dönem içinde kendi hasta grubuna yazılan ilaç miktarı, önceki dönemde yazılan ilaç miktarı ile aynıysa veya daha azsa aile hekimine teşvik veriyoruz. Bir dönem önceye kıyasla kayıtlı nüfusun hastaneye gidiş sayısı aynıysa veya daha azsa bu aile hekiminin o nüfusu daha sağlıklı hale getirdiği anlamına gelir. Bu noktada teşvik ve ek ödeme veriyoruz. Üstelik bu teşviki iki kat artırdık. Aile hekimine kendi nüfusundaki sağlık sorumluluğunu veriyoruz. Nüfusunu sağlıklı tutan aile hekimleri başarılı olmuş demektir. Hiçbir hekimin tedavi işleyişine müdahale etmeyiz ve ilaç yazmasına engel olmayız. 'Biz ilaç yazamıyoruz, bakanlık yasakladı' deme niyetinin hoş olmadığını düşünüyorum dedi.

 

'EBELERİN ETKİNLİĞİNİ ARTIRACAK MEVZUAT ÇALIŞMAMIZ VAR'

 

Bakan Memişoğlu, ebeleri doğum sürecinde daha aktif hale getirecek mevzuat çalışması yaptıklarını da belirterek, Annenin bu duygusal döneminde anneyi doğuma hazırlaması gereken kişi ebedir. Ebelerin etkinliğini artıracak bir mevzuat çalışmamız da var. Bu hafta veya önümüzdeki hafta yayımlanacaktır. Ebelerin etkin olmasını istiyoruz. Gebeliğin özellikle son 3 ayında, annelik duygusunun daha yoğun yaşanmaya başladığı aşamada, ebelerin gebeleri doğuma hazırlamalarını istiyoruz. Normal doğumu bütünsel olarak destekleyecek birçok parametreyi kullanmak zorundayız. Hastaneler, hekimler, anne adayları ve toplum ölçeğinde değerlendirmeler yaparak normal doğum konusundaki ön yargıları değiştirmemiz gerekiyor. Burada en duygusal olan anneler. Eğer anneleri iyi hazırlarsak, annelerin doğumla ilgili cesaretini artırırsak bu sorunların çözüleceğini düşünüyorum. Primer sezaryen oranının yüzde 20'nin üzerine çıktığı hastanelerle ilgili daha çok çalışacağız dedi.

 

Özel hastaneler mevzuatını tamamen yenilediklerini belirten Bakan Memişoğlu, Özel hastanelerde mevzuat açısından bazı değişikliklere ihtiyaç olduğunu görüyoruz. Kamu hastaneleri, üniversite hastaneleri ve özel hastanelerin tamamı aynı standartta hizmet vermek zorunda. Aynı bilimsel çalışma ile aynı şekilde tedavi etmek zorunda. Özel hastanelerde çok iyi örnekler, dünya çapında yapılan ameliyatlar var. Sezaryen oranları noktasında özel ve kamu ayrımı yapmıyoruz. Primer sezaryen oranları ile ilgili incelemelerimiz doğrultusunda 2025’te daha etkin olacak, anne adaylarının normal doğuma teşvik edilmesi için çaba harcayacağız. Ebelerle ilgili teşvik edici unsurlar da getirmeyi planlıyoruz diye konuştu.

 

'AİLE HEKİMLERİNE HASTANELERDE YÜZDE 10 KONTENJAN HAKKI GETİRİLİYOR'

 

Bakan Memişoğlu, aile hekimlerine hastanelerde yüzde 10 kontenjan hakkı getirilmesine ilişkin olarak ise Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız bu konuda bir organizasyonla bize de sordular, tabii görüş verdik. İsteğe bağlı raporlar, malum bunlar ikinci ve üçüncü basamakta fiyatlandırmayla yapılıyor. Aile hekimleri bu raporları, ikinci ve üçüncü basamaktaki fiyatlandırması nasılsa, onlardan daha ucuza verebilsin istediğimiz için uygunluk verdik. Bu fiyatlandırılmayan bir rapor değil, onu bilmenizi istiyorum. Sadece aile hekimliğinde yapılacaksa, ondan da ücret alınmasını istiyoruz. Ücretler de aile hekimliğine ve aile sağlığı merkezlerinin fiziki yapısının düzeltilmesine harcanacak. Yani yeni bir ücret alınıyormuş gibi algılanmasın. Aile hekimiyle şöyle bir yetki açıyoruz. Diyoruz ki, sen kendi hastalarına randevu alabilirsin. Ve bütün hastanelerde yüzde 10 kontenjanı, MHRS kontenjanını bir gün önceki mesai bitimine kadar aile hekimine açıyoruz. Böylece aile hekimlerini kendi hastaları için hastanelerden randevu alabilir hale getiriyoruz. Böylece entegrasyonu sağlayacağız. Önümüzdeki sene itibarıyla karşılıklı haberleşmeyi sağlayacak bir yapıyı inşa edeceğiz. Çünkü ikinci üstün basamakla, birinci basamağın entegrasyonu ve birbiriyle haberleşmesi çok önemli ifadelerini kullandı.

 

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, ayrıca aile diş hekimliği konusunda 3 ilde pilot uygulama yapıldığını, göz ve plastik cerrahi gibi bazı branşlardaki sıkıntıları gidermek için çalışma yürütüleceğini belirtti. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

------------------------------

- Bakan Memişoğlu'nun açıklamaları

 

Haber Ruken KADIOĞLU ANKARA, (DHA)

 

===================================================

 

2) NARİN GÜRAN CİNAYETİ;AİLE BİREYLERİNİN TOPLANTI GÖRÜNTÜSÜ DAVA DOSYASINA GİRDİ

 

DİYARBAKIR'ın Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde katledilen Narin Güran (8) cinayeti ile ilgili dava dosyasına, talihsiz çocuğun cansız bedeninin bulunmasından 1 gün önce aile üyelerinin yaptığı toplantının görüntüsü de eklendi.

 

Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolduktan sonra arama çalışmalarının 19'uncu gününde dere yatağında çuvalda, üstü 30, 25 ve 20 kilo ağırlığındaki 3 taşla kapatılıp, çalılıklarla gizlenmiş şekilde cansız bedeni bulunan Narin Güran cinayetine ilişkin davanın ilk duruşması, 7 Kasım'da 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Soruşturma kapsamında tutuklu 12 şüpheliden 4'ü hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede; aracında Narin'e ait DNA ve kıl örneği bulunan amcası Salim Güran, annesi Yüksel Güran ve ağabeyi Enes Güran ile gözaltına alındıktan sonra cesedi dere yatağına taşıdığını itiraf eden komşuları Nevzat Bahtiyar'ın HTS ve baz istasyonu kayıtlarına göre; olay anında aynı evde olduğunun tespit edildiği belirtilerek, 'İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

 

3 gün süren duruşma sonunda mahkeme heyeti, ara kararını açıklayarak, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verip, duruşmayı 26 Aralık'a erteledi.

