‘Lösemi tedavisinde başarı oranı yüzde 90’lara ulaştı’

İSTANBUL, (DHA)- ÇOCUK Hematoloji ve Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Işık Odaman Al, Löseminin, çocukluk çağında en sık rastlanan kanser türlerinden biri olduğunu belirtti. Doç. Dr. Al, “Ukrayna’dan Türkiye’ye gelen 10 yaşındaki TymofııYatsıuk ile Kazakistan’dan gelen 7 yaşındaki Aslan Bayakhmetov’un Türkiye’de tedavi gören ve hayata sıkı sıkıya tutunan çocuklardan yalnızca ikisi. Yeni tedavi protokolleri ve destek tedavilerdeki gelişmeler ile lösemide başarı oranı yüzde 90’lara ulaştı” dedi.

 

Medipol Üniversitesi Mega Hastanesi’nde Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Işık Odaman Al, löseminin özellikle çocukluk çağında en sık görülen ve halk arasında kan kanseri olarak bilinen bir kemik iliği hastalığı olduğunu belirtti. Dr. Al, lösemi tedavisindeki başarı oranının yüzde 90’a kadar yükseldiğini, ancak hastalığın yüzde 20 oranında nüksedebileceğini dile getirdi.

 

TEDAVİDE DONÖRÜN ÖNEMİ BÜYÜK

 

Dr. Al, lösemi tedavisinde kullanılan kemoterapi ve kök hücre nakli yöntemlerinin hastaya göre belirlendiğini ifade ederek, “Bazı hastalar kemoterapi ile tedavi olabilirken, bazıları kök hücre nakline ihtiyaç duyuyor. Öncelikle hastaların yakın akrabaları donör olarak değerlendiriliyor. Ancak uygun bir verici bulunamazsa, gönüllü donörlere büyük ihtiyaç duyuluyor” diye konuştu.

 

HER NAKİL BİR HAYAT DEMEK

 

Ukrayna’daki savaştan önce tedavi için Türkiye’ye gelen hastalardan biri de 10 yaşındaki Tymofıı Yatsıuk. Tedavi süreci hakkında bilgi veren Tymofıı’nun annesi Inna Yatsiuk, Türkiye’de kemik iliği nakli olduğunu ve oğluna kendisinin donör olduğunu belirterek, “Savaş nedeniyle ülkemize geri dönemiyoruz, ama burada oğlumun hayatını kurtarmak için elimizden geleni yapıyoruz. Bu süreçte donör ben oldum. 3 yıldır Türkiye’de tedavimiz devam ediyor. Kemik iliği nakli bir hayat demek” dedi.

 

‘DONÖR OLARAK HAYAT KURTARMAYA DAVET EDİYORUM’

 

Kazakistan’dan lösemi tedavisi için gelen ve Medipol Üniversitesi Mega Hastanesi’nde tedavisi süren 7 yaşındaki Aslan Bayakhmetov’un annesi Nazira Bayakhmetova ise “Oğlum, kemoterapi tedavisine devam ediyor ve Türkiye’ye geldikten sonra sağlığı hızla iyileşti. Herkesi donör olarak lösemi ile mücadeleye destek olmaya davet ediyorum. Kök hücre bağışı hayat kurtarıyor” sözleriyle, toplumda kök hücre bağışı bilincinin önemine dikkat çekti.