AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Keşir, Trabzon'da kadınlarla bir araya geldi:

- "Ülke kalkınmasında kadın emeğinin gücüne inananlardanım"
- "Kadına yönelik şiddetle mücadele ile ilgili hiçbir eksen değişikliğimiz, hiçbir geri adımımız söz konusu değil"

TRABZON (AA) - AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, ülke kalkınmasında kadın emeğinin gücüne inananlardan olduğunu söyledi.

Çeşitli ziyaretler kapsamında Trabzon'a gelen Keşir, kadın sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve gazetecilerle Trabzon Büyükşehir Belediyesi EYOF Parkı'nda bir araya geldi.

Keşir, 8 Mart'ta göreve geldikten itibaren salgın koşullarına uygun şekilde saha çalışmalarını gerçekleştirmeye özen gösterdiklerini belirterek, katılımcılara, 17 yaşından itibaren sivil toplum kuruluşlarında aldığı görevler ve süreçlere ilişkin bilgi aktardı.

"Kadınlarla Büyük Türkiye Yolunda" sloganı ile başlattıkları çalışmayı çok önemsediğine dikkati çeken Keşir, "Ülkenin kalkınmasının Anadolu'dan başlayacağına inananlardanım. Ülke kalkınmasında kadın emeğinin gücüne inananlardanım." dedi.

Ayşe Keşir, konuşmasının ardından katılımcıların taleplerini dinledi ve sorularını yanıtladı.

Keşir, bir gazetecinin, "Kadın cinayetlerini azaltmak için çalışmalarınız var mı? İstanbul Sözleşmesi feshedildi, bu konuda toplumda bilgi kirliliği, kafa karışıklığı var. Bu konularda bilgi verir misiniz?" sorusu üzerine, AK Parti'nin, kadına yönelik şiddetle mücadeledeki kararlılığına ilk seçim beyannamesinde dahi yer verdiğini dile getirdi.

AK Parti'li Keşir, kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında 2005 yılında Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) köklü değişiklikler yapıldığını, İstanbul Sözleşmesinin imza tarihinin ise 2012 olduğunu vurguladı.

Bu hafta yeni yargı paketinin genel kurulda gündeme geleceğini belirten Keşir, paketin içerisinde kadına yönelik şiddeti azaltmaya yönelik, mücadeleyle ilgili yeni normların bulunduğunu aktardı.

Kadına yönelik şiddetle mücadelenin, kadın cinayetlerini azaltmanın, İstanbul Sözleşmesi yokken de AK Parti hükümetinin ya da siyasetinin önemli bir gündem maddesi olduğuna işaret eden Keşir, sıfır tolerans ilkesiyle çalışmaya devam ettiklerini dile getirdi.

Keşir, Türkiye'nin, İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesine ilişkin eleştirilerin çok politik olduğunu ifade ederek, şu değerlendirmede bulundu:

"AK Parti hükümetine son 3-5 ayda yapılan eleştirilerin aşırı politik olduğunu ve dünyaya kör bakan bir zihniyet olduğunu düşünüyorum. Bugün İngiltere başta olmak üzere pek çok Avrupa ülkesi İstanbul Sözleşmesi'ni imzalamasına rağmen hiçbir şekilde uygulamaya geçirmedi. Biz niye çıktık? Kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda asla geri adım atmıyoruz, asla bir eksen değişikliğimiz yok. Biz bundan dolayı çıkmadık buradan, buna ait söylenen her şey AK Parti karşıtlığının bir propaganda aracı."

- "Bu tamamen manipülatif propaganda aracı"

Muhafazakar, demokrat bir parti olduklarını, Cumhur İttifakı ile beraber yüzde 53 oy aldıklarını anımsatan Keşir, şöyle devam etti:

"Özellikle son yıllarda kadına yönelik şiddetle mücadelenin dışında bazı gruplar, bazı lobicilik faaliyetleri, sözleşmeyi kullanarak aile karşıtı epey bir propaganda yaptı, lobicilik faaliyetleri yaptı ve bizim seçmenimizde de bu rahatsızlık oluşturdu. Sonuçta ben seçmenime karşı da sorumluyum, yüzde 53'lük bir kitleden bahsediyoruz. Aile karşıtlığı politikalarına zemin oluşturmasın diye biz İstanbul Sözleşmesi'nden çıktık. Tekrar altını çiziyorum, kadına yönelik şiddetle mücadele ile ilgili hiçbir eksen değişikliğimiz, hiçbir geri adımımız söz konusu değil."