 

DAVA DOSYASINA TOPLANTI GÖRÜNTÜSÜ DE GİRDİ

 

Aile üyelerinin, Narin'in amcası Erhan Güran'ın evinde yaptığı toplantı ve aile üyesi olmadığı tahmin edilen 1 kişiye sorular sorup, daha sonra gönderdikleri güvenlik kamerası görüntüleri Diyarbakır Barosu tarafından mahkemeye sunuldu. Narin'in cansız bedeninin bulunmasından 1 gün önce 7 Eylül'deki güvenlik kamerası görüntüleri mahkeme heyeti tarafından izlenerek dava dosyasına eklendi. Türkçe ve Kürtçe yapılan konuşmaların deşifre için Diyarbakır Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı'na gönderileceği öğrenildi.

 

Görüntülerde; Narin'in babası Arif Güran ile amcası Erhan Güran'ın da olduğu aile üyelerinin, aileden olmadığı tahmin edilen bir kişiye Narin ile ilgili Türkçe ve Kürtçe sorular sordukları, bir süre sonra aile üyelerinden birinin sinirlenip, o kişiyi oturduğu yerden kaldırdığı, ardından o kişinin bir aile üyesiyle ayrılarak görüntüden çıktığı anlar yer aldı. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

-------------------------

Güvenlik kamerası

Güran ailesinin bir arada olması

Bir çocuğun sorgulanması

Çocuğun itilmesi

Çocuğun götürülmesi

Genel ve Detay görüntüler

 

Haber ve Kamera: Emrah KIZIL, Gıyasettin TETİK/DİYARBAKIR(DHA)

 

===================================================

 

3) FİRARİ, KENDİSİNİ ALMAYA GELEN JANDARMAYA ATEŞ AÇTI 1 ASTSUBAY AĞIR YARALANDI

 

MANİSA'nın Saruhanlı ilçesinde, 8 ayrı suç kaydı bulunan firari Gökhan K. (43), gözaltı için gelen jandarma ekiplerine tabancayla ateş açtı. Olayda Jandarma Astsubay Emin Y. vurularak ağır yaralanırken, şüpheli ise ekipler tarafından gözaltına alındı.

 

Olay, saat 19.00 sıralarında ilçeye bağlı Dilek Mahallesi, Şehit Şevket Kolonkaya Caddesi üzerinde meydana geldi. 8 ayrı suçtan kaydı bulunan ve aranması olduğu öğrenilen Gökhan K.'nın saklandığı evi tespit eden jandarma ekipleri, şüpheliyi gözaltına almak için adrese gitti. İddiaya göre jandarma eve girdiği sırada, Gökhan K. ekiplere tabancayla ateş açtı. Olayda Jandarma Astsubay Emin Y. vurularak ağır yaralanırken, şüpheli ise yakalanıp, gözaltına alındı. Emin Y., ihbarla olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından Akhisar Devlet Hastanesi'ne kaldırılıp, tedaviye alındı. Astsubay Emin Y.'nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi. Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.

 

VALİ ÖZKAN AÇIKLAMADA BULUNDU

Akhisar Mustafa Kirazoğlu Devlet Hastanesi'ndeki tedavisinin ardından Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesi'ne kaldırılan jandarma astsubay Emin Y.'nin tedavisi devam ederken, hastaneye gelen ve doktorlarla görüşen Manisa Valisi Vahdettin Özkan, burada açıklamada bulundu. Vali Özkan, "Personelimiz, bir çok suç kaydı bulunan aranan bir şahsı almak üzere adrese giderken, kurşuna hedef oldu. Yaralı personelimizi hastaneye getirdik. Doktorlarımız canla başla çalışıyorlar. Biz de şimdi ziyaret ettik, kendileriyle konuştuk. İnşallah kısa zamanda toparlanacak diye ümit ediyoruz. Zanlı yakalandı, şu an gözaltında." dedi.(DHA)

 

Görüntü Dökümü

---------------------

- Hastaneden genel görüntü

- Vali Vahdettin Özkan'ın Hastaneye gelişi ve hastane sonrası açıklaması

 

Haber - Kamera Ersan ERDOĞAN MANİSA, (DHA)

 

===================================================

 

4) KENDİSİNDEN AYRILMAK İSTEYEN SEVGİLİSİNİ SAATLERCE DÖVDÜ

 

KONYA'da kendisinden ayrılmak isteyen sevgilisi S.A.'yı (19) otomobilinde bayıltana kadar dövüp, ardından götürdüğü evinde saatlerce şiddet uygulayan Hüseyin S. (24), adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Karara tepki gösteren üniversite öğrencisi S.A. "Beni yolda döve döve bayılttı. Bir arkadaşını aradı, '15 dakikaya bir cenazemiz var. Mezar hazırlar mısın' dedi. Uyandığımda onun evinin içindeydim. Kapıya yönelip, elinden kurtulmaya çalışmak isteyince Hüseyin yine dövmeye devam etti. Tabii bu süreç 7-8 saat devam etti" dedi.

 

Hüseyin S., iddiaya göre kendisinden ayrılmak isteyen sevgilisi S.A'.yı arayarak ısrarla görüşmek istedi. Hüseyin S., görüşmeyi kabul eden S.A.'yı yanında bulunan arkadaşı Bayram T. ile birlikte öğrenci yurdundan aldı. Bir kafede oturduktan sonra eğlence merkezine giden grup, 24 Kasım'da mekandan çıktı. Dönüş yolunda Hüseyin S., S.A.'yı otomobilde bayıltana kadar dövdü. Hüseyin S. arkadaşı Bayram T.'yi bıraktıktan sonra dövdüğü S.A.'yı bu kez kendi evine götürüp, darbetti. Burada saatler süren şiddetin ardından Hüseyin S., S.A.'yı kaldığı yurdun önüne bırakıp kaçtı. S.A. polise giderek şikayetçi olurken, gözaltına alınan Hüseyin S. ve arkadaşı Bayram T. suçlamaları reddetti. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 2 arkadaş, savcılık ifadelerinin ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

 

'SENİ DÖVE DÖVE ÖLDÜRECEĞİM'

