Spor yorumcularının Trabzonspor yazıları
OLCAY ÇAKIR - ZİRVE ALIŞKANLIKTIR
Milli aradan dönüş Trabzon'un oyun anlayışına, kazanma azmine ve en önemlisi oyuncu bazında form ve sakatlık durumuna nasıl sirayet edecekti, hakikaten merak konusuydu! Obi Mikel'in sakatlığı sonrası oraya bir oyuncu mu monte edilecekti, yoksa Sturridge'ye alan mı açılacaktı?
Ünal Karaman milli arada nispeten daha da hazırlanmış olduğuna kanaat getirmiş olacak ki, Rize maçının da kahramanlarından Sturridge'yi; onu 11'de görmek isteyen taraftarları önünde sahaya sürdü. Sörloth ile birlikte rolleri ve pozisyonları maç içinde ara ara değişse de ilk 15 dakikalık bölümde fırtınanın sert esmesinin sebebi oldu Sturridge. Attı ve attırdı. Tıpkı Sörloth gibi. Sonra klasik, baskı yiyen, adeta geliyorum diyen golü bir türlü engelleyemeyen Trabzonspor'a dönüşme hastalığı baş gösterdi.
Bu takımın ilk 15 dakikalık oyununun süresini ya da periyotlarını artırması kovalanan hedef için şart! İç sahada Sturridge fizik kalitesi, maç eksikleri tam olana kadar maçların bazı bölümlerinde takımını sahada "çok fazla" bazı bölümlerinde de "eksik" bırakacağı düşünülerek; oyun içinde farklı oyun(ki denendi) ya da kenardan hızlı reaksiyonla müdahalelerle durum pozitife çevirilmeli.
Trabzonspor şimdi zirve keyfi yaşıyor ve bunu da camiası ile birlikte sonuna kadar hak ediyor. Taraftarlarına bu oyunu, bu kaliteli ayakları birlikte oynatma becerisini, zirveyi gösterdikten sonra beklentinin ne olacağını da kestiriyordur içten içe.
O sene bu sene mi bilinmez ama son dönem hiç bu kadar bu seneye benzememişti o sene denilebilir. Haliyle çok puan ya da puanlar kaybedilen ve dün gece gibi çoğunda da Uğurcan'ın oyunu ellerinde tuttuğu gerçeği de göz ardı edilmemeli. Ve Sosa... Büyük oynuyor. Adeta hedefe kilitlenmiş gibi...
NECMİ PEREKLİ - ARTIK DAHA DİKKATLİ OLMALILAR
Trabzonspor kendi sahasında zorlu rakibi Gaziantepspor karşısında farklı galip gelerek maç fazlasıyla liderlik koltuğuna oturdu. Son haftalardaki başarılı futboluna dünkü galibiyet ile bir yenisini daha eklerken, karşılaşmanın sonlarına doğru oynadığı hedefe yönelik futbolu ile üç puanı hanesine yazdırdı.
Trabzonspor takımında tüm oyuncular görevlerini layıkı ile yapmaya çalıştılar. Ancak Nwakaeme için esaslı bir ikaz yapılmalı. Bu oyuncu son haftalarda süratle formdan ve oyuna katkıdan uzaklaşmaktadır. Buna acilen çare bulunması gerekir. Hatta zaman zaman dinlendirilip uyarılması da iyi olur.
Beklentilerin aksine Gaziantepspor pek de zorlayamadı. Yediği gollerde de kalecisinin bariz hatalarının olduğunu belirtelim. 90 dakikanın hikayesine gelince; Trabzonspor müsabakanın hemen başında oyunun tempo ve ritmini yüksek tutarak rakibinin savunmadaki direncini ve oyun disiplinini bozdu.
Gaziantepspor ise savunma olarak fevkalade kötü ve düzensizdi. Bordo-mavili ekip ikinci golden sonra geçirdiği duraklamanın akabinde yediği gol ile uyandı. Karadeniz ekibi, karşılaşmanın tehlikeye girdiğini anlayınca oyun ritminde vites yükselterek malum sonuca ulaştı.
Liderlik sonrası Trabzonspor üzerine daha bir baskı kurulacaktır. Bundan sonra bordo-mavililere moral, kondisyon ve motivasyon konusunda ikazlar yapılmalıdır. Çünkü bundan böyle oynananacak karşılaşmaların atmosferi tüm takım için daha fazla baskı altında geçmeye namzettir.
ZEKİ UZUNDURUKAN - ŞAMPİYONLUK IŞIĞI
Sörloth, kendisine yardımcı bir forvetle oynadığı zaman, Ronaldo'ya dönüşüyor adeta. Dünkü maçın ilk 20 dakikasında muhteşem bir Sörloth izledik. Bunda maça fırtına gibi giren Sturridge'nin rolü çok büyüktü. Sörloth-Sturridge ikilisi, maçın ilk yarısını 1 gol, 1 asistle tamamladı.
Bu ikili, ilk yarıda hücum yükünü omuzlarına alınca, Nwakaeme etkisiz gibi göründü ilk 45'te. Trabzonspor, 2 farklı öne geçtikten sonra oyunu rölantiye aldı. Böyle olunca Gaziantep FK, 2 gol pozisyonuna girdi ama Uğurcan yine müthiş 2 kurtarış yaptı.
Bordo-mavililer, 2. yarıya da çok coşkulu başladı. Ceza sahası içindeki final paslarında biraz daha becerikli olabilselerdi, çok daha farklı bir skor ortaya çıkabilirdi. Gaziantep FK'nın Jefferson ile bulduğu golde yine savunmadaki sıkıntılar ortaya çıktı.
Başta Hüseyin olmak üzere tüm savunma hem yer hem de adam paylaşımında hata yaptı. Trabzonspor adına sahada işlerin iyi gitmediği bir anda maçın yıldızı kaptan Sosa sahneye çıktı. Rakip kaleye füze gibi bir şut gönderdi. Trabzonspor, çok şanslı; çünkü kadrosunda bir maestrosu var; yani Sosa'sı. Olağanüstü futbol sezileri var Sosa'nın.
Sosa Trabzon'u; Trabzon Sosa'yı çok sevdi. Bu birliktelik Trabzonspor'a başarıyı getiriyor işte. Ünal Karaman'ı da tebrik edelim. Dünkü maçta yaptığı değişikliklerle farklı galibiyeti getirdi. Yusuf Sarı'nın da sakatlık dönüşü attığı gol moral oldu.
Yusuf çok özellikli bir oyuncu. Şampiyonluk yarışında Yusuf Sarı'ya çok ihtiyacı olacak Trabzonspor'un. Bu Trabzonspor, defans zaaflarını giderebilirse; o özlenen şampiyonluk da gelir... Çünkü bu takımda Sosa var; şampiyonluk potansiyeli de var...