Karadeniz’de hamsi bitebilir: Yem olarak değil, insan gıdası olarak tüketilmeli

ORDU Üniversitesi (ODÜ) Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Aydın, Balık unu ve balık yağı olarak kullanılmak üzere yapılan hamsi avının insan gıdası olarak avlanan hamsinin sonunu getirebileceğini söyledi. Aydın, "Hamsinin üzerinde ciddi av baskısı var. Gelecek zamanlarda hamsi avına bu şekilde devam edersek kesinlikle hamsiden faydalanamayacağız. Yani insan gıdası olarak stoklarımız ciddi zarar görmekte” dedi.

 

1 Eylül itibarıyla başlayan av sezonu sonrası Karadeniz’de balık tezgahları şenlendi. Karadeniz'de palamut bereketiyle sezonu açan balıkçılar, hamside umduğunu bulamadı. Karadeniz'de avlanabilir boy uzunluğu 9 santimetrenin altında kalan hamsinin popülasyonu olumsuz etkilendi. Özellikle Gürcistan ve Abazya bölgesinde balık unu ve balık yağı olarak kullanılmak üzere yapılan hamsi avcılığı ise insan gıdası olarak tüketilmek üzere avlanan hamsinin popülasyonu baskılandı. ODÜ Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Aydın, hamsinin insan gıdası olarak tüketilmesinin önemine değinerek, “Bu miktarlarda hamsi avlanması halkın tüketimine arz edilmediğinden dolayı, ‘5- 6 yıldır neredeyse Karadeniz halkı ve Türk halkı hamsi tüketememektedir’ desek yalan olmaz. Dolayısıyla bu hamsinin, hamsi gibi değerli bir balığın balık unu ve balık yağında değil, insan gıdası olarak tüketilmesi gerekmektedir. Biz hamsiyi kesinlikle insan gıdası olarak değerlendirmek zorundayız. Bu sene de burada avlayacağımız hamsiler, yani büyük bizim tüketebileceğimiz tezgaha gelecek hamsilerin, geçen yıl orada yani Gürcistan ve Abazya bölgesinde avcılığı yapıldı. Dolayısıyla bu senede hamsi avlayacağımızı düşünmüyorum” dedi.

 

'BU GİDİŞLE GELECEK NESİLLERE HAMSİ BIRAKMAMIZ ZOR'

Hamsi üzerinde av baskısı olduğunu söyleyen Aydın, “Şu anda bile Türk halkı da vatandaşlarımızda herkes bunun farkındadırlar. Hamsi yiyemiyoruz. Bu yiyemememizin doğrultusunda da diyebiliriz ki hamsi stokları ciddi zarar görmektedir. Yani üzerinde ciddi bir av baskısı vardır. Gelecek zamanlarda hamsi avına bu şekilde devam edersek kesinlikle hamsiden faydalanamayacağız. Yani insan gıdası olarak stoklarımız ciddi zarar görmekte, ciddi av baskısı üzerinde vardır. Gelecek nesillerimizde hamsiyi bırakmamız bu gidişle zor. Stoklar ciddi tahrip görebilir” diye konuştu.

 

'PALAMUTU DAHA UCUZ YEMELİYİZ'

Av sezonunun başlamasıyla palamudun tezgahları şenlendirdiğini ancak palamudun daha ucuza tüketilmesi gerektiğini aktaran Aydın, sözlerine şöyle devam etti;

 

“1 Eylül itibarıyla sezon açıldıktan sonra bu sezon yoğun olarak Palamut avcılığı yapılmaktadır. Belirli yıllarda 5 -10 yılda birçok ciddi palamut avcılığının yapılması mümkündür. Bu bilimsel anlamda da belli sezonlarda böyle aralıklarda ‘küçük pelajik’ demiş olduğumuz balık gruplarında düşüşler ve pik yapma dönemleri olabilir. Palamut da bu sezon öyle bir zaman geçirmekte ve balıkçılara da geçim kaynağı olarak ciddi bir şekilde katkı sağlamaktadır. Ama genelde palamudu 100 liraya yiyoruz. Umut ediyoruz ki bu kadar bol palamut avlanırken daha ucuz bir şekilde halkımızın palamut yemesi beklentimiz doğrultusundadır.”

 

On senedir balıkçılık yapan Selahattin Şahin, “Bu sene bayağı bir palamut yakalanıyor. Hamsi de denizin yemi olduğundan bu sene hamsi bu sene çok olmayacak gibi duruyor” dedi. 40 senedir balıkçılık yapan Resul Öz ise, bu sene hamsi palamudun çok olmasından sebep, biraz düşük. İlerleyen yıllarda hamsi bu şekilde avlanmaya devam edilirse bitebilir” ifadelerini kullandı. (DHA)