Yaşadıklarını anlatan S.A., "Benim seninle olan konularım bitti dedim. Reddettim, onu istemediğimi söyledim. 3 gün sonra tekrar mesaj yazdı. 'Özür dilerim. Bir şeyleri tekrardan halledebilir miyim? Konuşabilir miyiz? Sana kendimi ifade etmek için her şeyi yapacağım' diye söyledi. Ben de buluşmayı kabul ettim. Yolda giderken 'Bugün de senin mutlu günün olacak. Seni döve döve öldüreceğim. Sana Öğretmenler Günü hediyesi bırakacağım' dedi. Sonrasında 'Senin bu güzelliğinden hiçbir şekilde eser kalmayacak. Bu aynaya son defa bakışın olacak' dedi. 'Bir daha hiçbir erkek seni beğenemeyecek' dedi. 'İndir beni arabadan' dedim. 'Şaka yaptım. Ben sana hiç öyle şey yapar mıyım?' dedi. Sonra kafeye gittik, eğlence merkezine gittik. Problem yok, çiçekler alıyor. Kendini affettirmeye yönelik şeyler yapıyor. Eğlence merkezinden çıktık, yolda gidiyoruz. Sohbete dahil olmak isteyince sinirlenip, saçımı direksiyonun oraya yapıştırdı ve yumruk yumruğa dövmeye başladı. Bağırıyorum, yardım edin diye Bayram hiçbir şekilde yardım etmedi. Sonra Bayram'la birlikte araçtan indik. Hüseyin tekrar saçımdan tuttu ve beni yere yapıştırdı. Kaldırıma kafam çarptı. Uyandığımda arabanın içerisindeydim. Uyandığımda üzerimdeki kıyafetimin olmadığını gördüm. Ceketimi istedim. 'Bana bir şey verin' dedim, vermediler. Hüseyin, 'Daha bir de ceketi mi istiyorsun' deyip tekrar dövmeye devam etti. Telefonumu, cüzdanımı aldılar. Hiçbir yere gidemeyeyim diye arabayı kilitlediler. Sonra Hüseyin beni evine götüreceğini söyledi. Beni yolda döve döve bayılttı. Bir arkadaşını aradı, '15 dakikaya bir cenazemiz var. Mezar hazırlar mısın' dedi. Korkudan altıma yaptım. Uyandığımda onun evinin içindeydim" dedi.

 

'HER AN HER ŞEYİ YAPABİLİR'

S.A., "Kapıya yönelip, elinden kurtulmaya çalışmak isteyince Hüseyin yine dövmeye devam etti. Tabii bu süreç 7-8 saat devam etti ve sabah oldu. Hüseyin, 'Otur oturduğun yerde seni bırakmamı bekle' dedi. 'Yeter artık beni bir yere götür' dedim. Ağzım, burnun kan içindeydi. Sonra yurduma bıraktı. Bırakırken 'Polise şikayet etmeye kalkma. Benim arkam kuvvetli, eline hiçbir şey geçmez. Torpidomda 35 bin lira param vardı, onları çaldı. Kendi kendisini bu hale getirdi derim' dedi. Daha sonra savcılığa gittim, darp raporu aldık ama savcılık serbest bıraktı. Ve şu anda hiçbir şekilde bir korumam, herhangi bir şeyim yok. Hala serbest. Her an her şeyi yapabilir" diye konuştu.

 

'BU KARAR VİCDANLARI DERİNDEN YARALAMIŞTIR'

S.A.'nın avukatlarından Muhammet Çağrı Türk, "Müvekkilimiz tedirgin bir haldeydi. Şikayetçi olmaktan da tedirgindi, korkuyordu. Çünkü bir gece boyunca işkenceye maruz kalmıştı. Şikayetçi olduktan sonra şüpheli ve şüphelinin ailesi tarafından işkence görmekten korkmaktaydı. Müvekkille birlikte hastaneye gittik, raporlarını aldık ve darbedildikten sonraki fotoğraflarıyla birlikte savcılığa başvurduk. Şüphelinin eylemlerinin içerisinde 4-5 farklı suçun olduğunu görmekteyiz. Gece boyunca müvekkili tehdit etmiş, hakaretlerde bulunmuştur. Müvekkili yaralamış, gece boyunca da evinde zorla tutarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu oluşmuştur. Müvekkilin telefonu ve cüzdanına da el koyarak yağma suçunu işlemiştir. Burada bu kadar suç tipini barındıran ve gece boyunca müvekkile işkencede bulunan şüphelinin burada adli kontrol ile serbest bırakılması gerek müvekkilin gerekse toplumun vicdanını derinden yaralamıştır" dedi.

 

'DOSYANIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ'

S.A.'nın avukatlarından Furkan Avcı ise "Müvekkilin gerek kanlı kıyafetleri gerek şüpheli tarafından ikrar edilen mesaj olsun, gerek darp raporu olsun, şüphelinin müvekkile karşı suç işlediği sabit olmasına rağmen adli makamlar tarafından adli kontrol kararı verilmesi karşısında müvekkilimizin hukuki mücadelesinde sürekli yanında olacağız. Gerekli itirazlarımızı yapacağız ve dosyanın takipçisi olacağız" diye konuştu.

 

Görüntü dökümü:

-----------------------

-S.A.'nın darp izlerinden görüntüler

-S.A. röp

-Avukat Muhammet Çağrı Türk röp

-Avukat Furkan Avcı röp

 

HABER: Salih BÜYÜKSAMANCI/KONYA, (DHA)-

 

===================================================

 

5) KISKANÇLIK NEDENİYLE TARTIŞTIĞI EŞİNİ TABANCAYLA ÖLDÜRDÜ

 

ANTALYA'da Abdullah Poyraz (55), kıskançlık nedeniyle evde tartıştığı eşi 6 çocuk annesi Hale Akbaş Poyraz'ı (39) tabancayla vurarak öldürdü. Olayın ardından polis merkezine giden Abdullah Poyraz, 'Eşimi vurdum' diyerek teslim oldu.

 

Olay, saat 13.00 sıralarında Muratpaşa ilçesi Güzeloba Mahallesi'nde 9 katlı binanın 3'üncü katındaki dairede meydana geldi. 6 çocuk annesi Hale Akbaş Poyraz ile 3 çocuğunun babası Abdullah Poyraz arasında iddiaya göre, kıskançlık nedeniyle tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Abdullah Poyraz, yanındaki tabanca ile Hale Akbaş Poyraz'a ateş etti. Hale Akbaş Poyraz kanler içerisinde hareketsiz kalırken, Abdullah Poyraz ise tabancayı olay yerinde bırakıp, evden ayrıldı. Abdullah Poyraz, yaklaşık 2 saat sonra polis merkezine giderek 'Eşimi vurdum' diyerek, teslim oldu.

 

Bu sırada Akbaş'ın okuldan gelen 3 çocuğu, evin kapısını açan olmayınca sitenin bahçesinde beklemeye başladı. Çocukları gören site görevlisi de kapıyı çalıp kadına ulaşamayınca, Abdullah Poyraz'ı telefonla aradı. Çarşıda olduğunu söyleyerek telefonu kapatan Abdullah Poyraz'ın bu sırada polis merkezinde olduğu öğrenildi.

