Trabzonspor Kulübü, resmi internet sitesinden yaptığı "sportmenliğe aykırı açıklamaları" nedeniyle PFDK'ya sevk edildi. Bu gelişme üzerine Trabzonspor'un sahasında Konyaspor'u konuk edeceği karşılaşmanın gözlemcisi olarak Cem Papila görevlendirilince taraftarlardan tepki yağdı. 

Trabzonspor'un etkin taraftar gruplarından Çılgınlar Taraftarlar Derneği'nden yapılan açıklamada,

 "Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ve Merkez Hakem Kurulu’nu (MHK) eleştirmek bu noktada artık kaçınılmaz hale gelmiştir. Yıllardır Trabzonspor’un hakkını çalan, sahada emeği katleden hakemlerin, kasıtlı kararları ile Türk futbolunun adalet terazisini alt üst edenlerin hesabı sorulmadıkça, bu ligde adalet beklemek beyhude bir çaba. 2005 senesinde Fenerbahçe - Trabzonspor maçında hepimizin gözleri önünde tarih yazılmış, hakem Cem Papila'nın düdüğüyle Trabzonspor'un emekleri adeta gasp edilmiştir. O gün verilen kararlar, sahada çalınan yanlış düdükler, Trabzonspor’a yapılan haksızlığın en acı simgesi olarak hafızalara kazındı.

Peki, bugün ne değişti? Papila'nın bir şekilde adının yeniden Trabzonspor’un maçına gözlemci olarak atanması neyin diyeti? Bu, Trabzonspor’un Türk futbolunda sürekli cezalandırılmasının bir devamı mı? Ne olursa olsun, bu kararın altında başka bir hesap, başka bir çıkar olduğundan şüphemiz yok. MHK, başında Yunus Yıldırım gibi bir figürle nasıl güvenilir olabilir? Bu kişi, Trabzonspor'un geçmişte uğradığı haksızlıklarda sessiz kalan, göz yuman bir isim.

Bu atamalarla bir mesaj mı verilmeye çalışılıyor? MHK ve TFF, Trabzonspor'un her başarı adımında ayağını kaydırmak için mi var? Şampiyonluğa koşan, emek veren bir takımı sürekli engellemeye mi çalışıyorlar? Türk futbolu böyle mi yönetiliyor? Koskoca bir federasyon, koca bir ülkenin takımına bu kadar sistematik bir düşmanlığı nasıl besleyebilir? Sayın İbrahim Hacıosmanoğlu, “Kulüpler açıklamalarından dolayı PFDK’ya sevk edilmeyecek” demişti lakin yaşanan süreçte görüyoruz ki demeçlerinin tam tersi oluyor. Trabzonspor’un haklı isyanını dile getiren her açıklama, her eleştiri, adeta bir ceza mekanizmasıyla karşılanıyor. Sadece gerçekleri dile getirenlerin cezalandırıldığı, adaletsizliğin ödüllendirildiği bir sistemde, kim hak arayabilir? Bu ikiyüzlü uygulamalar, Türk futbolunun nereye gittiğini gösteriyor.

TFF ve MHK, adalet kavramını hiçe sayarak yıllardır Trabzonspor’u sahada değil, masada yenmeye çalışıyor. Bu dümenlerin, bu kirli oyunların sonu ne zaman gelecek? Tüm bu olanlar neyin diyeti? Trabzonspor’un haklı olduğu yerde bile susturulması, bu atamalarla mı perçinleniyor? Bizim anlamakta zorlandığımız, bu federasyonun neyi, kim için feda ettiğidir. Koskoca ülkenin Trabzonspor ile alıp veremediği ne?

Şimdi her zamankinden daha çok haykırma zamanı, susma, takımına sahip çık, Konyaspor’a karşı oynayacagımız maçta tribünlerdeki yerini al!" ifadelerine yer verildi.