Beşiktaş - Trabzonspor maçını spor yazarları değerlendirdi

1 PUAN ÖNEMLİ (OLCAY ÇAKIR)

Monaco maçında harika işler yapan Trabzonspor için bu karşılaşmada güç ekonomik kullanılmak zorundaydı. Son derece kontrollü başladılar oyuna... Daha çok bekleyen gibi gözüken ama fırsat kollayan bir Trabzonspor vardı ilk bölümde... Ev sahibi Beşiktaş ise beklendiği gibi önde baskıyla oyunun kontrolünü daha en baştan elinde tutma niyetindeydi... Trabzonspor merkezi son derece başarılı kapatırken, rakibi Beşiktaş’ı kanatlara mecbur bıraktı... Bu seçenekte de Weghorst’un her iki kanada yaklaşıp duvar oluşu dikkatlerden kaçmadı. Beşiktaş’ın defanstan oyun başlatma seçeneklerinin hepsinde bu kez ön alan baskısıyla Trabzonsporlu oyuncular rakiplerinin tüm oyun kurma seçeneklerini etkisiz hale getirdiler... Trabzonspor gücünü 90 dakikaya yayabilmek adına ilk 45 dakikada özellikle “Tempoyu ben ayarlarım” diyen taraftı... Dakikalar 11 olduğunda Trabzonspor bir korner atışından Maxi Gomez’le golü bulan taraf oldu. Yine bir kornerden ikiyi de bulabilirlerdi. Son dönemin formsuz ismi Larsen’in kendi kalesine golü durumu eşitledi.

Büyük ve stratejik

Baskı modeliyle Trabzonspor ikinci golü de bulup soyunma odasına avantajlı gitti. İkinci yarı başladığında bu kez tempoyu ben ayarlarım diyen taraf Beşiktaş takımı oldu ve bu tempo Trabzonspor’un daha da yorulmasına sebep oldu. Yorgunluk emareleri, kenardan katkı düzeyleri Beşiktaş lehine olunca Trabzonspor açıkçası durumu mecburiyetler nedeniyle idare eden taraf oldu. İki kez öne geçip berabere kalmak kötü gözükse de, deplasmanda bir büyük ve stratejik önemde karşılaşmadan bir puanla çıkmak önemliydi. Üstelik enerjisinin büyük bölümünü Monaco maçında tüketmişken...

 

 

(ERMAN ÖZGÜR)

Beşiktaş'ın iç saha avantajını kullanabilmek adına yapmaya çalıştığı coşkulu ve saldırgan başlangıç, Trabzonspor'un sahaya iyi yayılıp oyunu dar alana çekmesi ile boşa gitti. Ghezzal ve N'koudou'yu iyi savunan Trabzonspor kornerden Bakasetas ortasıyla Maxi Gomez ile golü bulup bu iyi savunmayı hücum başarısıyla taçlandırdı. Ghezzal-Rosier bağlantısı ile gelen Larsen golüne rağmen oyun disiplini ilk yarı boyunca Trabzonspor'dan yana oldu. Bu savunma disiplini Masuaku'yu hataya zorladı ve Trezequet net bir gol vuruşu ile tabelayı tekrar değiştirdi. Dele Alli'nin pek etliye sütlüye karışmaması ve Ghezzal'ın da sakatlanması ile Beşiktaş soyunma odasına çok sıkıntılı gitti.

Fişi çekemedi

2. yarıya baskılı başlayan taraf sıkıntılara rağmen Beşiktaş'tı ancak hücumda final paslarının başarısızlığı, kamikaze gibi çıkışların dönüşünde Trabzonspor'un yakaladığı boş alanlar dikkat çekti. 60 dakikada Josef hatasında Bardhi golü atsa maçın fişini çekebilirdi. Beşiktaş için kısır döngü Valerien İsmael'in inadından vazgeçip Cenk ve Gedson'u erken oyuna aşması ile son buldu. Weghorst'un direkten dönen kafasını gol yapan Cenk Tosun skoru dengeledi. Beşiktaş hamlelerin karşılığını 1 puan olarak aldı belki ama büyük resme bakınca kendi sahasında yine bir derbide 2 puan kaybetmiş oldu. Trabzonspor ise Monaco zaferinden sonra İstanbul deplasmanından aldığı puanla sahadan mutlu ayrılan taraftı.