 

Poyraz'ın itirafı üzerine adrese giden polis ekipleri, eve girdiklerinde Hale Akbaş Poyraz'ın cansız bedeniyle karşılaştı. Polis ekiplerinin olay yerinde yaptığı inceleme sırasında eve gelen Hale Akbaş Poyraz'ın kızı, "Annemi göreyim lütfen, anneme ne oldu, o şerefsiz annemi öldürdü" diyerek uzun süre gözyaşı döktü. Komşuların sakinleştirmeye çalıştığı kız fenalaşınca ambulans çağırıldı. Cumhuriyet Savcısı ve polis ekiplerinin evde yaptığı incelemenin ardından Hale Poyraz Akbaş'ın cansız bedeni, Antalya Adli Tıp Kurumu'nun morguna götürüldü. Cenazenin çıkarılması sırasında Hale Akbaş Poyraz'ın komşuları "Nereye gidiyorsun" diye bağırarak uzun süre gözyaşı döktü. Hale Akbaş Poyraz'ın 3 küçük çocuğu ise polis aracıyla olay yerinden uzaklaştırıldı.

 

Abdullah Poyraz'ın uzun süredir kıskançlık krizi nedeniyle Hale Akbaş Poyraz'a zor günler yaşattığı, işten bu sebeple ayrılmasına sebep olduğu ve evden çıkmasına dahi izin vermediği öne sürüldü. Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürdürülüyor. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

-----------------------

- Olayın yaşandığı yerden detay

- Ölen annenin kızının ağlaması

- Cenazenin araca götürülmesi

- Komşularının ağlaması

- Polis ekiplerinin görüntüleri

- Hale Akbaş Poyraz ve Abdullah Poyraz'ın birlikte fotoğrafları

- Bina önünde ağlayanlardan detay görüntüler

 

Haber- Kamera: Semih ERSÖZLER- Tunahan KIR

 

===================================================

 

6) ORDU'DA KAMYONA ARKADAN ÇARPAN OTOMOBİLDEKİ 3 KİŞİ ÖLDÜ; KAZA KAMERADA

 

ORDU'nun Ünye ilçesinde kamyona arkadan çarpan otomobildeki 3 kişi yaşamını yitirdi. Kaza, bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı.

 

Kaza, saat 15.00 sıralarında Devlet Sahil Yolu Eski Kızılcakese Mahallesi'nde meydana geldi. Kızılcakese Mahallesi istikametinden çıkıp, kavşaktan dönüş yapmak isteyen İbrahim Ö. (59) yönetimindeki 52 ABJ 743 plakalı kamyona, Ünye istikametine seyir halinde olan Zekeriya Furkan Aydın (28) yönetimindeki 52 ADV 076 plakalı otomobil arkadan çarptı. Çevredekilerin ihbarı üzerine kaza yerine çok sayıda sağlık, polis, jandarma ve itfaiye ekibi sevk edildi. Kaza yerine gelen sağlık ekiplerince yapılan kontrolde, otomobil sürücüsü Zekeriya Furkan Aydın ile araçta bulunan Muhammet Demir (39) ve oğlu Abdulsamet Demir'in (17) yaşamını yitirdiği belirlendi. 3 kişinin cenazesi, kaza yerindeki incelemenin ardından Ünye Devlet Hastanesi'nin morguna kaldırıldı. Kamyon şoförü İbrahim Ö. ise jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı.

Öte yandan kaza anı ise bir iş yerinin güvenlik kamerası tarafından kaydedildi. Kazayla ilgili başlatılan soruşturma sürdürülüyor. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

---------------------------

- Kaza anı (güvenlik kamerası)

- Kaza yerinden detay görüntüler

 

Haber-Kamera: Yücel ARSLANTEKE/ÜNYE, (Ordu), (DHA)

 

===================================================

 

7) SAFRANBOLU'DA DEVRİLEN TOMRUK YÜKLÜ KAMYONDAKİ 2 KİŞİ ÖLDÜ

 

KARABÜK'ün Safranbolu ilçesinde, sürücüsünün kontrolünden çıkarak devrilen tomruk yüklü kamyondaki 2 kişi hayatını kaybetti.

 

Kaza, saat 15.30 sıralarında Safranbolu- Bartın karayolunun Kirkille mevkisinde meydana geldi. Safranbolu istikametine gitmekte olan Onur Fındık (36) yönetimindeki 54 LP 991 plakalı tomruk yüklü kamyon, sürücüsünün direksiyon kontrolünü yitirmesi sonucu yol kenarına devrildi. Kazayı görenlerin ihbarı üzerine bölgeye polis, sağlık, itfaiye ve AFAD ekipleri sevk edildi. Sağlık ekibinin incelemesinde, kamyondan fırlayan ve üzerine tomruk düşen Yunus Aslan'ın (42) yaşamını yitirdiği belirlendi. Ağır yaralanan sürücü Onur Fındık ise sağlık ekibinin ilk müdahalesinin ardından Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Fındık da doktorların tüm müdahalesine nağmen kurtarılamadı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

------------------------

-Olay yerinden görüntü

-Ekiplerin incelemesi

 

Haber Murat ÖZELCİKARABÜK,(DHA)

 

===================================================

 

9) ŞIRNAK'TA 8 KİŞİ, SOBADAN SIZAN GAZDAN ETKİLENDİ

 

ŞIRNAK'ın İdil ilçesinde evde sobadan sızan karbonmonoksit gazından etkilenen 8 kişi, hastaneye kaldırıldı.

Olay, gece saatlerinde İdil ilçesi Yeni Mahalle'deki bir evde meydana geldi. Sobadan sızan karbonmonoksit gazından, evde bulunan 8 kişi etkilendi. Yakınlarının ihbarı üzerine adrese sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. İlk müdahalenin ardından İdil Devlet Hastanesi'ne kaldırılan bu kişilerden 5'i, Diyarbakır'daki hastanelere sevk edildi.

Olayla ilgili inceleme başlatıldı. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

-----------------------

-İdil Devlet Hastanesi görüntüsü

 

Haber-Kamera: Sekvan KÜDEN/ŞIRNAK,(DHA)

 

===================================================

 

10) BURSA'DA, OTOMOBİL İLE ÇARPIŞAN İŞÇİ SERVİS MİNİBÜSÜ DEVRİLDİ: 8 YARALI

 

BURSA'nın Osmangazi ilçesinde fabrika işçilerini taşıyan minibüs ile otomobilin çarpıştığı kazada 8 işçi yaralandı. Kaza anı, bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı.

 

Kaza, saat 03.00 sıralarında Hamitler Mahallesi 1. Saygı Sokak'ta meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Çağrı B.'nin kullandığı 16 RS 405 plakalı otomobil, 1. Yalıçiftlik Sokak istikametinde seyir halinde olan Süleyman B. idaresindeki 16 S 1759 plakalı fabrika işçilerini taşıyan servis minibüsü ile çarpıştı. Çarpmanın şiddetiyle minibüs devrilirken, vardiya dönüşü evlerine gitmek üzere minibüste bulunan işçilerden Adnan E., Erhan S., Mustafa F., Ali Baki Y., Aydın F., Hacer Y., Hakan Y. ve Berat Y. yaralandı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralılar, sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından çevre hastanelere kaldırıldı. Tedaviye alınan yaralıların sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.