Keşir, yeni yargı paketinde, boşandığı eşe karşı işlenen suçların tıpkı ev içinde eşe karşı işlenen suçlar kapsamına alındığını vurguladı.

AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Keşir, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Allah aşkına, kadına yönelik şiddetle mücadelede geri adım atan tırnak içerisinde muhafazakar bir iktidar, sözleşmeden çıktığının aynı haftası kalkar da yargı paketinde böyle bir şey getirir mi? Bu tamamen manipülatif propaganda aracı. Şunu ne olur unutmayın, kadına yönelik şiddet ya da çocuk istismarı, çocuk hakları konuları siyasetin yumuşak konularıdır ve bugün isim de vereceğim, CHP ve HDP, bizi buradan vurmaya çalışıyor ama bunu kesinlikle kabul etmiyorum. Bugün PYD'nin, PKK'nın dağlarda istismar ettiği, tecavüze uğradığı hatta hamile kaldığı için infaz ettiği, adına 'intihar' dediği hiçbir olayla ilgili HDP kılını kıpırdatmaz, kınama yapmaz, ama gelir İstanbul Sözleşmesi üzerine böyle bir karnesi olan AK Parti'ye vurur, bunu kesinlikle kabul etmiyorum."

- "Asla boynumuzu bükmeyeceğimiz"

CHP'ye yönelik de eleştirilerde bulunan Keşir, şunları kaydetti:

"Diğer konu, CHP'nin kendi içinde görüyoruz, tacizleri, tecavüzleri. Mahkemeye yansıdığı için üzerine tek tek gitmek istemiyorum, bu konuyu konuşmak da beni rahatsız ediyor açıkçası. Mahkemeye intikal etti her biri ama bunların hiçbirini görmeden, sadece kadın üzerinden AK Parti'yi karalamak, hakikaten vicdanlara dokunur. Yani bugün TCK'de öyle bir düzenleme yaptık ki biz, 2005 yılında evlilik içi tecavüz gibi bir kavram geldi, şikayete bağlı bir suçtur ve bunu kanunlaştıran AK Parti iktidarıdır. Hiç kimse kusura bakmasın, bu konuda bizim yani AK Parti'li olarak söylüyorum, asla boynumuzu bükmeyeceğimiz, 'Ya öyle mi oldu?' diyeceğimiz bir şey yok çünkü son derece kararlıyız ve bu hafta gelecek yargı paketinde de bu kararlılığımızı gösteriyoruz."

Ayşe Keşir, buradaki programın ardından Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi'nde kadınlara yönelik düzenlenen "Kadın Emeği Türkiye'nin İstikbali" buluşmalarına da katıldı.

Rahmetli babasının, kendisini okutma hayali sayesinde bugünlere geldiğini anlatan Keşir, hayalleri, hedefleri olanlara bunları gerçekleştirebilecekleri yolları göstermeyi amaçladıklarını ifade etti.

Keşir, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan aldıkları inanç ve güçle hareket ettiklerini dile getirerek, şunları söyledi:

"Nüfusun yarısını oluşturan kadınların ekonomiye, bu ülkenin yarınlarına, üretimine olan gücüne inanıyoruz. Yaklaşık 20 yıldır sayıları artan birçok destek programı var kamunun. Bunların tam olarak bilinmediğini gördük. Anadolu'nun kadınları asil, çalışkan, hayallerinin peşinde koşan kadınlar. Biz sizin için bu salonda bir kapı aralayacağız, bu kapıdan girmek, koşmak sizin azminizin büyüklüğüyle orantılı. Biz, Türkiye'de kadın emeğinin, kadın gücünün ve üstelik Anadolu kadınının gücünün, Türkiye'nin yarınlarına önemli bir imza atacağına inanıyoruz."