Narin Güran cinayetine ilişkin mahkeme, gerekçeli kararını açıkladı (2)

NARİN VE ENES GÜRAN’IN ADLİ TIP RAPORLARINA YER VERİLDİ

arin Güran’ın cenazesinin bulunmasının ardından götürüldüğü Adli Tıp Kurumu’nda yapılan ilk incelemede sol bacak diz kısmında kopma olduğu belirtilerek, “Cesedin bulunduğu yerin yan tarafında kaval kemiğine benzer kemik parçası ve küçük parçacıklar bulunduğu, kesin ölüm sebebinin ve sair hususların yapılacak patolojik, biyolojik ve kimyasal incelemeler neticesinde belirlenebileceğinin belirtildiği, olay yeri incelemesi sırasında entomolojik verilerin toplanması mümkün olmamakla, eldeki böceklerin cesetteki toplam topluluğu temsil edip etmediğinin bilinmemesiyle ve cesedin bulunduğu mikrohabitatta sıcaklık verileri kaydedilememekle beraber, ceset üzerindeki böcek faunasının analizi, böceklerin kolonizasyonu ve erişkin olmayan formların gelişimi birlikte değerlendirildiğinde; incelenen örneklerin yaşının toplandığı zamana (08.09.2024) göre 17 gün ±(artı veya eksi) 24 saat olabileceği, maktulün kaybolduğu zaman (21.08.2024) ile uyumlu olduğu şeklinde belirtildiği görülmüştür. Narin'i arama faaliyetleri sırasında sanık Enes Güran'ın 26/08/2024 tarihinde sağ kol iç kısmında ve sağ gözaltında morluk olduğunun tespit edilmesi üzerine havayolu ile İstanbul Adli Tıp Kurumuna sevki sağlanmıştır. İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Kurulunun 28/08/2024 tarihli raporunda;

“1) Kişinin sağ göz altında ve sağ ön kolda tarif ve tespit edilen yumuşak doku lezyonunun lokalizasyonu, travmatik etkileri, rengi, ölçüsü, derinliği hep birlikte değerlendirildiğinde bu lezyonların 3-6 gün arası zaman dilimiyle uyumlu olduğu,

2) Kişinin ilk günkü fotoğraflarında ve kurulumuzda yapılan muayenesinde sağ ön kol iç yüz ortada 4.5x1.9 cm’lik hafif elipsoid şekilli ekimoz, bu ekimozun lateralinde 2.5x1.8 cm’lik hafif elipsoid şekilli ekimoz ve bu ekimozlarında içerisinde yer yer hafif kırmızı renk değişimleri tespit edildiği, bu lezyonların insan ısırık iziyle uyumlu olduğu, lezyonların lokalizasyonları, tipik ve net bütün dişleri kavrayan çene hareketleri bütünlüğünü içermediği, sadece uç kısımları ile meydana geldiğinden, bu lezyonların sorulduğu üzere küçük çocuğa (18 yaşından küçük) ait olabileceği gibi erişkine de ait olabileceği, aralarında ayrım yapılamayacağı

3) İncelenen panoramik grafiye göre sadece kalitatif analiz yapılabildiği, kantitatif analiz için ağız modelinin bizzat kendisinin gerekli olduğu, ancak incelenen panoromik grafideki mevcut dişler ile kalitatif olarak gerçekleşmesinin reddedilemeyeceğinin belirtildiği, ayrıca sırtta interskapular bölgede en büyüğü 1*0,1 cm'lik, en küçüğü 0,1 cm çaplı kırmızı renk değişimlerinin mevcut olduğu” şeklinde rapor tanzim edildiği görülmüştür. Sanık Enes Güran ile Adli Tıp Kurumu uzmanlarınca rapor hazırlanmak için yapılan görüşmelerde; kardeşi olan Narin'in kaybolduğu gün çok üzüntülü olduğunu, sağ göz altında bulunan ekimotik görünümdeki lezyonu kendi marifeti ile yani üzüntüden yüzüne 6 kez yumruk vurarak yaptığını belirttiği yine sağ kol ön yüz orta kısmında ısırık izini de kendi marifetiyle yani kendini ısırarak yaptığını belirttiği görülmüştür. İş bu yaralanmalar hem soruşturma aşamasında hem de mahkememizce yapılan yargılama sırasında özellikle sanık Enes'e sorulmuş, verdiği cevapta kolundaki ısırığı kardeşini bulamadığı ve ailesini hüzünlü olarak gördüğü için sinirli bir şekilde kendisinin kolunu ısırarak yaptığını, yüzündeki morlukların ise kayıp olan maktul Narin'i mısır tarlasında ararken mısırların yaprak ve koçanlarının çarpması sonucu oluştuğunu belirttiği görülmüştür.