 

Öte yandan, iki aracın çarpışma anı çevredeki bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansırken, kazayla ilgili soruşturma başlatıldı. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

--------------------------------

-Kaza anı güvenlik kamerası görüntüler

-Kazaya karışan araçlar

-Ekiplerin incelemeleri

-Genel ve detaylar

 

Haber-Kamera: Memet Can YEŞİLBAŞ/ BURSA, (DHA)-

 

===================================================

 

11) KENDİSİNE BIÇAKLA SALDIRAN OĞLUNU TABANCA İLE YARALADI

 

TEKİRDAĞ'ın Çorlu ilçesinde emekli infaz koruma memuru Ahmet O. (59), bıçakla kendisine saldıran oğlu Yunus O.'yu (36), tabanca ile vurarak yaraladı.

Olay, akşam saatlerinde Nusratiye Mahallesi Atilla Caddesi'ndeki bir apartmanda meydana geldi. Emekli infaz koruma memuru Ahmet O., henüz belirlenemeyen nedenle oğlu Yunus O. ile tartıştı. Tartışma sırasında iddiaya göre; Yunus O., bıçakla babasına saldırdı. Bu sırada ruhsatlı tabancasını alan Ahmet O., oğluna ateş açarak kasığından yaraladı. İhbar üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin müdahalesinin ardından kaldırıldığı Çorlu Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınan Yunus O.'nun hayati tehlikesinin bulunduğu öğrenildi.

Evde incelemede bulunan polis, Ahmet O.'yu gözaltına alarak, olayla ilgili çalışma başlattı. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Evden detaylar

-Polis ekiplerinin çalışması

-Polislerden detaylar

 

Haber-Kamera: Mehmet YİRUN/ÇORLU(Tekirdağ), (DHA)

 

===================================================

 

12) ARDAHAN-ŞAVŞAT KARA YOLUNDA ARAÇ ŞARAMPOLE DEVRİLDİ; SÜRÜCÜ KURTARILDI

 

ARDAHAN-Şavşat kara yolunda kar yağışı ve tipi etkili olurken, şarampole devrilen hafif ticari aracın sürücüsü AFAD ekipleri tarafından kurtarıldı.

 

Ardahan'daki 2 bin 550 rakımlı Sahara Geçidi'nde kar yağışı ile tipi etkili oldu. Yağış ve tipinin etkisini sürdürdüğü bölgede, Ercan Alpaydın'ın kullandığı hafif ticari araç, kayganlaşan Ardahan-Şavşat kara yolunda kontrolden çıkarak şarampole yuvarlandı. Sürücü araçta sıkışırken, bölgeye ihbar sonrası AFAD ekipleri sevk edildi. Ekipler tarafından kurtarılan Alpaydın, ambulansla Ardahan Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

----------------------

-Kaza yerinden ve AFAD ekiplerinden görüntü

 

Haber: Dinçer AKTEMUR /ARDAHAN,(DHA)

 

===================================================

 

13) VAN'DA KAPANAN YOLLAR İÇİN ÇALIŞMA BAŞLATILDI; 3 İLÇESİNDE OKULLARA 'KAR' TATİLİ

 

VAN'ın 3 ilçesinde etkili olan kar yağışı nedeniyle eğitime bugün ara verildi.

Van'ın İpekyolu, Tuşba ve Edremit ilçesinde kar ve tipi nedeniyle ilk ve orta dereceli okullar yarın tatil edildi. Ayrıca bu ilçelerde hamile ve engelli kamu görevlileri de don ve buzlanmadan kaynaklı olası kazalara maruz kalmamaları için aynı gün idari izinli sayıldı.

 

Konuya ilişkin Van Valiliğinden yapılan açıklamada, "Meteoroloji bölge müdürlüğümüzle yapılan değerlendirme neticesinde ilimiz genelinde bu gece ve yarın sabah saatlerinde hava sıcaklığının -6 dereceye düşeceği öngörüsüyle oluşacak buzlanma ve don olayı neticesinde kara ulaşımında oluşabilecek olumsuzluklar nedeniyle öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin can güvenliğini tehlikeye atacak olası bir kaza riskine karşı; ilimiz İpekyolu, Edremit ve Tuşba ilçelerinde 28.11.2024 perşembe günü resmi/özel tüm örgün ve yaygın eğitim kurumlarında eğitim-öğretime 1 (bir) gün süreyle ara verilmiştir. Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan engelli ve hamile personelimiz de idari izinli sayılacaktır" denildi. (DHA)

 

KAPANAN YOLLAR İÇİN ÇALIŞMA BAŞLATILDI

Van'da kar yağışı sonrası kapanan 158 yerleşim yeri yolunun açılması için çalışma başlatılırken, kent merkezinde de kar temizleme çalışması yapıldı. Kentteki 25 ana arter ve 65 ara arterde kar küreme aracının da kullanıldığı çalışmalarda, buz tutan cadde ve kaldırımlarda tuzlama çalışması da yapıldı. İlçe belediyelerinin de destek verdiği çalışmalar Cumhuriyet, Maraş, İkinisan, Sıhke, Zübeyde Hanım, Hacıbekir, Kale Yolu ve Erek Dağı caddelerinde yürütüldü. Kar küreme aracı ve iş makineleri ile belirli noktalara toplanan kar kütleleri, kamyonlara yüklenip kent dışına taşındı. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

--------------------------

-Büyükşehir Belediyesi Zabıta ekiplerinin kar çalışması öncesi yaptığı anons

-Kar küreme aracı ile çalışmalardan detaylar

-Kar kütleleri kamyona yüklenmesi

-İş makineleri ile yapılan çalışma

-Kaldırımlardaki kür kütlelerini temizleyen belediye işçileri

 

Haber: Behçet DALMAZ / VAN - (DHA)

 

===================================================

 

14) ARDAHAN'DA KAR, TİPİ VE BUZLANMA; 4 TIR YOLDA KALDI

 

ARDAHAN'da etkili olan kar, tipi ve buzlanma nedeniyle yolda kalan 4 TIR, AFAD ve Karayolları ekipleri tarafından kurtarıldı.

Kent genelinde akşam saatlerinde başlayan kar, ilerleyen saatlerde tipiye dönüştü. Tipinin etkisiyle yollarda buzlanma yaşandı. Ardahan- Çıldır karayolunun Ölçek mevkisinde oluşan buzlanma nedeniyle 4 TIR yolda kaldı. Kontrolden çıkıp, kayarak yolu kapatan TIR'lar AFAD ve Karayolları ekipleri tarafından iş makineleri ile çekilerek kurtarıldı. Bölgede inceleme yaparak TIR şoförleriyle görüşen ve yiyecek ikramında bulunan AFAD İl Müdürü Selim Polat, sürücülere olumsuz hava koşullarına karşı tedbirli olmaları yönünde uyarılarda bulundu. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

--------------------------------

-Kayarak yolu kapatan TIR'lar

-Ekiplerin müdahalesi

-TIR'ların kurtarılması

-Röportaj

-Genel ve detay görüntüler.

