Cep telefonlarını satıp kendilerine araba yaptılar

Gümüşhaneli gençler el arabası tekerleğinden yaptıkları Go Kart tarzı araçları ile her yere gidip geliyorlar - Fırsat ve imkan verilirse gençler arabalarını geliştirmek istiyor

Gümüşhane’de pandemi sürecinde evde sıkılan 3 genç sosyal medyada boşa zaman geçirmek yerine cep telefonlarını satarak aldıkları malzemelerle kendilerine tek kişilik araba yaptı. Merkeze bağlı ArzularKabaköy Beldesi ile Dölek köyünde yaşayan 16, 18 ve 21 yaşlarındaki 3 genç bir araya gelerek kendi imkanlarıyla benzinle çalışan Go Kart tarzı araç yaptı. Yaptıkları aracı dedelerine de deneten ve tam puan alan gençler şimdi köyleri arasında yaptıkları bu araçla gidip geliyor. Üzerini örtmedikleri araçla kış aylarında zorluk geçen gençler bir sonraki aşamada aracın üzerini kapatmayı planlıyor. Önceki yıllarda bisiklete odun motoru bağlayan gençler bu yaz pandemi nedeniyle evde sıkılınca hem boş zamanlarını değerlendirme hem de sosyal medyada boşa zaman geçirmemek için kendilerine araba yapmaya karar verdi. 21 yaşındaki Adem Balaban, 18 yaşındaki Murathan Bayır ve 16 yaşındaki Mert Çakmak kafa kafaya vererek arabayı nasıl yapacaklarını tasarladı ardından ArzularKabaköy beldesinde dedelerine ait evde kendilerine minik bir atölye kurarak çalışmaya başladı. El arabası lastiklerinden 4 adet temin ederek profil demirinden iskeleti oluşturan gençler internetten sipariş ettikleri benzinli gokart aracı motorunu kendi araçlarına monte etti. Paraları bitince bu kez ellerindeki cep telefonlarını satan gençler ailelerinin de yardımıyla otomatik şanzıman ve disk fren sistemiyle donattıkları araca hurdacıdan aldıkları direksiyon ve kornasını da bağladı. “3 tekerlekli düşündük virajı alamayınca 4 tekerlekli yaptık” Aracı yapan gençlerden Dölek köylü Adem Balaban, aracı yapmayı 3-4 yıl önce düşündüğünü fakat o zaman imkanları el vermediği için yapamadıklarını belirterek, “Sonradan odun motoruyla biz bunu arkadaşım Murathan’la birlikte denedik ama fazla randıman alamadığımız için farklı yöntemlere gittik. Daha sonra internetten motor siparişimizi verdik. Motorumuz geldi. Şasemizin ölçülerini belirledikten sonra kaynak ustamız profil demirinden hazırladı ve motor üzerine koyduk. Test aşamasında gerçekleşen sıkıntılardan dolayı biraz süreç uzadı. Yaklaşık 3,5-4 ay süremizi aldı. Yaptıktan sonra teste çıkardık. Önce bunu 3 tekerlekli olarak düşünmüştük. Test aşamasında virajlara giremediğimizi, manevra yapamadığımızı gördükten sonra bunu 4 tekerlekli normal bir gokart arabasına benzer bir şey yapmayı düşündük. Yaptıktan sonra randıman aldık” dedi. “Malzemeleri hurdacıdan aldık, motoru internetten sipariş ettik” Aracın üzerini kapatmayı düşündüklerini ve bunu bütçeleri el verdiği müddetçe yapacaklarını ifade eden Balaban, “Malzemelerimizin bazılarını hurdacılardan aldık, bazılarını Trabzon’da parçacılardan temin ettik. Kaynak ustamız bize imkan sundu, ondan elde ettik, Motosikletlerde bulunan hidrolik fren sistemi, disk sistemi var, dişli sistemi var, go-kartlarda kullanılan motorumuz var, Doğan SLX arabalarında bulunan direksiyonumuzu koyduk içine, kornasını ve farlarını bağladık. Yaylanması için altına ufaktan amortisör koyduk. Bu hafta sonunda bayağı gezdik, gidişatını gördük. Uzun yol yaptım diyebilirim. Yaklaşık 10 kilometre yol yaptım ama hiç banamısın demedi. Çok güzel bir şekilde gidip geldi” diye konuştu. “Evlerde boş vakit geçireceğimize veya sosyal medyalarda boşa zaman harcayacağına böyle bir şey yapalım dedik” Bir diğer genç ArazularKabaköy beldesinden 18 yaşındaki Murathan Bayır da meslek lisesi elektrik-elektronik bölümünde öğrenci olduğunu belirterek, “Bu projeye 3 kişi başladık. Covid-19 salgınının verdiği sıkıntılardan dolayı kendimize böyle bir uğraş, bir şeyler yapmaya çalıştık ve başardık. Merakım var. Önceden de bisiklete odun motorunu taktık. Onda randıman alamadığımız için bu tarz bir şeye yöneldik. En çok da bu evlerde boş vakit geçireceğimize veya sosyal medyalarda boşa zaman harcayacağına böyle bir şey yapalım dedik” şeklinde konuştu. “Elimizdeki telefonları, evdeki bazı malzemelerimizi sattık” Kendilerini en çok maddiyatın zorladığını kaydeden Bayır, “Elimizde imkan olmadığı için elimizdeki telefonları sattık. Evdeki bazı malzemelerimizi sattık. Büyüklerimizde bize destek olabildiğince oldular. Adını şuan koyamadık, herhangi bir adı yok. Arkadaşım Adem Balaban’ın dedesi sürdü ve bayağı da hoşuma gitti araba. Projeyi biraz daha büyütebilmek daha güzel bir şeyler elde edebilmek istiyoruz. Ya bunun bir büyüğü olduğu zaman en azından büyüklerimiz gerektiği zaman binip gidebilirler, işlerini rahat bir şekilde görebilirler” ifadelerini kullandı.