Sanık Enes'te meydana gelen yaralanmasının mahkememizce yapılan değerlendirmesinde; sanığın aşamalardaki çelişkili beyanlarının bir bütün halinde hayatın olağan akışı ile uygun olmadığı kabul edilmiştir. Yine kovuşturma aşamasında Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan Narin'in elinde ve kıyafeti üzerinde çıkan kıl örneklerinin makroskobik ve mikroskobik incelemesine ilişkin raporun mahkememize gönderildiği görülmüştür. Söz konusu raporda;

Narin Güran'ın sol avuç içerisinde ve siyah şort üzerinde bulunan yaklaşık 29 cm'lik kahverengi kıl örnekleri ile atlet üzerinden alınan yaklaşık 16 cm ve 11 cm'lik kahverengi kıl örneklerinde, Mitokondriyal DNA (mtDNA)'da yüksek oranda polimorfizm gösteren Kontrol Bölgesindeki bazların sekanslanması ile elde edilen verilere göre; Yüksel Güran, Enes Güran ve Narin Güran'a ait mtDNA dizilerinin birbiri ile aynı olduğunun tespit edildiği, Mitokondriyal DNA (mtDNA)'nın sadece anneden çocuğa aktarıldığı ve aynı annesel soy ağacındaki bireylerde (kardeşler, anneanne, teyze, dayı, teyze çocukları gibi) aynı baz dizilimine sahip olduğundan şahısların aynı annesel soydan gelip gelmedikleri ile ilgili bilgi sağladığının belirtildiği görülmüştür” denildi.