 

Haber-Kamera: Dinçer AKTEMUR/ARDAHAN, (DHA)-

 

===================================================

 

15) BİTLİS'TE 70 KÖY YOLU ULAŞIMA KAPANDI

 

BİTLİS'te 3 gündür aralıklarla devam eden kar yağışı nedeniyle 70 köy yolu ulaşıma kapandı. Kar yağışının durduğu bölgelerde ekipler, yol açma çalışmalarını sürdürüyor.

Kentte pazar günü akşam saatlerinde başlayan kar yağışı aralıklarla sürüyor. Merkezde kar kalınlığı 25 santime ulaşırken, yüksek kesimlerde ise yarım metreyi aştı. Önceki gün açılan birçok köy yolu da yeniden ulaşıma kapandı. İl Özel İdaresi Yol ve Ulaşım Hizmetler Şubesi, dün etkisini artıran kar nedeniyle 70 köy yolunun ulaşıma kapandığını, yağışın olmadığı bölgelerde 10 ayrı şantiyede bulunan 71 iş makinesi ve 75 personelle yol açma çalışmalarının sürdürüldüğü açıkladı. Meteoroloji yetkilileriyse, kar yağışın ardından gece saatlerinde soğuk havanın etkili olacağını belirterek buzlanma ve don uyarısında bulundu.

 

SÜRÜCÜYE TRAFİK EKİPLERİ YARDIM ETTİ

Öte yandan kar yağışının olduğu gece saatlerinde sürücüler de zor anlar yaşadı. Aracının lastiği patlayan bir sürücüye trafik ekipleri yardım etti. Yolda gerekli önlemleri alan polisler, aracın lastiğini değiştirerek sürücünün yoluna devam etmesini sağladı. Sürücü, lastiğini değiştiren polislere teşekkür etti. Bitlis Emniyet Müdürlüğü, o anlara ilişkin görüntüleri "Sizin ve sevdiklerinizin can güvenliği için 7/24 görev başındayız" notuyla sosyal medyadan paylaştı. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

------------------------------

-Kar altında kalan araçlardan detaylar

-Karlı sokaklardan görüntü

-Karda ilerleyen araçlar

-Lastiği patlayan sürücüye ekiplerin yardım etmesi

-Genel ve detaylar

 

Haber: Özcan ÇİRİŞ/BİTLİS, (DHA)

 

===================================================

 

16) KÖYDE RAHATSIZLANAN 94 YAŞINDAKİ KADININ YARDIMINA PALETLİ AMBULANS YETİŞTİ

 

ERZİNCAN'ın Kemah ilçesinde rahatsızlanan 94 yaşındaki Elif Ersan, yolun kardan kapalı olması nedeniyle paletli ambulansla hastaneye yetiştirildi.

Erzincan'a 41, Kemah ilçesine 30 kilometre uzaklıktaki Dereköy köyünde rahatsızlanan Elif Ersan'ın yakınları, yolların kardan kapalı olması sebebiyle hastalarını kendi imkanları ile hastaneye götüremeyince durumu 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirdi. Bunun üzerine Dereköy köyüne paletli ambulans yönlendirildi. Ekipler, ulaşımın zor olduğu köye paletli ambulansla 3 saat süren uzun uğraşlar sonucu ulaştı. Elif Ersan, sağlık ekibinin köyde yaptığı ilk müdahalenin ardından paletli ambulansla Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesine nakledildi. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

------------------------

-Paletli ambulansın yolda ilerlemesi

-Ambulans içinden yol görüntüsü

-Hastanın evinden alınması

 

Haber-Kamera: Muzaffer KOŞAN/ERZİNCAN, (DHA)

 

===================================================

 

17) ÇORUM'DA MAHALLEYİ HAVAYA UÇURMAKLA TEHDİT ETMİŞTİ; 'HAKKIM VARSA HARAM OLSUN SANA'

 

Olay, saat 10.00 sıralarında Ilıca Caddesi'nde meydana geldi. Eşi evi terk edince bunalıma girdiği öne sürülen Ali Rıza Gülbahçe, önce evinin önünde park halinde olan otomobiline benzin dökerek ateşe verdi, ardından 5 katlı apartmanın 4'üncü katındaki dairesine girdi. İhbarla adrese sevk edilen Çorum Belediyesi itfaiye ekipleri yangını söndürürken, 4'üncü kattaki daireden patlama sesi geldi. Binadan alevler yükselmeye başladı. Bina sakinleri korku ile kendilerini dışarıya atarken, itfaiye ekipleri evde çıkan yangına da müdahale etti. Alevler söndürüldükten sonra yapılan incelemede Gülbahçe'nin yanmış cesedi bulundu. Gülbahçe'nin benzin döktüğü evini ateşe verdiği belirlendi.

 

Öte yandan Ali Rıza Gülbahçe, geçen eylül ayında otomobiline ve evinin tüm odalarına 30 litre benzin bırakıp, evin doğal gazını ocak bağlantısından ayırarak mahalleyi havaya uçurmakla tehdit etmişti. Gülbahçe daha sonra polis tarafından ikna edilerek polis merkezine götürülmüş, işlemleri sonrasında da serbest bırakılmıştı.

 

'HAKKIM VARSA HARAM OLSUN SANA'

Çorum'da ateşe verdiği evinde hayatını kaybeden Ali Rıza Gülbahçe'nin (68) cansız bedeni, Cumhuriyet savcısı ve olay yeri inceleme ekiplerinin çalışması sonrası cenaze aracına alındı. Cenazenin alınışı sırasında bir komşusu, "Ne kadar hakkım varsa haram olsun sana" diyerek tepki gösterdi. Bu sırada bir kişi de "Bağırmana gerek yok artık, o seni duymaz" dedi. Cenaze, otopsi işlemleri için hastane morguna götürüldü. (DHA)

 

Görüntü dökümü

------------------------

-Cenazenin alınması

-Aracın yanması ve komsuların panik hali

-Bina sakini Asım Topraka röportaj

-Bir bina sakininin sana hakkımı helal etmiyorum diye bağırması

-Detaylar

 

Haber-Kamera: Yusuf ÇINAR-ÇORUM-DHA

 

===================================================

 

18) YAKALANMAMAK İÇİN DAĞDA VE ORMANDA YAŞAYAN UYUŞTURUCU TACİRİ 2 KARDEŞ, POLİSTEN KAÇAMADI

 

İZMİR'in Menemen ilçesinde, yakalanmamak için dağda ve ormanda yaşam sürdüren uyuşturucu taciri 2 kardeş, polisin operasyonuyla yakalanarak gözaltına alındı. 2 kardeşten uyuşturucu temin eden 2 kişi de suçüstü yakalanırken, adliyeye sevk edilen 4 şüpheliden 2 kardeş tutuklandı.

