Yusuf Yazıcı L'Equipe'e verdiği röportajda önemli açıklamalarda bulundu.

Fransa Ligue 1 takımlarından Lille forması giyen Yusuf Yazıcı, attığı gollerle adından söz ettirmeye devam ediyor.

Geçtiğimiz sezon yaşadığı ağır sakatlığın ardından adaptasyon sürecini de atlatan genç futbolcu, L'Equipe'e verdiği röportajda önemli açıklamalarda bulundu.

İşte milli yıldızın açıklamalarından öne çıkanlar...

PSG maçı öncesi, seni Trabzonspor'dan Lille'e getiren başkan Gerard Lopez ve Luis Campos görevlerinden ayrıldılar. Bu durum seni etkiledi mi?

Bu iki insan, Lille'e gelişimde önemli rol oynadılar. İyi ve kötü günlerde hep oradaydılar. Biliyorsunuz ki geçen sezon ağır bir sakatlık yaşadım. İnanır mısınız bilmem ama beni neredeyse her akşam aradılar. Ara sıra ziyaretime geldiler. Onlara büyük saygı duyuyorum. Benim için çok şey yaptılar. Asla unutmayacağım.

Bu olay senin orta vadede Lille'deki geleceğini etkiler mi?

Bu değişim beni ilgilendirmiyor. Benim işim sahada olmak. Futbolda böyle şeyler doğaldır. Yeni başkanımız Olivier Letang'a da hoş geldin demek istiyorum.

Lille'de ilk zamanların zordu. Özellikle sakatlıktan sonra... Bu durumu nasıl idare ettin?

Adaptasyon süreci olacağını biliyordum. Kendimi, güç ve dayanılılık anlamında güçlendirmek zorundaydım. Tam, "Evet, adaptasyon sürecim bitti" dediğimde sakatlık geçirdim. Arkadaşlarımdan, maçlardan uzak kaldım. Çok acı çektim. Eskisinden daha güçlü dönmek istiyordum. Şimdi çalışmalarımın meyvesini topluyorum. İyi bir oyuncu oldum çünkü gerçekten çok fazla çalıştım.

Attığın gollerinden sonra kollarını gökyüzüne kaldırıp yaptığın sevincin anlamı ne?

Bunun için uzun zamandır düşünüyordum. Menajerim, sportif psikoloğum, stilistim ve uyku uzmanımla toplandık ve onlara atacağım gollerden sonra bir sevinç şekli bulmamız gerektiğini söyledim. Bu sakatlıktan dönüşümden 3 ay öncesine tekabül ediyor. Toplantıda, adımın ve soyadımın baş harflerinin Y olmasından yola çıkarak böyle bir şeye karar verdik. Bu fikir hoşuma gitti. Başlarda tek yapıyordum. Daha sonra Jonathan Ikone bana katıldı. Dijon maçında bütün takım yanıma geldi. Fonte, Maignan ve Botman bize yetişememişti. Maçtan sonra havalimanına giderken otobüste bana, 'Bizi neden beklemedin?' dediler. Ben de, 'Bir dahaki sefere hep birlikte kutlarız' dedim. Bu sevinci paylaşmak, beni inanılmaz mutlu ediyor. Takım arkadaşlarımı ailem olarak görüyorum. Bazıları kardeşim, bazıları ağabeyim gibi...

Aileden söz etmişken... Lille'de vatandaşların Zeki Çelik ve Burak Yılmaz var...

Hepimizin güçlü karakterleri var. Birbirimize yardım etmeyi seviyoruz. Burak'la Trabzonspor'dan da takım arkadaşıydık. Zeki ile Milli Takım'dan... Performanslarımız birbirmizi mutlu ediyor.

Fransızca konuşuyor musun?

Anlıyorum ama henüz konuşamıyorum. Sakatlandığımda haftada 3 kez Fransızca dersi aldım. Sonra ikiye düştü. Şimdi maçlardan dolayı da haftada tek derse indirdik.

Lille'de kendini nasıl hissediyorsun?

Lille'de çok mutluyum. Gazetenizde, Milan maçı sonrası attığım gollerden dolayı beni ilk sayfaya koyduğunuz için teşekkür ederim. Ailem çok mutlu oldu. Endişelenmeyin, sık sık ilk sayfada olacağım.

.