Ünal Karaman’ın 2-2'lik Beraberlikle Sonuçlanan Beşiktaş Maçı Açıklaması

Ünal Karaman’ın  2-2'lik Beraberlikle Sonuçlanan Beşiktaş Maçı Açıklaması

 

 

Üç puanla dönemediğimiz için mutsuz olduğunu ifade eden Ünal Karaman,

''2-0'a geldikten sonra bizim tarzımızdaki takımların normal şartlarda bu maçı bırakmaması gerekiyor. Ama karşınızdaki takım Beşiktaş olursa, çok değerli hocamın çalıştırdığı takım olursa sizi zorlayabiliyor. Onlar da bizi zorladılar. Pes etmediler, taraftarının desteğiyle. Son dakika da olsa ben yediğimiz gol adına üzüntülüyüm. Şartlar ne olursa olsun yemememiz gerekiyordu. Kendi adımıza bazı zorluklarımız vardı. Geçen hafta da bunun izahını yapmıştık. Onazi, Sosa ve Abdulkadir'in rahatsızlıkları vardı. Bu oyuncuların oynayıp oynamayacakları belli olmayan, istim üstünde geldik buraya. Rodallega'nın rahatsızlığı vardı. Maç toplantısına girinceye kadar onun da belirsizliği vardı. Bizim için kilit pozisyondaki oyuncular ister istemez antrenmansızlık süreleri uzandığında bizim en iyi yaptığımız pas oyununu istediğimiz şekilde yapmamızın önüne geçti. Ne olursa olsun, her şeye rağmen 2-0 öne geçmiş Trabzonspor, psikolojik olarak üstünlük sağlayacağı dakikalarda biraz topa sahip olma ve oyunu tutma başarısını göstermiş olsaydı buradan 3 puanla dönerdik. Ben şahsım adına son derece üzgünüm'' dedi.

 

(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({ google_ad_client: "ca-pub-6169601410457476", enable_page_level_ads: true });

''NE OLURSA OLSUN O DAKİKADA GOL YEMEMELİYDİK!''

 

Maçı bitirdiğimiz dakikalarda gol yemememiz gerektiğini belirten Karaman,

''Benim size vereceğim her türlü cevap, bir takımı eleştirel boyutta değerlendirirken bir takımı da farklı boyutlara çekebilir. Bazı şeyleri kendi içimizde saklayalım. Özde şunu söyleyebiliriz. Yapacağınız hamleler sizi mutlak doğruya götürmesini istersiniz. Yapacağınız hamlenin bir sonuca varması adına düşünürsünüz. Biz Batuhan'ı koyduk, yüksek bir oyuncu koyduk oyuna. En azından orada bir duruş gösterir, gelen yüksek toplarda da katkı sağlar diye. O gayreti o samimiyeti gösteriyor ama bakıyorsunuz Beşiktaş'ın kenardan geldiği topların 80 - 90'ına Beşiktaş vuruyor. Burada ya karşılamada sıkıntı oluyor ya konsantrasyonda sıkıntı oluyor ya da farklı şeylerde sıkıntı oluyor. Onun ötesinde, oyunu tutmak istiyoruz belki orta sahaya hamlemiz gerekecek ama o pozisyonda kullanabileceğimiz söz konusu değil. Birçok takım birçok zorluklarla mücadele ediyor. Bazı oyuncularımızın antrenman eksiği varken bile sahada kullanımına, o riski göze alabilecek boyutta cesaret gösterebiliyorsak bizim de bazı zorluklar içerisinde olduğumuz göz ardı edilmemeli. Ne olursa olsun, maçı bitirmişsin o dakikada senin takımın gol yememeli, yemeyecek. Ekstra birileri, ekstra sorumluluk alacak. Olmadı, biz hamle yaptık belki hamlelerimiz düşündüğümüz gibi olmadı. Her şeye rağmen 3-1'i bulabilecek pozisyonlarımız vardı. 2-2'deyken son dakikada maçı kazanabilecek pozisyonumuz var. Sosa'nın oyundan çıkması, Onazi'nin ikinci yarının ortalarından itibaren gösterilen üst düzey mücadeleyle birlikte oyundan düşmesi bizim yapacağımız hamleyi biraz daha yapamamamıza sebep oldu. Ön tarafta tutup rakibin gelmemesine çalıştık ama onu da başardığımız söylenemez. Uğurcan'ın kritik 2-3 tane kurtarışı olmamış olsa sıkıntıya da kalabilirdik'' dedi.

 

(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({ google_ad_client: "ca-pub-6169601410457476", enable_page_level_ads: true });

''HAFTA HAFTA İLERLEMELİYİZ!''