İzmir Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, Aliağa Narkotik Suçlarla Mücadele Büro Amirliği ekipleri ve Menemen İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı Asayiş Büro Amirliği ekipleri, Menemen ilçesinde, yakalanmamak için dağlık alanda yaşadığı tespit edilen ve İzmir'in kuzey ilçelerine uyuşturucu madde temin eden kardeşler M.C. (24) ve Ö.C.'nin (38) teknik ve fiziki takip sonucu yerini tespit etti. Asarlık Mahallesi'nde, dağlık bölgede buldukları mağaralarda ve ormanda gizlenip, yakalanmamak için sürekli yer değiştirdiği tespit edilen 2 kardeşin yakalanması için İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde önceki gün operasyon düzenlendi.

Operasyonda, 12 farklı suçtan 18 yıl hapis cezası bulunan M.C. ve 14 farklı suçtan 11 yıl 3 ay hapis cezası bulunan Ö.C. yakalanırken, şüphelilerden uyuşturucu madde temin etmeye geldiği öğrenilen B.Ç. (28) ve M.T. (30) de suçüstü yakalanarak gözaltına alındı. Operasyonda ayrıca bir miktar uyuşturucu madde ve sentetik ecza ile 2 ruhsatsız tabanca ele geçirildi.

Şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin ardından dün adliyeye sevk edildi. Adliyeye sevk edilen şüphelilerden M.C. ve Ö.C. tutuklanırken, B.Ç. ve M.T. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

--------------------------------

- Şüphelilerin emniyetten sevki

- Ele geçirilen silah ve uyuşturucu maddeler

 

Haber: Burak UÇAR/ İZMİR, (DHA)

 

===================================================

 

19) 1 KİŞİNİN ÖLDÜĞÜ, 7 KİŞİNİN YARALANDIĞI TELEFERİK KAZASI DAVASINDA KAZAZEDELER DİNLENDİ

 

ANTALYA'da 1 kişinin hayatını kaybettiği, 7 kişinin yaralandığı teleferik kazasının 4'üncü duruşması görüldü. Daha önce ifade vermeyen kazazedelerin dinlendiği duruşmada, 5 sanığın tutukluluk halinin devamına ve olayla ilgili ek rapor hazırlanmasına karar verildi.

 

Konyaaltı ilçesinde 12 Nisan'da meydana gelen, 1 kişinin hayatını kaybettiği, 7 kişinin yaralandığı ve mahsur kalan 174 kişinin 23 saatte kurtarıldığı teleferik kazasıyla ilgili, teleferik işletmecisi ANET'in önceki yönetim kurulu başkanı, mevcut Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz'ün de aralarında olduğu 6 kişi tutuklandı. 36 sayfalık iddianamede, kazada hayatını kaybeden Memiş Gümüş dahil olmak üzere 150 kişi müşteki sıfatıyla yer aldı. İddianamede, Kepez Belediye Başkanı seçilen Mesut Kocagöz, ANET Genel Müdürü Vekili Ahmet Buğra Samsunlu, Okan Erol ve Serkan Yellice'nin de aralarında olduğu 12 kişi ise sanık olarak yer aldı. Savcılık, 12 sanığın 'Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma' suçundan cezalandırılmasını istedi.

 

Savcılık Mesut Kocagöz'ün de aralarında bulunduğu 12 sanığın, 27'şer yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi. Başkan Kocagöz, Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmada yurt dışı yasağı konularak tahliye edildi.

 

YENİ BİLİRKİŞİ RAPORU SUNULDU

Teleferik kazasının 4'üncü duruşması Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün görüldü. Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz'ün katılmadığı duruşmada tutuklu sanıklar Ahmet Buğra Samsunlu, Serkan Yellice, Serdar Tezcan, Okan Erol ve Suphi Kaplan hazır bulundu. Duruşmada, hazırlanan bilirkişi raporu sunuldu. Tutuklu sanık ve avukatları raporda sanıklar hakkındaki aleyhte ifadelere itiraz etti. Duruşmada, teleferik kazasına ilişkin daha önce ifade vermeyen kazazedeler dinlendi.

 

'20 SAATİ AŞKIN SÜRE MAHSUR KALDIK'

Ailesiyle kaza günü teleferiğe binen Adem Koçer, "Ailemle teleferiğe binmek istedik. 20 saatten fazla mahsur kaldık. Ardından düştük. Sabah kurtarıldık. Şikayetçiyim" dedi.

Şikayetçi olduğunu belirten Ali Ege Gül, "Ailemle mangal yakmaya gittik. Teleferiğe binmeye kadar verdik. Saat 17.00 civarında teleferik durdu. Yeniden çalışınca patlama sesi duyduk. Ardından kaza yaşandı. 22 saat mahsur kaldık" ifadelerini kullandı.

Kaza günü teleferiğe bindiğini belirten Hülya Bayalan, "Hayatımda ilk kez teleferiğe bindim. Yükseklik korkum vardı. Kaza sonucu yaralanmadım. Şikayetçi değilim" diye konuştu.

Çocukları ile kaza sonucu mahsur kaldığını belirten Yasin Gül, "Tüm sorumlulardan şikayetçiyim. Teleferiğe bindik ve 5 dakika sonra arıza oldu ve durdu. Sonra tekrar çalıştı ve patlama sesi duyduk. 20 saati aşkın süre mahsur kaldık" dedi.

 

'SAATLERCE KURTARILMAYI BEKLEDİK'

Teleferiğin durduğu anda teleferik yetkililerine ulaştıklarını belirten Oğuzhan Şengül, "Annemle tatile gelmiştik. Teleferiğe bindik. Aşağı inerken değişik sesler duyduk. Ardından kıvılcımı gördük. Bizi durdurdular. Sonra makineyi tekrar çalıştırdılar. Büyük bir sesin ardından annemle kabinde yere düştük. Kabinin cam vidaları içeriye düştü. Saatlerce kurtarılmayı bekledik. Kurtarılan son 2 kişiden biriyim. Teleferiği aradık. Elektriğin kesildiğini söylediler. Ama durum öyle değilmiş" diyerek şikayetçi olduğunu kaydetti.

 

DURUŞMA 17 OCAK'A ERTELENDİ

Duruşmada savcı, olayla ilgili İstanbul Teknik Üniversitesi'nden (İTÜ) yeni bir rapor hazırlanmasını talep etti. Mahkeme başkanı ise savcının talebini reddederken, ek rapor hazırlanmasına, sanıkların tutukluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 17 Ocak'a erteledi. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

-----------------------

- Arşiv görüntüler

 

Haber: İrem GÜNEYBAZ/ANTALYA, (DHA)-

 

===================================================

 

20) ANTALYA'DA 2'Sİ ÇOCUK 4 KİŞİNİN YARALANDIĞI PARKTAKİ SİLAHLI KAVGAYA 2 TUTUKLAMA

 

ANTALYA'da husumetli iki aile arasında çocuk parkında çıkan, 2'si çocuk 4 kişinin yaralandığı tabanca ve tüfekli kavgaya ilişkin gözaltına alınan 10 kişiden 2'si tutuklandı.