SALİM GÜRAN İLE İLGİLİ RAPORLAR

Mahkeme heyeti Salim Güran’ın olay günü ve öncesinde fiilen kullanmakta olduğu 47 KF 388 plakalı araç üzerinde arama ve inceleme yapıldığı, elde edilen numunelerin Van Jandarma Kriminal Laboratuvarınca yapılan incelemesi sonucu düzenlenen raporda söz konusu aracın şoför koltuğunun oturma kısmında Narin Güran’a ait DNA profili bulunduğunun tespit edildiğinin belirtildiği görülmüştür. Salim Güran’ın kullanımında olan 47 KF 388 plakalı araçta bulunan bulgular üzerine araç içerisinde daha detaylı inceleme yapılabilmesi amacıyla söz konusu araç çekici marifetiyle Van Jandarma Kriminal Laboratuvarına gönderilmiş, yapılan detaylı incelemede aracın sağ arka kapı iç kısmı üzerinden elde edilen kıl numunesinin Narin Güran'a ait olduğunun tespit edildiğinin belirtildiği görülmüştür. Dosya kapsamında delil elde edebilmek için olay yeri ve etrafında bulunan halı, kilim, yorgan, yastık, elbise, Güran ailesinin şahsi eşyaları, olay yerinde ve civarında bulunan taş, kum vb diğer eşyalar üzerinde incelemeler yapıldığı, yapılan incelemeler sonucunda birden fazla Adli Tıp Kurulu raporlarının alındığı, raporlarda suç unsuru olabilecek bir bulguya rastlanılmadığının belirtildiği görülmüştür. Bu nedenle söz konusu raporlara burada tek tek değinilmemiş, gerekçeli kararda belirtilen ve tartışılan raporlar dışındaki diğer raporların maktul Narin Güran'ın öldürülme olayına ilişkin somut bir veri sunmadığı anlaşılmıştır. Diğer deliller bakımından; kolluk kuvvetleri tarafından tutulan tutanaklarda köy muhtarı olan sanık Salim'in arama çalışma faaliyetleri sırasında sürekli çelişkili ve şüpheli beyanlarda bulunduğu, kolluk kuvvetlerini olay yerinden farklı bölgelere yönlendirerek maktul Narin'in cansız bedeninin geç bulunmasına sebebiyet verdiği, yine özellikle kayıp günü kolluk kuvvetlerine verdiği bilgiler ve diğer yaptığı konuşmalarda Narin'in kaybolduğu saate ilişkin farklı ve çelişkili saat bilgileri verdiği, yaptığı telefon konuşmalarında da (söz konusu konuşmalar sanık Salim'in kendi kullanımında olan telefonuna kayıt programı yüklediği için tespit edildiği) sürekli farklı farklı saatlerden bahsettiği görülmüştür. Sanıklardan Salim Güran'ın kişisel kullanımında olan telefonuna konuşmaları kaydeden bir program yüklediği görülmüştür. İlgili programda yer alan konuşmaların Türkçe tercümeleri yapılarak dosya arasında konulmuştur. Yapılan incelemede maktul Narin'in öldürülmesi olayına ilişkin herhangi bir konuşmaya rastlanılmamıştır. Yine sanığın kendisini arayan kişilere arama faaliyetlerinde olduğunu, her yere baktıklarını, Narin'i çingenelerin kırmızı bir araba ile kaçırmış olabileceğini, mısır ya da başkaca tarlalarda köy halkının arama yapmasını söylediği görülmüştür. Ancak olay günü olan 21/08/2024 tarihi gecesi ve sonrası konuşmaların kaydının olmadığı, ilgili programın gece vakti, 22/08/2024 saat 00:31 sıralarında kullanıcı tarafından devre dışı bırakıldığı anlaşılmıştır. Ayrıca yapılan incelemelerde sanığın HTS kaydı ile telefonda yer alan konuşma kayıtları karşılaştırıldığında; olay gününde bazı konuşmalara ait kayıtlarının olduğu, bazı konuşmalara ait kayıtların ise silindiği, yine aynı şekilde başta WhatsApp konuşmalar ve mesajlaşmalar olmak üzere diğer mesajlaşma kayıtlarının da bazılarının silindiği görülmüştür. Bu husus mahkememizce sanığa sorulduğunda; muhtar olduğunu, bu nedenle kendisinin sürekli arandığını, bazı şeyleri unuttuğunu, bu nedenle unutmamak için telefon konuşmaları kaydeden programı birisine yüklettiğini, ancak olay günü ve sonrası bilerek silmediğini, ayrıca eskort ile görüştüğü için WhatsApp geçmişini sildiğini söylemiştir. Ancak yapılan incelemede eskort ile yaptığı görüşmeler ile önemsiz bazı mesajlaşmalar ile bazı konuşma kayıtlarının kaldığı anlaşılmıştır. Bu durum mahkememizce olağan dışı bir durum olarak değerlendirilmiştir. Çünkü köy muhtarı olan sanık Salim'in kayıp günü ve sonrası sıklıkla aranacağı, unutkan olan birinin ve niyeti gerçekten kayıp kızı bulmak olan kişinin bu konuşmaları kaydeden programı kayıp vakası arama sırasında daha çok kullanması gerektiği, köy muhtarı olan kişinin sürekli birileri tarafından aranılıp bilgi verileceği, unutkan olan kişinin daha sonra bu konuşmaları tekrar dinleyip önemli gördüğü hususları kolluk birimlerine söyleyebileceği, belki ilgili konuşmaları kolluk kuvvetlerine dinletebileceği hususları mevcutken sanığın söz konusu programı uzun süredir kullanıp kayıp vakası günü gece yarısından sonra silmesi, yine gün içerisinde yaptığı bazı konuşma kayıtlarını silerken bazılarını silmemesi ile WhatsApp geçmişini de aynı şekilde silip ve ortaya çıkmasını istemediği eskort mesajlarını ve önemsiz bazı mesajları bırakması; sanığın bir şeyleri gizlediği, bir şeyleri saklamak için bu şekilde hareket ettiği, maktul Narin'in cansız bedeninin bulunmasını istemediği, yine Narin'in ölümüne ilişkin gerçekleri gizleyerek ortaya çıkmasını engellediği şeklinde mahkememizce kabul edilmiştir. Ayrıca Güran aile mensubu kişilerin de bu aşamada telefon geçmişlerini sildikleri görülmüştür. Bu husus somut olay açısından doğrudan etki eden bir delil olmamakla birlikte şüpheli ve dikkat çekici bir davranış olarak görülmüştür” denildi. (DHA)