70 yılda 7 milyon Filistinli yurdundan koparıldı
Georgetown Üniversitesi’nden Francesca Albanese, ‘70 Yıllık Yurtsuzluk: Filistinli Mülteciler ve Geri Dönüş Hakkı’ panelde yaptığı konuşmada Filistinlilerin yaşadığı zorluklara dikkat çekerek, 70 yılda 7 milyon Filistinlinin yurdundan koparıldığını söyledi.
Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi, 1948’den bu yana devam eden işgale ve zorla yerinden edilmelere karşı Filistinli mültecilerin sesini duyurmak ve geri dönüş haklarına dikkat çekmek amacıyla '70 Yıllık Yurtsuzluk' adlı bir kampanya yürütüyor. Kampanya kapsamında Kadir Has Üniversitesi iş birliğiyle '70 Yıllık Yurtsuzluk: Filistinli Mülteciler ve Geri Dönüş Hakkı' adlı bir panel düzenledi.
Üniversitenin konferans salonunda düzenlenen panelde Georgetown Üniversitesi’nden Francesca Albanese'in uluslararası hukuk çerçevesinde Filistinlilerin geri dönüş hakkını aktardı. Foto muhabir Hosam Salem ise mülteci bir fotoğrafçı olarak Filistin’i konuştu. Panelin son konuşmasını gazeteci Mete Çubukçu yaptı ve Cebelliye’den Balata’ya, Şatilla’dan Yarmuk’a, Filistinli mültecilerin geri dönüşü mümkün mü? sorusuna yanıt aradı.
7 MİLYON FİLİSTİNLİ YURDUNDAN OLDU
Panelde, işgal nedeniyle zorla yerinden edilen 7 milyon Filistinli mülteci olduğu ifade edildi. Filistinli mültecilerin büyük bir kısmının Ürdün, Lübnan, Suriye ve işgal Altındaki Filistin topraklarında, çoğunlukla esas evlerinden ve kasabalarından 100 kilometre daha az uzaklıkta yaşadığı belirtildi. Filistinli mültecilerin çoğunun ise bu ülkelerde yoksullukla ve sistematik insan hakları ihlalleriyle karşı karşıya kaldığı vurgulandı.
Filistinli mültecilerin haklarının tartışıldığı bir konferansa davet edildiği için mutlu olduğunu ifade eden Georgetown Üniversitesi’nden araştırmacı Francesca Albanese, “Böyle bir konferansın özellikle de Türkiye’de olmasından çok memnunum. Bölgede Filistinlilerin haklarını savunma konusunda bir boşluk vardı. Türkiye kendisini mülteci ve Filistin davasının savunucusu konumuna getirdi. Ama bu savunuculuğun yasal olarak da uygulanmasını istiyorum” diye konuştu.
“FİLİSTİN NÜFUSUNUN 3’TE 2’Sİ MÜLTECİ OLARAK YAŞIYOR”
Filistinli mülteciler ve Uluslararası hukuk ile ilgili kitap yazdığını söyleyen, kitapta Filistinli mültecilerin nasıl yurtsuz bırakıldıklarını ve şu anda yaşadıkları zorlukları anlattığını söyleyen Albanese, "1922 yılından beri Filistin halkının kendini yönetme hakkı var. Ama bu hak onlara gerçekte tanınmadı. 1948’den bugüne ise nüfuslarının 3’te 2’si mülteci olarak yaşıyor. Ne yurtlarına dönmelerine ne de hayatlarına kaldıkları yerden devam etmelerine izin var. Ayrıca 1948, 1967 yılları arasında ve günümüze kadar yurtlarından edinme durumları devam ediyor. Fakirlikle, ayrımcılıkla da başa çıkmak zorunda kalıyorlar. Orta Doğu’daki sıkıntılar onları olumsuz etkiliyor” ifadelerini kullandı.
“İSRAİL İŞGAL ETTİĞİ TOPRAKLARDAN ÇEKİLSİN”
Albanese, “İsrail’in Batı Şeria ve Gazze’deki işgali durdurması ve çekilmesi gerekiyor. Ardından Filistinlilerin kendilerini yönetme hakkının verilmesi lazım. İnsanların yurtlarına dönmeleri ve hayatlarına devam etmeleri için izin verilmesi şart” dedi.
YAŞAM KOŞULLARI İNSANLARI ZORLUYOR
1948’de 750 bin Filistinlinin bugün İsrail denen topraklarda yurdundan edildiğini aktaran Albanese, “750 bin kişi ve sonradan doğan çocukları şu anda mülteci olarak başka topraklarda yaşıyor. 2 milyonu Gazze ve Batı Şeria’da, 2 milyonu Ürdün. Eskiden 450 bini Lübnan’da yaşıyordu ama çok kötü yaşam koşulları yüzünden bu sayı 180 bine düştü” diye konuştu.
Filistinliler tam olarak mülteci de sayılmadığı için rakamlarda problem olduğunu söyleyen Albanese, "70 yılda 7 ile 8 milyon Filistinlinin mülteci olduğu düşünülüyor. Toplam Filistin nüfusu 30 milyona yakın, Birleşmiş Milletler ’in kaydında olan ise 6.8 milyon resmi mülteci statüsü verilmiş Filistinli var" ifadelerini kullandı.
“ULUSLARARSI HUKUK UYGULANSA FİLİSTİNLİLERİ KORUR”
Francesca Albanese, "1948 ile 1952 yılları arasında İsrail’in kendi hükümet politikaları nedeniyle yurtsuzlaştırılan ve mülksüzleştirilen Filistinlilerin geri dönebilmeleri için eğer uluslararası hukuk yazıldığı gibi uygulanırsa yeterlidir. Burada siyasal bir sorun var. Siyasi nedenlerden dolayı Filistinli mülteciler bazen resmi olarak mülteci statüsüne bile sahip olamıyorlar ve geri dönüş hakları onlara verilmiyor" dedi.
"YAKIN ZAMANDA FİLİSTİN SORUNUN ÇÖZÜLECEĞİNİ ZANNETMİYORUM"
Panele ev sahipliği yapan Kadir Has Üniversitesi İktisadi İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Salih Bıçakcı ise, "Dünyanın farklı yerlerinden katılımcılarla yapılması gerekenleri konuşacağız. Bu konuda birçok gayret var. Türkiye’nin bu konudaki hassasiyetinin ve durum değerlendirme çalışmaları yaptığının farkındayız. Ama gündem değiştikçe Filistin meselesi kenara itiliyor. Bu sorunun altını tekrar çizebilmek için toplantıyı yapıyoruz. Filistin meselesinin çözümünde hem yerel de hem küresel anlamda birçok sorunla karşı karşıyayız. Kudüs’ün başkent yapılması sorunu zorlaştırdı. Yerleşimci meselesi bizim için ciddi problem teşkil ediyor, insanların endişeleri var. Her iki ülkenin de toplumsal yapısı çok değişiyor. Çabalar var ama ben yakın zamanda bu sorunun çözüleceğini zannetmiyorum. Ama bu küçük adımlar başarıya ulaşma yolunda iyi olacaktır" diye konuştu.