 

Olay, önceki gün saat 16.00 sıralarında Muratpaşa ilçesine bağlı Yenigün Mahallesi 1068 sokak üzerinde bulunan parkta meydana geldi. İddiaya göre, Yiğit A. ve Yasemin A.'nın kaçarak evlenmesinden kaynaklı aileler arasında husumet oluştu. Yiğit A.'nın yakınlarını parkta gören Yasemin A.'nın yakınları, araçla olay yerine geldi. Kız tarafından Yalçın K. (21) ve Murat G. (28) av tüfeğiyle, Şaban K. (46) ise tabancayla parktakilerin üzerine ateş açtı. Parkta bulunan erkek tarafının yakınları ise tabancayla karşılık verdi. Yaşanan çatışmanın ardından Yalçın K., Murat G. ve Şaban K., olay esnasında kendilerini araçta bekleyen Nazif G. (44) ile uzaklaştı.

 

ÇOCUKLARA SAÇMA İSABET ETTİ

Olay sırasında parkta bulunan Yiğit A.'nın yeğenleri 6 yaşındaki E.A. ve 12 yaşındaki B.A. saçma isabet etmesi nedeniyle yaralandı. 2 çocuk yakınları tarafından hastaneye götürülürken, ihbarla bölgeye sevk edilen olay yeri inceleme ekipleri çalışma başlattı. Ekipler, parkta buldukları 3 boş kovan ve 2 dolu fişek üzerinde inceleme yaptı. Parktaki kaydırakta da saçma izleri olduğu belirlendi. Olayla ilgili harekete geçen Suç Araştırma ve Cinayet Büro Amirliği'ne bağlı ekipler Yiğit A., Murat G., Yalçın K., Şaban K. ve Nazif G.'nin de aralarında bulunduğu 10 kişiyi gözaltına aldı. Şüphelilerden Yiğit A. ve Murat G.'nin tutuklandığı öğrenildi.

Olayda el, yüz ve göğüs bölgesinden yaralanan E.A.'nın özel hastanede; alın, sol omuz ve sol koltuk altına isabet eden saçmalar nedeniyle yaralanan B.A.'nın ise Antalya Atatürk Devlet Hastanesi'nde tedavilerinin sürdüğü kaydedildi. Olay sırasında Yalçın K. ile kimliği öğrenilemeyen 1 kişinin daha yaralandığı belirtildi.

 

2 TUTUKLAMA

Gözaltına alınan 10 şüpheli ise emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Şüphelilerden 2'si tutuklanırken, 8'i ise serbest bırakıldı. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

------------------------

- Olayın olduğu park detay

- Polis ekipleri detay

- Kovanlar detay

- Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmaları detay

- İsabetin olduğu parktaki kaydırak detay

 

Haber- Kamera Tunahan KIR- Adem AKALAN

 

===================================================

 

21) BATMAN'DA İZİNSİZ PROTESTO GÖSTERİLERİNE KATILAN 6 ŞÜPHELİYE GÖZALTI

 

BATMAN'da polis ekipleri tarafından düzenlenen 'Şehit Birol Öztekin Operasyonu'nda, kentteki izinsiz protesto gösterilerine katıldığı belirlenen 6 şüpheli gözaltına alındı.

 

İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından, kentte gerçekleştirilen izinsiz protesto gösterilerine katıldığı ve sosyal medyada terör örgütü lehine propaganda yaptığı belirlenen şüphelilerin yakalanmasına yönelik 'Şehit Birol Öztekin Operasyonu' düzenlendi. Operasyonda 6 şüpheli, belirlenen adreslerine düzenlenen eş zamanlı operasyonla yakalanarak gözaltına alındı. Şüphelilerin emniyetteki işlemleri sürüyor. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

----------------------------

Ekiplerin emniyetten çıkışı

Ekiplerin operasyonuna gidişi

Eve operasyon

Evde arama yapılması

Genel ve detay görüntüler

 

Haber-Kamera: Bayram AYHAN/BATMAN, (DHA)

 

===================================================

 

22) BAĞIMLI REHABİLİTASYON TİPİ CEZA İNFAZ KURUMLARI PROJESİ, ADANA VE BOLU'DA BAŞLIYOR

 

TÜRKİYE Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç, uyuşturucu bağımlısı tutuklu ve hükümlülere yönelik Bağımlı Rehabilitasyon Tipi Ceza İnfaz Kurumları Projesi'nin pilot olarak Adana ve Bolu'da başlayacağını belirterek, "Cezaevindeki bir kardeşimiz hem psikoterapi hizmeti hem meslek edindirme kursu alacak" dedi.

 

Türkiye'deki cezaevlerinde bulunan 340 bin 268 hükümlü ve tutuklu arasında, uyuşturucu suçlarından kalanların oranı yüzde 36 ile ilk sırada yer alıyor. Uyuşturucu suçlarından 119 bin kişi tutuklu veya hükümlü bulunurken, bu kişilerin büyük kısmı bağımlılık problemi ile mücadele ediyor. Adalet Bakanlığı, bu soruna çözüm getirmek amacıyla Bağımlı Rehabilitasyon Tipi Ceza İnfaz Kurumları Projesi'ni hayata geçirme kararı aldı. Bu kapsamda Bolu ve Adana'da pilot çalışma başlatıldı. Çalışma ile bağımlı bireylerin cezaevi sürecinde de bağımlılıktan kurtulmaları ve topluma kazandırılmaları hedeflendi.

 

'ÇOK GÜZEL BİR PROJE'

Türkiye Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç, Adana Yeşilay Şubesi'nde düzenlenen basın toplantısında projeyle ilgili bilgiler verdi. Cezaevindeki bağımlıların rehabilitasyon sistemine dahil edilmesi gerektiğini belirten Dinç, "Adalet Bakanlığı bu konuda Yeşilay ile irtibat halinde, çok güzel bir proje yapıyor. 'Cezaevi süresi devam ederken nasıl bir rehabilitasyon sistemi kurarız?' diye bir model üzerinde çalışıyorlar. Bu konudaki ilk çalışmayı da Adana ve Bolu'da yapıyorlar. Cezaevindeki bir kardeşimiz vaktini geçirirken aynı zamanda bağımlılıktan kurtulmak için hem psikoterapi hizmeti hem meslek edindirme kursu alacak hem de kaybettiği becerilerini yeniden kazanmak için çalışmalar yapacak" dedi. (DHA)

 

Görüntü Dökümü

------------------------

- Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç röportajı

 

Haber:-Kamera: ADANA,(DHA)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve taka61.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.