 

Şampiyonluk söylemi yerine maçları hafta hafta değerlendirdiklerini belirten Karaman, ''Futbolun kaderini sahanın içerisindeki bir avuç insan belirliyor. Milyonların kaderini o insanlar belirliyor. Belki biz takım mühendisliği içerisinde Türkiye'deki takımlar olarak bazı konularda hata yapıyoruz. Binler tribünleri dolduruyor, milyonlar ekran başında kilitleniyor ama sahanın içinde bir avuç insan bütün bu insanların heyecanını tatmin edici boyutta cevaplamak zorunda. Bir şeyleri konuşabilmek için o bir şeylerin hazırlığını yapmış olmak gerekiyor. Biz Trabzonspor olarak başlamışız, mevcut bütçeyle ilgili başkanımız ve yönetim kurulumuz açıklama yaptılar. Geçen yılın bütçesinin altında bir başlangıçla bu noktaya geldik. Geçen yıl forma şansı bulamayan oyuncularla sezon başlangıcı yaptık. Bunu ötesinde oyuncularımız iyi mücadele ettiler, iyi sonuçlar aldılar belki daha iyi sonuçlar alabilirdik. Ama biz üç maç kazandık, Beşiktaş'la burada kora kor mücadele yaptık diye uzun vadeli konuşamayız şu anda. Evet Beşiktaş maçımız bitmiştir, onun değerlendirmesini yapacağız ama Rizespor maçı benim soyunma odasına girdiğim andan itibaren bütün konsantrasyonumuz o maçta olacak. Hafta hafta ilerlemeyi daha sağlıklı buluyorum.'' ifadelerini kullandı.

 

''KUCKA İMZA ATANA KADAR BİZİM OYUNCUMUZ!''

 

(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({ google_ad_client: "ca-pub-6169601410457476", enable_page_level_ads: true });

Kucka'nın transferi üzerine gelen sorulara ise Karaman,

 ''Kucka ile ilgili vereceğiz karar bizim tek başımıza verebileceğimiz bir karar değil. Yönetim kurulumuzla oturacağız, değerlendirme yapacağız. Kucka bizim takımdan ayrılacağı imzayı atmadığı sürece bizim oyuncumuzdur. Eğer biz dedikoduyla iş yapmış olsa, zaten Türkiye bu işe müsait yeteri kadar dedikodu var. İmza atana kadar bizim oyuncumuz olarak değerlendirmenizde fayda var. Ayrıca lig anlamında Rizespor maçından bahsettim, hafta hafta olarak onu kastettim. Yoksa arada bir kupa maçımız var. Sivas Belediyespor maçını da unutmamamız gerekiyor.'' şeklinde yanıt verdi.

 

''OYUNCULARIMIN ÖZVERİSİNDEN ÇOK MEMNUNUM!''

 

Tüm şartlara rağmen futbolcularımızdan memnun olduğunu belirten Karaman,

 ''Ben takımımı beğenmedim diye bir ifade kullanamam, çünkü haksızlık olur. Eğer konuyu bu şekilde algılarsak bir yerde yanlış yapmış oluruz. Büyük takımlar, milyonların hayalini belki transfer komitesindeki 3-5 kişinin inisiyatifine bağlıyorsunuz. Belki iki tane yöneticinin, bir başkanın iki dudağı arasına bağlıyorsunuz. Ben de diyorum ki bu geniş kapsamlı bir çalışmanın ürünü olmalı. Bu geniş kapsamlı çalışma altyapısıdır, üstyapısıdır, pilot takımıdır, yapılacak transferlerdir. Tek başına transfer yeterli olmaz. Belki dünyanın en güzel parçalarını bir tek heykelde toplamaya kalkarsanız saçma sapan bir şey ortaya çıkartırsınız. Sizin ülke kültürünüzle uyacak mı, takım kültürünüzle uyacak mı? Onu düşündüğünüz zaman oyun formatı içerisinde düşündüğünüz oyuncularla birlikte bu yapıyı tamamlayacak mı? Bu bir mühendislik işidir. Türkiye'deki takımlar, başkanlar, yöneticiler bu konuda biraz daha hassas davranmalılar. Bu tek başına ben dedim aldım denecek bir olay değil. Ben oyuncularıma, takımıma karşı o ifadeyi kullanırsam Allah beni taş eder. Çünkü oyuncularım ilk günden beri, kamptan beri benim ağzımdan ancak övgüyü duyuyorlar. Oyuncularımın hepsi bir karakter ortaya koyuyor, onların her birine teşekkür ediyorum. Benim bugünkü, belki sizin anlamadığınız noktada kastettiğim konu Onazi'nin 17 gün antrenman yapmamasıydı. Sosa sıkıntılıydı, hem kasığında hem de ayak bileğinde sıkıntı var, maça yansıdı. Abdulkadir aynı şekilde. Şimdi sizin kilit pozisyondaki oyuncunuz ve Hugo'nun hastalığı buna eklenince. Bir de savunma kurgusu içerisinde yapmış olduğunuz bir transfer ki ligin başlamasına kısa bir süre kala belki 5-6 antrenmanda kullandığımız Zargo ve genç takım oyuncumuzdan gelen Hüseyin'le beraber oynuyoruz. Bu özveriyi yok sayamayız. Ama uzun vadeli bir plan - program yapacaksanız bu bir özveri gerektiriyor, mühendislik gerektiriyor. Tamam ben yaptım oldu veya iki maç kazandım şampiyon olacağım veya iki maç kaybettim küme düşeceğim diye algılanmamalı. Genel perspektifle bakıldığında Beşiktaş'ın kullanmadığı oyuncuları görüyorsunuz. Belli bir ligin, belli bir tecrübenin ve uzun süre de Milli Takım forması giymiş oyuncular. Onları yok sayamazsınız. Oyuncularımın her şeye rağmen gösterdikleri mücadeleden son derece memnunum, sezon başından beri göstermiş oldukları özverinden son derece memnunum'' diyerek sözlerini noktaladı.